Baykal: Susurluk namus borcu

CHP Lideri Deniz Baykal, seçim tarihini belirleme şansına sahip hiçbir kişi ve merci olmadığını söyledi.
CHP Parti Meclisi'nde konuşan Baykal, son siyasi gelişmelere ilişkin değerlendirmelerini şu başlıklar altında topladı:
* Seçim: Seçim tarihini mevcut koşullarda hiçbir ya da kurum değil, önümüzdeki süreç, Türkiye'nin ihtiyaçları, koşullar ve halkın tavrı belirleyecek.
* Meclis Başkanlığı: Hikmet Çetin, resmi adayımızdır. Son derece önemli bir Anayasal görev olan Meclis Başkanlığı'nı, bir CHP'linin en iyi şekilde yapacağına inancımız tamdır. Aday tablosunu gördükten sonra, seçim sürecine ilişkin değerlendirmelerimizi de netleştireceğiz.
* Partizanlık - yolsuzluk: Hepimizi rahatsız eden bir tablo var. Hükümet ilk 100 günde, Refahyol'un bütün dönemi kadar kararnameli atama yaptı. Bu durum, iktidar açlığını telafiye yönelik bir saldırı, bir talan tavrıdır. Hükümet, kamu yönetiminde ortaya çıkan yolsuzluk ve usulsüzlüklerde güven verici bir anlayışa gelmeli.
* CHP kurultayı: Artık, kadro, etkinlik, rekabet dönemi başladı. Tartışma olacak. Siyasetimizin temel taşı durumundaki CHP, bundan kazançlı çıkacak. Bugünkü hükümetin yıpranması, Türkiye'yi yeniden eski kaosa sürüklemeyecek. Çünkü CHP, Refahyol'a olduğu gibi, şimdi de ANASOL - D'nin alternatifi.
* RP - DYP'nin muhalefeti: Hükümeti mali konularda eleştirmiyorlar. Çünkü, onların anlayışı da bu hükümetten farklı değil. Gerçekçi eleştiri getiremediklerinden, kuru, özsüz, anlamsız, değersiz bir muhalefet yapıyorlar.
* Ziraat kredileri: Tarımı bilmeyenler kredi faizlerinin yükseltilmesini savunuyor. Çiftçi gırtlağına kadar borçlu. Bundan 60 trilyon elde etmeye çalışanlar, Merih'te yaşıyor. Bu kredi faizi avantajı, sıfır enflasyonlu ülkelerde bile aynen uygulanmakta.
* Ekonomi: Vergi vermeyenden vergi alınmalı, kayıt dışı ekonomi kayıt içine çekilmeli. Kamu geliri toplanırken de, harcanırken de, adalet unsuru gözönünde tutulmalı. Enflasyon yükünü 20 yıldır sırtında taşıyanlara 3 yıllık istikrar paketi yükü de yüklenmemeli.

Baykal, Milliyet muhabiri A. Rezzak Oral'a yaptığı açıklamada da, Susurluk'un aydınlatılmasının hükümetin namus borcu olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Aydınlatamazsa, yazıklar olsun bu hükümete. Fezlekeler elbette Meclis gündemine gelecek. Umuyorum, Meclis bu sınavda mahçup olmaz. Ayrıca bizim, Anayasa'nın 83. maddesinin değiştirilerek dokunulmazlığın genel anlamda sınırlandırılması önerimiz de Meclis gündemine taşınacak."
Baykal, bazı çevrelerce yanlış anlaşıldığını belirttiği CHP'nin hükümet karşısındaki konumunu da şöyle açıkladı:
"CHP'nin hükümete karşı tavrının belirsiz, anlaşılmaz olduğunu söylüyorlar. Biz, siyaset yapıyoruz. İktidarları yönlendiriyoruz. Artık kaprisli, tıkaçlı, uzlaşmaz, muhalefet dönemi geride kaldı. Bu anlayışla 49 kişiyle CHP'yi Türkiye'nin en etkili siyasal gücü haline getirdik. Parti olarak hiçbir kompleksimiz yok. CHP, enflasyon, çeteler ve dokunulmazlıkla mücadele edenlere destek verir. Bunları biz yapmak isteriz, ancak yapana da destek oluruz. Doğruya `bravo' deriz, yanlışı da uyarır halka şikayet ederiz."