Siyaset Kılıçdaroğlu Erdoğan'ı o kasetle vurdu

Kılıçdaroğlu Erdoğan'ı o kasetle vurdu

26.03.2013 - 16:47 | Son Güncellenme:

Kılıçdaroğlu grup toplantısında partililere Başbakan’ın konuşmalarının yer aldığı bir 'Başbakan iki Erdoğan isimli' 5 dakikalık videoyu izletti. Görüntünün ardından salonda bulunan ziyaretçiler, “Başbakan istifa” diye bağırdı

Kılıçdaroğlu Erdoğanı o kasetle vurdu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın eleştirilerine, “76 milyonluk Türkiye’yi bütün yurttaşları Abdullah Öcalan’ın ağzına baktırdın. Bundan utanmadın mı? Biz güvenmiyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’a ve hükümetine güvenmiyoruz” yanıtını verdi.

Haberin Devamı

-KILIÇDAROĞLU’NDAN HÜKÜMETE 16 ÖNERİ-

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, “Hükümete sesleniyorum, siz demokrasi konusunda samimi misiniz, barış konusunda samimi misiniz, insan hakları konusunda samimi misiniz? Samimiyseniz benim bazı önerilerim var” diyerek hükümete seslendi ve şu önerileri sıraladı:

“Özel yetkili mahkemeleri kaldıralım.

2006’dan bu yana verilen kararların tamamını yeniden görüşülmek üzere doğal mahkemelere gönderelim. Yeniden yargılama yolu açalım. Çünkü bu mahkemeler Recep Tayyip Erdoğan’ın sopa olarak kullandığı mahkemeler.

Milletin seçtiği milletvekillerini hangi gerekçeyle siz hapislerde tutuyorsunuz. Açın kapıları o milletvekilleri gelip parlamentoda görev yapsın.

Haberin Devamı

Uzun tutuklamalar var. Her hakimin keyfine bağlı. Demokrasi mi istiyorsunuz, getirin değiştirelim.

-“SİLAH ELİNDE OLAN O DA RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN YOL ARKADAŞI, MASADA OTURUYOR”-

Terör suçunu gelin yeniden tanımlayalım. Şiddet olmadığı sürece terörden vazgeçelim. Kalem tutan adamla elinde silah tutan adamı nasıl aynı kefeye koyarsınız? Yazarı, çizeri, gazetecisi hapiste. Ne diye, terörist diye. Silah elinde olan o da Recep Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşı, masada oturuyor, karşısında.

Anayasamızın 54. maddesi var. Getirin, Toplantı Gösteri Yürüyüşleri Yasasını değiştirelim.

Hapiste yüzlerce üniversite öğrencisi var. Getirin, bu ayıba da son verelim.

Siyasi Partiler Yasası’nı getirin, değiştirelim. Lider sultasına son verelim. Recep Tayyip Erdoğan’a da çağrıda bulunuyorum. Getir Siyasi Partiler Yasası’nı, milletin vekillerini milletin kendisi seçsin.

Diyarbakır Cezaevini, Demokrasi ve İnsan Hakları Müzesi yapalım, getirin yasayı.

Uludere işi. 34 tane bu ülkenin yurttaşı katledildi, üstünü kapatıyorlar. Getirelim Uludere Komisyonu’nu, her siyasal partiden eşit sayıda milletvekili olsun, katledenleri çıkaralım. Ama sen getiremezsin, çünkü sen demokrasiyi içine sindirememişsin hala.

-“GEL ŞU BARAJI YA KALDIRALIM YA 5 YAPALIM YA 1 YAPALIM”-

Bir demokrasi hırsızlığı yaşanıyor. Oy hırsızlığına yol açan da yüzde 10 seçim barajıdır. Kardeşim sen demokrasi mi istiyorsun, özgürlük mü istiyorsun, milli egemenlik mi istiyorsun. Gel şu barajı ya kaldıralım ya 5 yapalım ya 1 yapalım. Getirir mi? Oturup terör örgütü mensuplarıyla bunu konuşacağına adam gibi yasayı getir, parlamentoda konuş.

Haberin Devamı

-“HERKESİN İNANCINA SAYGI GÖSTERECEKSİN”-

Herkesin inancına saygı göstereceksin. Herkes nerede ibadet yapmak istiyorsa onun imkanını sağlayacaksın.

Son günlerde bir moda çıktı biliyorsunuz, gizli tanık, gizli dinleme, gizli takip, demokrasilerde var mı böyle bir şey? Tecavüzcü mü, gizli tanık yaptınız, yalancı mı, gizli tanık yaptınız? Bu demokrasi ayıbıdır. O yargıçlar bunun altında kalacaktır, o savcılar da bunun altında kalacak. Getir, buna son verelim.

Nevruz Anadolu’nun geleneksel bayramıdır. Gel kardeşim Nevruz’u da bayram yapalım, bu ülkede herkes bayramını kutlasın. Yapar mı, yapmaz. 19 Mayıs’ı, 23 Nisan’ı yasaklayan zihniyetten demokrasi mi beklenir.

-“SABAH AKŞAM KÜFREDECEKSİN SONRA BARIŞTAN SÖZ EDECEKSİN”-

Haberin Devamı

Eğer bir ülkede medya özgürlüğü yoksa vatandaşın haber alma özgürlüğü yoktur. Yasasını çıkaralım, medya özgür olsun. Senin talimatında haber yapmasın. Senin talimatında gazetecilerin işine son verilmesin. Medyanın özgürlüğü için yasayı çıkaralım. Her siyasal partinin lideri çıkıp medya özgürlüğüne saygı duyacağım, söz veriyorum diye millete taahhütte bulunsun.

Sabah akşam küfredeceksin sonra barıştan söz edeceksin. Sabah akşam medyayı baskı altına alacaksın sonra demokrasiden söz edeceksin.”

-“YALANCIDAN BAŞBAKAN OLMAZ”-

Diyebilirler ki, ‘yeni mi aklınıza geldi’. Hayır efendim ne söylüyorsak söylediğimiz her cümlenin arkasında olduk. Bu söylediklerimin tümüyle ilgili CHP’nin kanun teklifi vardır. Biz başkalarının yaptığı gibi bugün söyleyip ertesi gün sözümüzden vazgeçmeyiz. Ne demiştim, yalancıdan başbakan olmaz.”

CHP Genel Başkanı, söz konusu tekliflerin içinde yer aldığı “Gerçek Adalet Gerçek Demokrasi ve İnsan Hakları İçin CHP’nin Çözüm Önerileri” başlıklı kitapçığı da grup toplantısında gösterdi.

Haberin Devamı

-“PES YANİ”-

Partisine yönelik eleştirilere de CHP Genel Başkanı, “Bütün bunlara rağmen hangi gazeteciyle karşılaşsak, ‘Efendim CHP’nin çözüm önerileri nedir?..’ Pes yani. 89 raporu diyoruz, daha sonraki raporlar diyoruz, diğerleri diyoruz, özgürlük diyoruz, barış diyoruz, kanun teklifleri diyoruz, duymuyorlar bizi, görmüyorlar bizi, üç maymunları oynamak medya mensuplarına yakışmaz. Üç maymunları oynamak demokrasilerde olmaz. Bir Allah’ın kulu da kalkıp şu soruyu sormuyor, 11 senedir bir iktidar var, başında da Recep Tayyip Erdoğan var, bu adamın bırakın yüz sayfayı, bırakın 50 sayfayı, bırakın 10 sayfayı, bırakın bir sayfayı, yarım sayfalık çözüm önerilerini gören var mı? Dönüyorlar, CHP’nin çözüm önerisi hangisi? Bu kadar saçmalığı başka hiçbir ülkede görmedim” yanıtını verdi.

-“76 MİLYONLUK TÜRKİYE’Yİ BÜTÜN YURTTAŞLARI ABDULLAH ÖCALAN’IN AĞZINA BAKTIRDIN”-

CHP Genel Başkanı, şöyle devam etti:

“Ne diyor, Recep Tayyip Erdoğan. ‘Bana güvenin’ diyor. Tek söylediği o. Sabah akşam günün 24 saatinde de nerdeyse her gün yalan söyleyen adama nasıl güveneceğiz. Recep Tayyip Erdoğan’a şunu sormak isterim. 76 milyonluk Türkiye’yi bütün yurttaşları Abdullah Öcalan’ın ağzına baktırdın. Bundan utanmadın mı? Biz güvenmiyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’a ve hükümetine güvenmiyoruz. Oturacak adam gibi sorunu nasıl çözmek istiyorsa oturacak, konuşacak, anlatacak. Şimdi medya bize saldırıyor, neden, CHP konuşmuyor? 300 milletvekili var, kimseden tık yok, onlara niye bir şey söylemiyorsun. CHP’liler konuşurlar, yeri, zamanı gelince konuşurlar. Süreçten kimsenin haberi yok. Bakanların da haberi yok, milletvekillerini bıraktım zaten. Geçenlerde birisi söylemiş, ‘Meclis’te sıkıldım, sadece el kaldırıp indiriyorum’.

Bizim temel kaygımız hayal kırıklığıdır. Hayal kırıklıkları tedavisi imkansız sorunlara yol açar. Size bir şeyi daha hatırlatmak isterim, 2004. Erdoğan gitti Brüksel’de, müzakerelere başlamak için imza attı, geldi. O dönem sağduyulu ses CHP’den çıktı. Bu anlaşmanın altına imza atmayın.”

-“KARŞIMIZDA BİR DEĞİL İKİ TANE ERDOĞAN VAR”-

Kılıçdaroğlu, o döneme ait bazı gazete başlıklarını da okuyarak, “Devlet adamlığı zor iştir. Siz imza atıyorsunuz, sizi uyarıyorlar, imza atma. Sonra buradan bir yazı gönderiyorsunuz, imza attım ama şuraya karşıyım. Geçmiş olsun. Şimdi ne diyorlar? Attığın imzanın gereğini yap, diyorlar. Niye imzaladın? Karşımızda bir değil iki tane Erdoğan var. Arkadaşlarımıza söyledim bir şey hazırlayacaklar. İzleyeceğiz. Bu içeriği burada izlediğinizde şunu göreceğiz, başında şu yazıyor, bu içerik hükümet tarafından yapılan yasal bir şikayet nedeniyle bu ülkenin alan adında kullanılmıyor yani AKP Hükümeti başvurmuş yasak istemiş, onlarda Türkiye topraklarında yayınlanmasını durdurmuşlar. Ama internet ilginç bir alan istediğin kadar getir, şimdi bunu hep birlikte izleyelim. İki Erdoğan izleyeceğiz burada" dedi.

Başbakan’ın konuşmalarının yer aldığı 5 dakikalık görüntünün ardından salonda bulunan ziyaretçiler, “Başbakan istifa” diye bağırdı.

CHP Genel Başkanı da, “Kendi kasetini yasaklayan Başbakan. Kendi sözlerini yasaklamak isteyen bir başbakan. Yalancıdan başbakan olmaz” dedi.