Siyaset ‘Parti kapatma izni Meclis’e verilsin’

‘Parti kapatma izni Meclis’e verilsin’

28.02.2010 - 00:17 | Son Güncellenme:

Başbakan Erdoğan: Siyasetçinin yargılanmasına da parlamento müsaade etsin. Bir siyasi partinin kapatılıp kapatılmaması için müsaadeyi parlamento versin

‘Parti kapatma izni Meclis’e verilsin’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Nasıl ki yargı kendi içinde herhangi bir mensubunun yargılanmasına başkanlar kurulundan müsaade ediyorsa bırakın da siyasetçinin yargılanmasına da parlamento müsaade etsin. Bunun adımını atmamız lazım. Bir siyasi partinin kapatılıp kapatılmaması için müsaadeyi parlamento versin” dedi.
Başbakan Erdoğan, dün Anadolu Aslanları İşadamları Derneği’nin (ASKON) Grand Cevahir Otel’de “Marufun Egemenliği” ana temalı 6. Genel Kurul Toplantısı’nda bir konuşma yaptı. Erdoğan, “Kurumlar kendi içinde adeta bir temizliğe tabi tutuluyorsa bundan kimsenin rahatsız olmaması lazım ve bunun gerçekleştirilmesi lazım. Eğer bu gerçekleştirilmeyecek, böyle devam edecek olursa o zaman bu sıkıntıyı bizim yavrularımız, torunlarımız yaşayacaktır ve bedeli daha da ağır olacaktır” diye konuştu. Şu anda kuvvetler ayrılığı prensibine göre yasama, yürütme ve yargının birbirinden ayrı olması gerektiğini ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

‘Demokrasiyle bağdaşmaz’
“İfade olarak güzel, hoş, peki ayrım? Ne yazık ki ayrı değil. Yasamada yaşanan bir ayrı durum var, yürütmede ayrı bir durum var ama bir bakıyorsunuz ki hepsini geç, ne yasama, ne yürüme hepsi bir kenara yargı bir anda hepsini silip atabiliyor. Hani birbirinden ayrıydı? Ne oldu? Şu anda yargı istediği şekilde yürütmeye müdahale edebiliyor. Ama bakıyorsunuz ki bir taraftan da parlamentonun yüzde 65’ine sahip bir siyasi parti veya en küçüğü fark etmez, bir siyasi partinin kapatılması noktasında iki dudak arasından çıkacak bir sesle bu, bu ülkede konuşulabiliyor. Bunu kabullenmek mümkün mü? Varsa ortada bir suçlu, bedelini ödesin ama bir tüzel kişiliği bedele mahkûm etmek, bu bedeli o tüzel kişiliğe ödetmek demokrasi ile bağdaşır bir şey değil. Hiçbir ileri demokraside yok. İşte bunu biz milletimize giderek çözmek istiyoruz ve milletimizle de bunun çözüleceğine inanıyoruz. Yargı reformu aynı şekilde. Yargıya sorarsanız yargı diyor ki ‘her şeyi biz yapacağız’. Ben de diyorum ki dünyanın bütün gelişmiş ülkelerinin ortalamasını alalım.
Bu ortalamayı aldığınızda ortaya ne çıkıyorsa gelin onu uygulayalım. Buna var mısınız, yok musunuz? Bunu soruyoruz ama o da işlerine gelmiyor. Bize münhasır bir şey olacak... Böyle bir şey yok. Biz gelişmiş ülkelerde ne varsa onun ortalamasını alalım ve nasıl ki yargı kendi içinde herhangi bir mensubunun yargılanmasına başkanlar kurulundan müsaade ediyorsa bırakın da siyasetçinin yargılanmasına da parlamento müsaade etsin. Bunun adımını atmamız lazım. Bir siyasi partinin kapatılıp kapatılmaması için müsaadeyi parlamento versin. Gelişmiş ülkelere baktığımızda bunu gördük. Bunların adımının atılması lazım.”
Parlamentonun halkın, milletin temsilcisi olduğunu belirten Erdoğan, “Öyleyse bu alanda millet adına tasarruf yetkisini de bu parlamento kullanmak durumunda” dedi.

Haberin Devamı

Kapatma kararını Meclis veremez!
Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu: Sayın Başbakan, kapatma kararını parlamentonun vermesini değil, kapatma davası açılırken parlamentodan onay alınmasını kastetmiş olabilir. Yoksa kapatma kararını parlamentoya bırakmak son derece tehlikeli olur. Bazı ülkelerde, kapatma davası açılması kararını sadece başsavcıya bırakmamak için parlamentodan onay alınması gibi bir model var. Zaten gelişmiş ülkelerin büyük bölümünde parti kapatma olmadığı için, az ülkede uygulanıyor. Ancak bana göre bu model de bizim açımızdan sorunlu. Çünkü parlamento, tıpkı dokunulmazlıklar konusunda olduğu gibi iktidar partisi aleyhine açılacak hiçbir davayı kabul etmeyebilir.
Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu: Hükümete ya da parlamentoya dava açma yetkisi veren ülkeler var. Bana göre, parlamento onayından çok, Yargıtay Başsavcısı’nın takibi daha uygun. Çünkü, parlamentoya yetki verildiğinde, iktidar partisinin küçük muhalefet partilerine karşı bu durumu baskı aracı olarak kullanma hakkı doğar. Başsavcı ise daha tarafsız bir konumda.
ANKARA Milliyet