Siyaset Büyükanıt öğütleri

Büyükanıt öğütleri

06.08.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Kara Harp Okulu Komutanı iken yazdığı "Teğmen" adlı kitapta bir subayda olması gereken özellikleri anlatıyor

Büyükanıt öğütleri

YENİ GENELKURMAY BAŞKANI'NDAN GENÇ SUBAYLARA Savunma muhabirimiz Barkın Şık'ın kitaplığındaki önemli bir yayın, Orgeneral Büyükanıt'ın imzasını taşıyor.Büyükanıt, bu kitabı tümgeneral rütbesiyle Kara Harp Okulu Komutanı iken 1996 yılında yazmış. Kara Harp Okulu'nca yayımlanan "Teğmen" adlı kitabında bir subayda olması gereken meziyetleri felsefi kavramlarla anlatıyor Orgeneral Büyükanıt. Orgeneral Büyükanıt'ın liderlik yaklaşımını ve komutası altındakilerden beklentilerini şu satırlarda bulmak mümkün: HİSLERİNLE DAVRANMA: Genç subaylar, kalıplaşmış düşüncelerden sıyrılmış, sentezlerini bilimsel esaslara dayandırmış, hisleri ile değil objektif değerlerle hareket eden kişiler olmalıdır.DEDİKODUDAN KAÇIN: Dinlemeyi ve tartışmayı öğrenin. Dedikodudan, ölümcül bir mikrop gibi kaçının.ATATÜRK'Ü REHBER AL: Atatürkçü düşünce sistemi tek rehberinizdir. Bu düşünce sistemine uygun yaşadığınız ve davrandığınız kadar Atatürkçüsünüz.SEVMİYORSAN YAPMA BU İŞİ: Mesleğini sevmeyen bir askerin, meslekte bir ömür tüketmesi, sadece geçim kaygısı duyan basit bir insanın çaresizliğidir.DEĞİŞİME DİKKAT ET: Geleceğin liderleri değişime ayak uydurması gereken kişiler olarak yetiştirilmemelidir. Ani değişiklikleri herkes fark eder, önemli olan yavaş değişimleri algılayabilmektir. ÖNCE KARAKTER, SONRA ZEKÂ: Kendi kişiliğinize ve emrinizdeki kişilerin kişiliğine aynı oranda saygılı olun. Karakter, zekadân daha değerlidir.GURURDAN KAÇIN: Mütevazı olun. Gururdan kaçının ancak vakur olun. Aşırı tevazunun, gururun arka kapısı olduğunu unutmayın.ELEŞTİRİDEN KORKMA: Sürekli kendinizi eleştirin, eleştiriden korkmayın. Gelişmenin temeli eleştiridir. İTAATTEN AYRILMA: Mutlak itaat duygusundan ayrılan bir asker, içgüdüleriyle hareket eden bir yaratık durumuna düşer.DÜRÜSTLÜK, YİNE DÜRÜSTLÜK: Liderlik niteliklerinizi sürekli geliştirin. Dürüstlük kavramını, en üste yerleştirin. Kısa vadede zarara uğrasanız dahi dürüstlükten sapmayın.DÜMENİ BOZUK GEMİ DURUMUNA DÜŞME: Vizyon sahibi olmayan insan, okyanusta dümeni bozulmuş gemi gibidir. Her olayı temel bir felsefeden (paradigma) hareketle yorumlayın.HEDEFSİZ YELKENLİYE BENZEME: Daima bir hedefiniz olsun. Hedefi olmayan bir yelkenli gemiye, hiçbir rüzgâr yararlı değildir. KENDİNE İYİ BAK: Sağlınıza özen gösterin. Beden en ileri teknolojiye göre üretilmiş silah sisteminin platformudur ve bu silah sistemi beyni de ihtiva eder.GÜNLÜK TUTMAYI İHMAL ETME: Günlük tutun. Bugün yaşadığınız olaylar yarın tarihtir.ÖNCE KENDİNE KOMUTA ET: Başkalarına komuta edebilmek için önce kendinize komuta etmeyi öğrenin. Bu ay sonunda Genelkurmay Başkanlığı'nı üstlenecek olan Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yazarlık yönü şimdiye kadar gündeme gelmedi. Erdoğan, Zidane'ı Fenerbahçe'ye istiyor ama... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son dönemdeki en gözde kahramanı Fransa Milli Takımı'nın kaptanı Zinedine Zidane.Erdoğan, geçenlerde bir grup gazeteciyle sohbeti sırasında Zidane'a olan hayranlığını gizlemedi, hatta Türkiye'deki bir büyük kulübün Zidane'ı Türkiye'ye bir yıllığına da olsa getirmesini bir tememni olarak ifade etti. Bu sohbetten sızanlara bakılırsa, Başbakan'ın bu dileğinin adresi hasta taraftarı olduğu Fenerbahçe'den başka bir kulüp değildi.Fenerbahçe yönetimi, Başbakan'ın bu mesajını incelemeye almakta gecikmedi. Fenerbahçe Asbaşkanı Nihat Özdemir, gazetecilerin sorusu üzerine "Sayın Başbakan'ımızın emri başımızın üstündedir. Onun istediği bir futbolcuyu takımımıza kazandırmaktan mutluluk duyarız" dedi ve ekledi: "Ama maalesef Zidane futbolu bıraktı. Bırakmamış olsaydı, elimizden geleni yapardık."Bu sohbette Zidane'ın ailesine küfreden İtalyan oyuncu Materazzi'yi kafa atıp yere devirmesini Erdoğan'ın nasıl karşıladığı da konuşulmuş. Zaman'dan Ekrem Dumanlı'nın yazdığına göre, Erdoğan futbol hayatında bir kez sarı kart aldığını belirtmekle yetinmiş, bu arada bazı küfürlere maruz kaldığını da nakletmiş. 'Emri başımız üstüne' Erdoğan'ın futbol hayatında hiç kırmızı kart almaması, yalnızca bir kez sarı kart görmesinden yola çıkarak, kendisinin Kasımpaşa tarihinin en centilmen futbolcusu olduğuna hükmetmek mümkün. Ancak bu centilmence çizginin siyasette zaman zaman argoya başvuran söylemine yansımadığı bir sır değil. Centilmen futbolcu Başbakan'ın ATA uçağındaki barometre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurtdışı gezilerinde uçağına hangi gazetelerin temsilcilerini davet ettiği, o an Başbakan'ın ruh dünyasında basına dönük ne tür rüzgârların estiğini gösteren bir barometre gibi okunabilir.Erdoğan'ın geçen hafta İslam Konferansı zirvesine katılmak üzere gittiği Malezya gezisinde, uçakta kendisine son dönemlerdeki en kalabalık gazeteci grubu eşlik etti. Başbakan'ın yazılı basından gazeteci aldığı son 5 gezinin dökümüne bakıldığında şöyle bir tablo ortaya çıkıyor: Son gezide de ilk 4 (Hürriyet, Sabah, Zaman, Yeni Şafak) her zamanki gibi aynı kalırken, Türkiye son 5 geziden 4'üne davet alarak hemen arkalarından ikinciliğe yükseliyor. Bir sonraki basamakta ikişer geziyle Vakit, Star ve Akşam gazeteleri geliyor. Vatan ise bu kez davet aldı. Posta, Milliyet, Cumhuriyet ve Radikal gazeteleri ise son 5 gezide art arda klasman dışı kalarak sınıf atlayamadılar. Son 5 gezinin tablosu GEZİYE KATILAN GAZETECİLER (Soldan sağa): Yavuz Semerci (Vatan Genel Yayın Yönetmeni), Mustafa Ünal (Zaman Ankara Temsilcisi), Ergun Babahan (Sabah köşe yazarı), Hasan Karakaya (Vakit köşe yazarı), İsmail Küçükkaya (Akşam Ankara Temsilcisi), Fehmi Koru (Yeni Şafak Başyazarı), Fatih Karaca (Star Genel Yayın Yönetmeni), Fuat Bol (Türkiye Genel Yayın Yönetmeni), Enis Berberoğlu (Hürriyet Ankara Temsilcisi). Erdoğan son Malezya gezisinde de gazetecilerin karşısına yine terlikle çıktı.