Müzakereleri yürütecek yapılanmaya AB eleştirisi

AB Komisyonu Türkiye Temsilcisi Hansjörg Kretschmer, Türkiye'nin müzakere sistemi konusunda kaygılı. Koordinatör bir kurum oluşturulmamasını eleştiren Kretschmer, Başmüzakereci Ali Babacan'ın açıkladığı yapının etkinliği konusunda AB'de kuşku oluştuğunu vurguluyor. Kretschmer, önemli bir kısmı geçen hafta yayımlanan söyleşisinde, AB müzakere sürecinde reformların durumu ve müzakere sistemiyle, "TSK'nın etkinliği" konusundaki sorulara da şu yanıtları vermişti: - Güncel olan sorunlar, siyasi reformlarla ilgili olanlarıdır. Bu konudaki açıkları da zaten yıllık izleme raporumuza koyduk. Burada, ifade özgürlüğü, kadın hakları, dini özgürlükler, kültürel haklar, Güneydoğu'nun gelişmesi, ki bu konu Başbakan'ın Hakkâri'ye yaptığı ziyaretle güncel hale gelmiştir, bu ve bunun gibi sorunlar var. Tabii müzakere süreci ilerledikçe ve her bölüm kapatılıp bunun uygulamasına geçildiğinde de sorunlar yaşanacaktır. Zira -2004'te birliğe katılan üyelerin de doğrulayacakları gibi- bu değişikliklere uyum sağlamak o kadar kolay değil. Burada Türkiye için önemli olan, bir an evvel Avrupa müktesebatıyla ilgili olarak etkin bir yapı oluşturup uygulama alanında bunu devreye sokmasıdır. Sayın Babacan'ın açıkladığı yapının etkin bir yapı olduğu konusunda bazı soru işaretlerimiz var. Bu konuyu Dışişleri Bakanı ile de görüştük. Umudumuz, verimliliğin, müzakere sisteminin yetersizliği yüzünden azalmamasıdır. Türkiye'deki gelişmeleri yakından izliyorsunuz. Sizi endişelendiren sorunlar var mı? Avrupa basınında, hükümetin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin siyasetten uzaklaştırılmasında başarılı olduğuna dair yorumlar okuyorum. Ancak "TSK'ya dokunmayın. Türkiye'deki laikliğin tek güvencesi odur" diyenler de var artık. Yani durum eskisi kadar siyah - beyaz değil bu konuda. Ne dersiniz? - Sorunuzun farklı boyutları var. Silahlı Kuvvetler meselesini sadece laiklikle irtibatlandırmamak lazım. Kurumsal düzeyde çok şeyin yapıldığını biliyoruz tabii. Ancak, uygulamada Silahlı Kuvvetler'in Türk siyasetinde önemli bir rol oynamaya devam ettiğini de görüyoruz. Tabii, bunu açıklamalarla yapıyor, ama bu açıklamalar sonuç olarak siyasi tartışmalar üzerinde etkili oluyor. Bu bakımdan, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin AB ülkelerinde geçerli olan konuma geldiğini söyleyebilmemiz için daha yapılması gerekenlerin olduğuna inanıyorum. TSK, AB'deki konuma gelmeli