İdam cezasına Ağca modeli

       TÜRKİYE, Bakanlar Kurulu'nda bugün ele alınarak Meclis'e sevki beklenen Adalet Bakanlığı'nın dört maddelik yasa tasarısıyla, İtalya'nın Abdullah Öcalan'ın iadesinde koz olarak kullandığı idam cezası engelini aşarak "Siz Ağca'nın cezasını nasıl infaz ediyorsanız, biz de aynısını uygulayacağız" mesajı verecek.
       Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu'nun dün Başbakan Mesut Yılmaz ve Yardımcısı Bülent Ecevit'e sunduğu tasarıyla, ilk kez "güvenlik önlemleri artırılmış müebbet hapis cezası" kavramı hukuk mevzuatına alınıyor. Sözkonusu ceza mahkumları, açık görüş imkanından, infaz kanunundan, cezaevindeki sosyal etkinliklerden, genel ya da özel aftan yararlanamıyor.
       Milliyet'e tasarıyla ilgili bilgi veren Denizkurdu, "güvenlik önlemleri artırılmış müebbet hapis cezası"nın infazının, infaz yasasında yapılacak değişiklikler ve bu doğrultuda çıkarılacak yönetmeliklerde tanımlanacağını bildirdi. Bu cezaya çarptırılan bir mahkumun 30 yıl dolmadan "şartla salıverilme"den yararlanamayacağını, güvenlik önlemlerinin mahkumun yaşamı boyunca süreceğini belirten Denizkurdu, İtalya'nın bu modeli Papa suikastı davasından müebbet hapis cezasına mahkum olan Mehmet Ali Ağca için uyguladığına işaret etti. Denizkurdu, Yılmaz ve Ecevit'le görüşmeleri sırasında da şu açıklamalarda bulundu:
       "Tasarı Meclis'ten de geçerse idam cezası kaldırılacak, `özel güvenlik önlemleri artırılmış müebbet ağır hapis cezası' getirilecek. Bu yeni bir tanım. Bu ceza mahkumlarının için alınacak özel güvenlik önlemleri tüzükle belirlenecek."

       Denizkurdu, hükümet protokolünde de idam cezasının kaldırılması yönünde madde bulunduğunu anımsatarak, diğer siyasi partilere de destek çağrısında bulundu. Türkiye'nin son atağı karşısında, sürekli insan haklarından bahseden Batı'nın çifte standart uygulayıp uygulamayacağının da görüleceğini belirten Denizkurdu, "İtalyanların `Türkiye'de idam cezası var' kozu, Meclis'ten mutabakatla çıkması beklenen tasarıyla ellerinden alınacak. Onların iadeye ilişkin ileri sürdüğü engel kalmayacak" dedi.
       Tasarıya göre, Öcalan'ın iade edilmesi durumunda hakkındaki ilk dava önümüzdeki yıl içinde bitse ve şartla salıverilme imkanlarından yararlandırılsa bile, en az 80 yaşında cezaevinden çıkacak.

       Tasarının birinci maddesiyle TCK, Kaçakçılığın Men ve Takibine Dair Kanun ve Orman Kanunu'ndaki ölüm cezaları yerine "güvenlik önlemleri artırılmış, müebbet ağır hapis cezası" ikame ediliyor.
       Tasarının, cezanın nasıl infaz edileceğine ilişkin yönetmeliğe kaynaklık eden ikinci maddesine göre, güvenlik önlemleri artırılmış müebbet ağır hapis cezası hükümlünün hayatı boyunca sürecek. İnfazda uygulanacak "sıkı güvenlik rejimi" asgari 10 yıl devam edecek. Mahkum bu sürenin ardından "sıkı güvenlik rejimi"nin kaldırılması için mahkemeye başvurabilecek. Görevli mahkeme bu durumda, şartla salıverilme için gerekli koşulların oluşup oluşmadığını ölçü alarak, güvenlik rejiminin normale dönüştürülüp dönüştürülmeyeceğini karara bağlayacak. Mahkeme mahkumun isteği doğrultusunda karar verirse, sanık yine sürekli değerlendirmeye tabi tutulacak. Bu süreçteki değerlendirmelerde sanığın şartla salıverilme koşullarını kötüye kullandığı saptanırsa, mahkeme "sıkı güvenlik rejimi"nin tekrar uygulanmasına karar verebilecek. Güvenlik önlemleri artırılmış ağır hapis cezası mahkumları, şartların oluşması kaydıyla en az 30 yıl sonra şartla tahliye edilebilecek.
       Tasarıda, daha sonra çıkarılacak yönetmelikle detayları belirlenmek üzere uygulanacak güvenlik yöntemleri şöyle sıralanıyor:
       "Mahkumlar açık görüş imkanlarından, infaz kanunundan, cezaevindeki sosyal etkinliklerden mahrum kalacak. Kapalı görüş, sadece birinci derece yakınlarıyla yaptırılacak. Genel ya da özel aftan yararlanamayacak."
       Tasarının üçüncü ve dördüncü maddeleri ise yürürlüğe girme tarihiyle yürütme merciini tanımlıyor. Tasarı yasalaşırsa, yayımlandığı tarihte yürürlüğe girecek ve Bakanlar Kurulu'nca yürütülecek.