Siyaset Gitsinler çaylarını Kandil’de içsinler

Gitsinler çaylarını Kandil’de içsinler

29.12.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

HDP’li Sırrı Süreyya Önder’in “Gelir kaçak çayımızı içer gider” açıklamasının ardından HDP ile 30 Aralık’ta kararlaştırılan randevuyu iptal eden Davutoğlu, “Kimle içecekse içsinler, isterse Kandil’e gitsin çayını içsin bu film senaristi” dedi

Gitsinler çaylarını Kandil’de içsinler

Başbakan Ahmet Davutoğlu, HDP’ye tepkisini sürdürdü. Sırbistan’a hareketinden önce havalimanında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, yeni anayasa görüşmeleri ve HDP randevusunun iptaline ilişkin soru üzerine şunları söyledi:

Haberin Devamı

“Sayın Kılıçdaroğlu ve Sayın Bahçeli’ye giderken herhangi bir ön yargımız yok. Zihnimde bir yöntem var. Geçmişte 2007 sonrasında Ak Parti’nin kendi çalışması olarak parti mutfağında hazırlayıp sunması yöntemi var. 2011’den sonra da uzlaşma komisyonu olarak, bütün partilerin katıldığı önü açık bir yöntem denendi. İkisinde de istediğimiz neticeyi alamadık. Şimdi bu tecrübelerden de bir istifade, önümüzde de ciddi bir istikrar dönemi var, dolayısıyla Sayın Kılıçdaroğlu ile Sayın Bahçeli’yle hiçbir ön yargı taşımayan bir istişarede bulunacağız.


‘Doğru model başkanlık’

Şekil ve formdan önce anayasanın ruhu üzerinde mutabık kalınmalı... Başlangıç aşamasında ‘Şu yöntem doğru değil, şu hükümet modeli doğru değil, şu meseleler gelirse konuşmam’ tarzı yaklaşımlar içine girilmemesi doğru olur. Anayasanın şekli, kurumsal formu itibarıyla doğru olan model başkanlık sistemi... Anayasayı herkesle tartışırım ama Türkiye’nin bütünlüğünü, dirliğini tartışmam. Hendek ve barikatları kaldırmak için canını ortaya koyan, çocuklar okula gidebilsin diye kanını döken Mehmetçiğin kanını kimseyle tartışmam.”

Haberin Devamı

Anayasanın sadece hükümetin görevi olmadığını ve konuyu sadece bir Ak Parti meselesi olarak görmediklerini vurgulayan Davutoğlu, “Peki o zaman HDP ile niye görüşülmüyor?” dedikten sonra sözlerine şöyle devam etti: “Ben seçim sonrasında hiçbir ayrım, ön yargı gözetmeden herkesle görüşeceğimizi ifade ettim ve buna sadık kalarak da randevu talebinde bulunurken, bir ayrım gözetmeden randevu talebinde bulundum. Ama randevu talebimden sonra aynı tutumu sürdürmeleri, sürdürmelerinin ötesinde hakaretamiz şekilde birkaç gün sonra kendilerini ziyaret edecek bir misafire saygısızlık ifade eden, tahrif ifade eden açıklamalardan sonra onları muhatap almam, şahsi olarak da bulunduğum makam olarak da doğru değildir. “


‘Hesap soracaklarmış’

Davutoğlu, HDP ile randevuyu iptal etmesi konusunda ise şunları kaydetti: “Benim hayatımda kimseye nezaketsizlik görülmemiştir. Ama bana karşı yapılan bir nezaketsizliği içime sindireceğimi birisi zannediyorsa buna da izin vermem. Ben randevu talep etmişim, açık şekilde niyetlerindeki samimiyetsizliği ortaya koymuşlar. Yani anayasayı konuşmak için gideceğim, sanki böyle bir gündem yokmuş gibi benden hesap soracaklarını ima edecek şekilde, ‘Sur’da, Cizre’de şunları şunları soracağız’. Bana hesap soracaklarına Sur’u, Cizre’yi hendeklerle, barikatlarla zindan yerine çevirenlerden hesap sorsunlar. hesap soramıyorlarsa sussunlar. Yok çay içecekmişiz de kaçak çaymış da... Gitsinler çaylarını kimle içecekse içsinler, isterse Kandil’e gitsin çayını içsin bu film senaristi. Türkiye ve etrafımız ateş çemberinde olacak. Beyefendi kaçak çaydan bahsedecek. Ben de o masaya oturacağım öyle mi?”