‘Ticari bir ilişkiye girme kardeşim’

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, İstanbul’da bir rezidans arazisi için arabuluculuk yaptığı ve karşılığında kâr ortaklığı protokolü düzenlediği ortaya çıkan CHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Sevigen’e karşı bir linç girişimi yürütüldüğünü belirtti.
“Benim anlayışıma göre de uygun değildir, ben de parti üst yönetimindeki bir insanın tamamen meşru, haklı da olsa, ticari ilişkilere girmesinin doğru olmadığı kanısındayım” diyen Baykal, “Önce ne yanlış onu bir görelim, sonra gereğini yaparız. Herkes de ne yapacağımızı görür” dedi.

‘İmar usulsüzlüğü yok’
NTV’nin sorularını yanıtlayan Baykal, olayın ne olup ne olmadığının yeterince netlik kazanmadığını kaydetti. İddialarla ilgili kamuoyunun doğru algılamasına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Baykal, “Kesinlikle bir Dişli olayı değil. Dişli olayında, imar değişikliği ve kredi bulma taahhüdü var. Burada AKP’li Büyükşehir Belediyesi’ne bir talepte bulunulmuş mu, para karşılığı nüfuz kullanımı ve imar değişikliği yapıldığını söyleyecek bir kişi var mı? Kredi kullanımı ile ilgili bir taahhüt var mı?“ dedi. Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İşin özü şu: İmar usulsüzlüğü yok, aracılık yapma yok. Yasalara göre suç teşkil edecek, yolsuzluk denilecek bir durum söz konusu değil. Arsa sahibinin ticari bir ilişkisi söz konusudur. Sevigen’in de buna açık olduğu görülmüştür. Uygun mu diyorsanız, bu konuda herkesin cevabı vardır.
Benim anlayışıma göre de uygun değildir, ben de parti üst yönetimindeki bir insanın tamamen meşru, haklı da olsa devletle hiçbir ilişkisi olmayan ticari ilişkilere girmesinin doğru olmadığı kanısındayım, ama bunun bir yolsuzluk, bir büyük imar, belediye yolsuzluğunun parçası, bunun aracılığının yapılması gibi takdim edilmesini anlamak mümkün değildir.”

‘Alınmış bir kuruş yok’
Bir imar yolsuzluğu tablosu ile karşı karşıya olunmadığını, imar durumu netleşmiş olan bir arsada alım satım konusunda tamamen özel hukuk ilişkisi içinde kurulmuş olan bir ilişkinin söz konusu olduğunu vurgulayan Baykal, olayda Sevigen’in “alanla satan arasındaki ilişkiye işgüzarlık yaptığının anlaşıldığını” söyledi. Baykal, “Alınmış bir kuruş para yoktur. Teklif edilen bir imkân vardır, o imkâna ilgi gösterdiği anlaşılmıştır ama gereği yerine getirilmemiştir. Para yatırmadığı için de alamamıştır. Adam öldürecekseniz niçin öldürdüğünüzü bilin. Linç yapmaya kimse kalkmasın” diye konuştu.
Ortada yanlış bir şey olması halinde “sorumluluğu üstlen” demekten çekinmeyeceklerini de kaydeden Baykal, şu anda o noktada olup olmadıklarına ilişkin soru üzerine de, “Önce bir lincin önüne geçmemiz lazım. Şu anda bir linç tablosu var. Ben olayı, bütün yönleriyle görmek istiyorum. Ne haksızlık yapmak istiyorum, ne de dürüstlük konusunda partimin sağlam çizgisinden taviz vermek istiyorum” diye konuştu.

‘Sen de karışma’
Baykal, “Herkesin yaptığı şey ama bir parti yöneticisinin yapması uygun değildir, ama ayıp değil, utanılacak bir şey değildir. Ne olacağına gelince... Kişisel ölçüler, parti yararı işler. Bunu bilerek herkes kendi kararını alır. Önce ne yanlış onu bir görelim, sonra gereğini yaparız” dedi.
Baykal, “Ticari ilişki bana göre uygun değil, yapılmaması lazım, ilgilenmeyeceksin kardeşim, parada pulda gözün olmayacak. Canım birisi geldi satacak diğeri alacak... Sen de karışma. Niye ilgilendin sana teklif edilen şeyle” ifadesini kullandı.