Başkenti sarsan kurşun

Uluğbay, ekonomi haberlerini izledi. Odasına çekildi. Tabancasını çenesine dayayıp tetiğe dokundu


Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Hikmet Uluğbay, IMF'le yapılan görüşmelerin ardından bazı gizli belgelerin sızdırılması sonucunda borsada spekülasyona yol açıldığı tartışmaları sürerken önceki gece evinde intihar girişiminde bulundu.

Karısı ve oğlu engelledi

Memur zammı ile sosyal güvenlik reformu tartışmaları ve IMF görüşmeleri nedeniyle son günlerde yoğun tempoda çalışan Uluğbay, IMF belgesinin borsa spekülatörlerine sızdırıldığı iddiaları konusunda ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın yaptığı açıklamayla geçirdiği gergin saatlerin ardından önceki akşam günlük çalışmalarını tamamlayarak Beta Sitesi'ndeki evine geldi.
Maliye Bakanı Sümer Oral ile saat 22.00'de bir telefon görüşmesi de yapan Uluğbay, geç saate kadar televizyonda ekonomi gündemi ağırlıklı haberleri izledi. Daha sonra çalışmak için odasına çekilen Uluğbay'ın odasından saat 00:45'de bir el silah sesi geldi. Silah sesini duyan Uluğbay'ın eşi Nedret Uluğbay ile büyük oğlu Burak, odaya girdiklerinde Bakan'ın Smith Wesson marka silahıyla kendisini vurduğunu gördüler.
Çenesinin altından giren mermiyle dili parçalanan, dudağı, burnu, yanağı ve kaşı yaralanan Uluğbay, eşi ve oğlunun girişimine karşılık ikinci kez silahını ateşledi ancak kurşun vücuduna isabet etmedi. Burak Uluğbay, koşarak babasının üçüncü kez ateş etmesine fırsat vermeden silahı aldı.

Eşi 155 imdatı aradı

Nedret Uluğbay 155 numaralı polis imdat telefonunu arayarak yardım istedi. Bu arada Burak Uluğbay da pencereden, "Ambulans çağırın" diye bağırdı. Uluğbay'ın odasında yapılan aramada iki boş kovan bulunurken, tavanda iki adet deliğe rastlandı.
Ağır yaralanan Uluğbay, eşi, oğlu ve koruma polisinin yardımıyla ambulansla Acil Yardım Trafik ve Travmatoloji Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak doktorların ameliyat için gerekli teknik cihazların yetersiz olduğunu belirtmeleri üzerine Uluğbay, buradan Başkent Hastanesi'ne götürüldü. Bu sırada Uluğbay'ın sedye üzerinde doğrularak konuşmaya çalıştığı ve bilincinin açık olduğu belirtildi.

Eşi ifade verdi

İntihar girişiminin ardından hastaneye gelen Nedret Uluğbay polise verdiği ilk ifadede, eşi çalışma odasındayken oğlu Burak ile birlikte bir el silah sesi duyduğunu anlattı. Bayan Uluğbay, silah sesi üzerine odaya girdiklerini ve eşini yaralı olarak gördüğünü, bu sırada Uluğbay'ın silahı ikinci kez ateşlediğini söyledi.

İkinci kurşunu da sıktı ama...

00:45: Uluğbay, Beta sitesindeki evinde intihar girişiminde bulundu. Eşi Nedret Uluğbay ve oğlu Burak ikinci teşebbüsü boşa çıkan Uluğbay'a müdahale ederek silahı elinden aldı.
00:50: Nedret Uluğbay, 155 Polis İmdat servisini arayarak olayı duyurdu.
O1:15: Ağır yaralı Uluğbay, eşi oğlu ve koruma polisinin yardımıyla ambulansla bindirilerek Trafik Acil Hastanesi'ne kaldırıldı.
01:30: Gerekli teknik cihazların yetersiz olduğunu gerekçesiyle Uluğbay, Trafik Hastanesi'nden Başkant Hastanesi'ne getirildi.
01:35: Uluğbay, üç saat sürecek bir ameliyata alındı. Aynı anda da Bakan Uluğbay için (0 RH -) kan aranmaya başlandı.
01:45: Medya ve ziyaretiçi akınına uğrayan Başkent Hastanesi'nin ön ve arka kapıları polis tarafından denetime alındı.
02:30: Uluğbay'ın ameliyatı sürerken savcı ve polis olay yeri olan evinde inceleme yaptı.
02:40: Uluğbay'ın intihar girişimi üzerine İçişleri Bakanı Tantan, Devlet Bakanları Özkan ve Yalova hastaneye ulaştı.
03:20: Ankara Emniyet Müdür Vekili Kemal İskender, Uluğbay'ın silahından çıkan merminin, beyninde herhangi bir tahribata yol açmadığını açıkladı.
04:30: Soruşturmayı yürüten nöbetçi savcı Tayfun Sağıroğlu, Uluğbay'ın evinden ayrıldı ancak açıklama yapmadı.
04:40: Ameliyatın sona erdiği, Uluğbay'ın çenesine estetik dikişlerin atıldığı bildirildi.
05:40: Uluğbay'ın sağlık durumuyla ilgili ilk açıklamayı yapan Prof. Haberal, "Gerekli ameliyat yapıldı, şu anda herşey kontrol altında. Bilinci açık, beyni tahribata uğramadı" dedi.
05:45: Hükümet Ortağı MHP'li bakanlar hastaneye akın etmeye başladı.
07:20: Özkan, Or - An Sitesi'ne giderek Başbakan Ecevit'e bilgi verdi.
08:00: Ecevit eşi Rahşan Ecevit ile birlikte hastaneye geldi.
08:19: Ecevit, "Kaygılarım buraya gelince ortadan kalktı. Sorumluluk duygusu olan bir insandır ve IMF ile görüşmeler onu çok bunalttı" dedi.
08:36: Demirel hastaneye geldi.

Hayati tehlikesi yok

Devlet Bakanı Hikmet Uluğbay'ın hayati tehlikeyi atlattı. Başkent Hastanesi'ne önceki gece saat 01.00'de getirilen Uluğbay'ın hemen ameliyata alındı. Beyin Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nur Altınörs başkanlığındaki bir ekibin gerçekleştirdiği ve Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın da katıldığı ameliyat saat 04.00'te sona erdi.
Yoğun bakım altında tutulan Uluğbay'ın hayati tehlikeyi atlatmış olmasıyla birlikte, bugün akşama kadar kesin sonuç bildirmenin tıbbi açıdan mümükün olmadığı vurgulanan açıklamada, "Yaşamsal bulguları iyi durumdadır" denildi.
Uluğbay'ın alın, çene, gırtlak, damak ve dilinde yaralanmalar olduğu açıklanırken, bilincinde ise herhangi bir sorun görülmediği ifade edildi.

Konuşmakta zorlanacak

Ayşegül Aydoğan
Hikmet Uluğbay'ın intihar girişiminde çene altından giren ve dilini parçalayan kurşunun, konuşmasına engel olmayacağı ancak harf, kelime hecelemesinde ve telaffuzunda ufak değişiklikler olabileceği bunun sonucunda da peltek konuşabileceği belirtildi.
Marmara Üniversitesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Çağlar Batman, kurşunun geçtiği hasar gören yerlerde iyileşmenin hızlı olabileceğini, olası bir konuşma probleminin ise en geç altı ayda düzelebileceğini kaydederek şunları söyledi:
"Kurşun beyine ve beyin zarlarına herhangi bir yere temas etmediyse geçtiği diğer bölgeleri etkiler. Eğer kurşun çenenin altından girdiyse bundan dil, damak ve burun etkilenir. Kurşunun geçtiği bölgelerdeki yaralanmalarda bazı arazlar kalabilir. Ancak kan dolaşımının hızlı olduğu bölgeler olduğundan hepsi çok kolay ve hızlı iyileşir.
Çene kırığı dört - altı hafta içinde düzelir. Eğer kemikte doku kaybı varsa protezlerle tamir edilebilir. Dildeki hasardan dolayı olabilecek konuşma bozukluğu ise hasarın durumuna bağlı olarak en geç altı ay içinde iyileşir. Eğer dilin sinirleri çalışıyorsa problem olmaz. Dilin parçalanması önemli bir eksiklik veya ciddi bir sorun yaratmaz."

Oral: Bodrum'a gidecektik

Maliye Bakanı Sümer Oral, Hikmet Uluğbay'ı hastanede ziyaretinin ardından, "Dün (önceki) akşam kendisiyle telefonla konuştuk, gayet iyiydi. Hafta sonunda Bodrum'a geçmeyi kararlaştırdık. Böylece burada hem çalışıp hem de biraz dinlenmeyi planlamıştık" dedi.
"Kendisi iyi. Yanına gittim, elini tuttum. Bilinci açık" diyerek sağlık durumundaki olumlu gelişmeleri aktaran Oral, Uluğbay ile son olarak önceki akşam saat 22.00'de telefon görüşmesi yaptıklarını söyledi. Oral, Uluğbay'ın 2000 yılı bütçesi için çalışmalara başladığını da bildirdi.

DSP'lilerle polis tartıştı

Nöbetçi polis memurlarından birisinin nöbette olmanın yorgunluğu ile gösterdiği tepki ise bazı DSP'li milletvekilleri ile polis memuru arasında tartışmaya yol açtı. Polis memuru, kendisinin 150 milyon lira maaşa, sabahın ilk saatlerine kadar ayakta dikilip nöbet tuttuğunu, yüksek sesle söyleyip ardından da; "Hiç üzülmüyorum. Biz sabahın bu saatinde 150 milyon maaşa talim ederken, milyarlık koltuklarda oturuyorlar, sonra da intihar ediyorlar" diyordu.

'Borsadan senet toplayın'

Uluğbay "canı ile mücadele edip, yaşam savaşımı verirken" bir yandan da hastaneye gelen ziyaretçilerden bazıları cep telefonlarından, yatırım danışmanlarını uykusundan uyandırıp borsanın "dip" yapacağını, dolayısıyla "alım zamanı" olduğunu belirtip, hisse, hisse alım talimatlarını not e.ttiriyorlardı. Bu görüntüler ve bu tutumlar, Hazine Basın müşaviri Nuray Göktaş'ın gözyaşlarını daha fazla tutamayıp, hüngür, hüngür ağlayarak, kendisini dışarı atmasına yol açtı.
Hastaneye ilk gelen Bakanlar Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, Devlet Bakanı Yüksel Yalova ve İçişleri Bakanı Sadettin Tantan oldu.
Sigara içme yasağına uyan bakanlar da sık sık hastaneden dışarı çıkarak sigara içtiler ve heyecanla ameliyatın sonucunu beklediler.
Eski Bakanlardan Hamdi Üçpınarlar ve eşi de hastaneye geldi. Ayakkabısını giymeye bile firsat bulamyan Üçpınarlar ayakkabısının arkasına basarak hastaneye girdi.