15.11.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
Başbakan Tayyip Erdoğan ile İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun eşbaşkanlığında gerçekleştirilen "Medeniyetler İttifakı" projesi kapsamında İstanbul'da toplanan 4'üncü Yüksek Düzeyli Grup toplantısının ardından hazırlanan rapor tartışma yarattı. CHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili ve emekli büyükelçi Onur Öymen, Medeniyetler İttifakı Raporu'nda yer alan "İslam dünyasında şiddet yanlısı olmayan gruplara dinci veya laik ayrımı gözetilmeksizin siyasete katılım imkânı sağlanması gerektiği" ifadesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu savundu. Onur Öymen, "Dini unsurlar siyasete girsin, demek 'dini esaslara göre parti kurulabilir' demektir" dedi. Çırağan Sarayı'nda önceki gün düzenlenen İstanbul Toplantısı'nda BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a da sunulan "Büyüyen Müslüman-Batı ayrımının temelinde din değil, siyaset yatıyor" başlığını taşıyan raporun "Başlıca Tavsiyeler" bölümünün dördüncü maddesinde laiklik ve dincilikle ilgili şu ifadeye yer verildi:"Aşırılığın artmasına yol açan faktörlerden biri İslam dünyasındaki siyasi hareketlerin bastırılmış olmasıdır. Bu nedenle İslam dünyasındaki iktidar çevreleri tarafından, şiddet yanlısı olmayan siyasi gruplara, dinci veya laik nitelikleri gözetilmeksizin, siyasete katılım imkânı sağlanması, hem Müslüman hem Batılı toplumların çıkarlarına hizmet edecektir." Annan, Erdoğan ve Zapatero'nun ortak basın toplantısı sırasında bir gazetecinin "Raporda dinin öncülüğüne vurgu yapıyorsunuz. Bu raporda laiklikle ilgili bir bölüm de olması gerekmez miydi?" sorusu üzerine, "medeniyetler İttifakı içerisinde bu ayrıma gitmenin yanlış olduğunu belirten Erdoğan şunları söyledi:"Kaldı ki laik olan, olmayan topluluk ya da medeniyetler de olabilir. Ama din noktasına gelince, bu nokta dünyada bugün hâlâ tartışılıyor. Yani dini olmayan, dini reddeden bile aynı zamanda işin felsefesine girdiğiniz zaman, o bile bir inancı kabul etmek durumundadır. O da aslında bir dinin mensubudur, ona da 'dinsizlik dini' diyenler olmuştur. Dolayısıyla biz daha çok burada dinlerin bu noktadaki ittifakına ve kültürlerarası diyaloglara bu medeniyet ittifakında çok büyük önem verdik, Türkiye örneğin laik, demokratik sosyal bir hukuk devletidir." Dincilikle ilgili ifade İspanya Başbakanı Zapatero ise, aynı soruya "raporun laik bir vizyondan yola çıkarak yazıldığı" yanıtını verdi. Zapatero, şunları söyledi: "Burada çıkan ortak bir metin. Bu işe başlarken yaptığımız araştırmalar, 21. yüzyılın başlangıcı itibarıyla idi. Burada da önemli risklerden biri, medeniyetlerin karşı karşıya gelmesiydi. Herhangi bir dinin, bir inancın önemi yoktu. Bu nedenle dinin önemini ve varlığını kabul ederek dine saygı duymamız gerektiğini vurgulamak istedik. Tabii ki rapor laik bir vizyondan yola çıkıyor, çünkü demokratik bir toplum her şeyden önce inanç özgürlüğü ve inanmama özgürlüğüdür." 'Laik vizyonla yazıldı' Eski Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı olan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, tartışmayı Milliyet'e değerlendirirken, halkının büyük çoğunluğu Müslüman olan bir ülkede laiklik olmadan demokrasinin de olamayacağını söyledi. Öymen, "Laiklik yoksa şeriat düzeni var demektir, şeriatın olduğu yerde demokrasi olmaz. Çağdaş demokrasilerde din temelli devlete yer yoktur" diye konuştu.İspanya'da yapılan bir mevzuat değişikliğiyle dine hakaret etmenin serbest bırakıldığını ifade eden Öymen, şunları söyledi:"Sayın Başbakan arkadaşına önce bir bu mevzuatı sorsun, dine hakaretin serbest olması Avrupa'daki bazı ülkelerde de var, önce bu mevzuatın ehlileştirilmesi, değiştirilmesi gerekiyor, yoksa 'medeniyetler ittifakı' gibi böyle umumi laflar etmek kolay."Öymen, "dini esaslara göre parti kurulabilir" yaklaşımının Anayasa'nın "din esasına dayalı parti kurmayı yasaklayan" hükmüne ters düştüğünü vurgularken, "Bunlar ya ne yaptıklarını bilmiyorlar ya da kendi Anayasa'larının farkında değiller" dedi. Öymen: Laiklik yoksa şeriat vardır