‘Gücü olanın sözü geçiyor’

Suriye’deki gelişmeleri yakından takip ettiklerini ifade eden Kurtulmuş, “Suriye topraklarında ortaya çıkan her gelişme Türkiye ile ilgili olarak ulusal çıkar meselesidir. Türkiye’nin buradaki gelişmeleri takip etmesi ve tedbir alması ulusal egemenliğinin bir gereğidir. Kalkan uçaklarla siviller vuruluyor. 5 bini aşkın sorti yaptığını biliyoruz.
Yüzde 90’ından fazlası sivillere ve ulusal ılımlı muhaliflere atılan bombalar. Yüzde 10 civarındaki kısmı DAEŞ mevzilerin atılmış saldırılardır. Rusya’nın yaptığı saldırılar artık alenen katliam havasına dönmüş, alenen bir savaş suçu niteliğine bürünmüştür” dedi.
Dünyada, barışı isteyen unsurların sesini yükseltmelerini isteyen Kurtulmuş, “Türkiye’ye yönelik saldırgan tutumla gelen unsurlara karşı kendisini koruma görevini yerine getirilmesini BM’ye şikayet etmek Rusya’nın etmesi anlaşılabilir tavır değildir.
‘Krizleri çözemiyor’
BM Güvenlik Konseyi’ne getirilmesi gereken konu daha dün Azez bölgesinde, sivillere yapılan saldırı, hastaneye yapılan saldırı ortak korunması gereken alanlara yapılan saldırıların BM’ye taşınmasıdır. Bizim yıllardır söylediğimiz BM Güvenlik Konseyi öyle bir yer ki kimin gücü varsa, etkisi varsa onun sözü geçtiği bir yer. BMGK ne Suriye ne Ukrayna krizini çözebiliyor. Esas beklediğimiz BMGK’nın insanlık suçlarına karşı gerçekten sesini yükselte bilir noktaya gelmesidir.
BM sadece temennide bulunan bir uluslararası kuruluş haline düşürülmüştür.
‘Göçmen meselesinin önlenmesini temenni ederiz’ diyor. ‘Suriye savaşının bitmesini temenni ederiz’ diyor. ‘Ukrayna krizinin çözülmesini temenni ederiz’ diyor. Burada BM’nin itibarını korumak, BM’yi oluşturan milletlerin ortak sorumluluğudur. Rusya’nın açık saldırıları ortadadır. Hadi bakalım, ABD ve Rusya eğer samimiyseniz buyurun birlikte BMGK’ya gidin ve deyin ki ‘Suriye’de şu bölgeler uçuşa yasaktır, hiçbir ülke uçaklarını uçuramaz’ İsviçre ve Almanya’da barış masaları kuruyorsanız, samimi sonuç elde etmeyi umuyorsanız, buyurun BM’de de uçuşa yasak bölge ilan ederek savaşın gayri insani boyutlarını hiç olmazsa hemen önleyin ve barış masasının elini güçlendirin. Siz hem savaş meydanında borusu ötenin, BM’de gücü olanın her türlü katliamı yapacak zemini hazırlayacaksınız, hem de barış masasını kurduğunuzu iddia edeceksiniz. Bu çelişkinin ortadan kaldırılması, BM’nin itibarının korunması için de zaruridir” dedi. Savaş lobilerinin seslerinin yükseldiğini de kaydeden Kurtulmuş, “İnşallah Türkiye, bu bölgesel türbülansın içerisine girmeyecek. Barışı sağlayacak perspektifi dünya kamuoyu ile paylaşmaya devam edecek” dedi.