İmzalamasaydım darbe yaparlardı

28 Şubat’ta Erbakan’ın sözleri: Halk sokağa mı dökülseydi. Tansiyonu olan, kalbi olan var


       Siyasi yasaklı Necmettin Erbakan’ın 28 Şubat 1997’de alınan Milli Güvenlik Kurulu kararları için kendisine “Niye imzaladınız" diye tepki gösteren FP’lilere, “İmzalamasaydım o gece ihtilal yaparlardı" dediği ileri sürüldü.
       Gazeteci Ergun Aksoy’un “28 Şubat’tan Balgat’a Mücahit" adıyla yayımlanan kitabında Erbakan’ın 28 Şubat değerlendirmesiyle ilgili iddialara da yer verildi. 28 Şubat kararlarını Başbakan olarak imzaladıktan sonra yaptığı bir gizli toplantıda Erbakan’la kurmayları arasında geçen diyalog kitapta şöyle ifade edildi:
       “Erbakan dar kapsamlı toplantıda MGK toplantısını anımsatarak, ‘İçeride ‘İmzalayacağız’ dedik, ama dışarıda imzalamayacağız açıklaması yaptık’ dedi. Erbakan’a ‘Orada da imzalamayacağınızı söyleseydiniz’ diye soruldu. Erbakan’ın yanıtı oldukça ilginçti. ‘O gece ihtilal yaparlardı. Halk sokağa mı dökülseydi Pakistan ve Bangladeş’teki gibi. Onlar birbirini vuracak, biz oturacağız. Bunları da düşünmek gerekir. Germenin anlamı yok, tansiyonu olan, kalbi olan insanlar var, bu insanları düşünmeliyiz.’"

       Asiltürk: Kararları uygulamadı
       Erbakan’ın en yakın kurmayı FP’li Oğuzhan Asiltürk, Erbakan’ın 28 Şubat’la ilgili olarak, Milliyet’e yaptığı açıklamada “İmzalamasaydım darbe yapacaklardı" sözünü söylemediğini savunurken, “Oturmuşlar, masa başında yazmışlar. Tamamen yalan. Bir defa Hocamız o kararları uygulamadı" dedi.
       Erbakan “Başbakan" sıfatıyla 28 Şubat kararlarını uygulama genelgesi yayımlamasına karşın, söz konusu kararların Anayasa ve hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğu için uygulanmadığını iddia eden Asiltürk, şunları söyledi:
       “Hadi uygulansa o zaman böyle ithamda bulunulabilir. Ancak yok öyle bir şey. Sayın Erbakan ‘İmzalamasaydım darbe yapacaklardı’ demedi. Sayın Erbakan’ın ağzından böyle bir şey çıkmaz. Çünkü böyle bir şey söz konusu değil. Nitekim bu kararlar alındı. Bakanlar Kurulu’na geldi, Erbakan da hiçbirini uygulamadı. Bu açık. Duyduklarını yazmış. Pakistan’da darbe yeni oldu. 28 Şubat olalı ise üç sene oldu. Yalan olduğu buradan da belli."

       Asiltürk ‘imza yok’ diyor ama
       MGK’da hiçbir kararın oylanmadığını savunan Hoca’nın sağ kolu Asiltürk, şöyle devam etti: “Kararların altına imza atmak söz konusu değildir. Ancak MGK’da herkes fikrini ortaya koyar. Cumhurbaşkanı bunları yazdırır. Altına imza, mimza atılmaz. Peki imza ne? Bundan sonra bu karar Bakanlar Kurulu’na gönderilecek. Kararın Bakanlar Kurulu’na gönderilmesi için ister muhalif olsun, ister muvafık olsun herkes konuşur. "

       ‘Bir tek Müslüman ben değilim’
       Kitapta, Erbakan’ın daha sonra RP Meclis Grubu’nun basına kapalı bölümünde gösterilen tepkileri yatıştırmak için milletvekillerine şöyle seslendiği kaydedildi: “Biz MGK’da mecbur kaldık, imzaladık. Bakanlar Kurulu’nda da imzalayacağız, şartlar öyle gösteriyor. Buraya Meclis’e geldiği zaman da hep birlikte reddedeceğiz. Herşeyi Hoca’nın boynuna atmayın. Bir tek Müslüman ben değilim. 160 kişiyiz. Herkes Meclis’te bir kişi ayarlayacak ve bu kararları reddettireceğiz."

       ‘Tavsiye diye’ imzalamış
       28 Şubat döneminde Erbakan’ın yakın çevresinde olan eski Tarım Bakanı Musa Demirci de, Hoca’nın böyle bir şey söylemediğini savundu ve şunları söyledi: “MGK’nın kararları Bakanlar Kurulu’nda okundu. Tavsiye kararı olduğu belirtildi. Kararın altını Erbakan ‘Bu bir tavsiye kararıdır’ dedikten sonra imzaladı. Bir Başbakan böyle söz söylemez."