Siyaset ‘Trabzon’dan 61 bekliyoruz’

‘Trabzon’dan 61 bekliyoruz’

24.11.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Trabzon’da toplu açılışlara katılan Başbakan Erdoğan, vatandaşlara “Trabzon’la aramızda 61 şifresi var. Ben 61. hükümetin Başbakanıyım. Şubat’ta 61’ime giriyorum. Trabzon’un plakası 61. Bunların hepsi uyumlu” dedi

‘Trabzon’dan 61 bekliyoruz’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün Trabzon’da vatandaşlara seslenirken yaptığı açıklamada “Trabzon’la aramızda bir şifre var. Trabzon’un plakası ne? 61. Bu kardeşiniz kaçıncı hükümetin Başbakanı? 61. Bu kardeşiniz inşallah 26 Şubat’ta 60’ı tamamlıyor 61’den gün almaya başlıyor. Şimdi sizden bir başka 61 bekliyoruz. 30 Mart’ta büyükşehir Trabzon’dan büyük bir 61 bekliyoruz” dedi.
Erdoğan, dün Trabzon Meydan Park’ta düzenlenen toplu açılış töreninde vatandaşlara seslendi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
61 KERE MAŞALLAH: Trabzon’u büyükşehir yapma sözünü verdik. Bu sözümüzü tuttuk ve şimdi büyükşehir Trabzon’dayız. Bir Trabzon türküsünde ‘Trabzon büyük şehir, oy doyamadim tadina. Uzaktan sevme olmaz gel yakına yakına’ deniyor. Biz birbirimize o kadar yakınız ki biz toprağımızla biriz, suyumuzla, bayrağımızla biriz. Bizim ezanımız, kıblemiz, her şeyden öte gönüllerimiz bir. Trabzon ile aramızda bir şifre var. 61. Trabzon ne zaman fethedildi? 1461’de. Trabzon’un plakası ne? 61. Bu kardeşiniz kaçıncı hükümetin Başbakanı? 61. Bu kardeşiniz inşallah 26 Şubat’ta 60’ı tamamlıyor 61’den gün almaya başlıyor. Bunların hepsi şu anda birbiriyle uyumlu. Şimdi sizden bir başka 61 bekliyoruz. 30 Mart’ta büyükşehir Trabzon’dan büyük bir 61 bekliyoruz. Trabzon 61 diyor mu? Maşallah. 41 kere, 61 kere maşallah. Bugün Trabzon’da tarihi bir gün yaşıyoruz. Toplamda sadece merkezde 537 trilyon liralık, 10 kalem ayrı yatırımı ve eseri hizmete açıyoruz.”
ÖĞRETMEN SADECE TEST ÖĞRETMEZ: Fedekar, cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kez daha ifade edeceğiz. Bu tabii bir sembol, öğretmenlerimiz senede bir gün hatırlanacak varlıklarımız değildir. Çocuklarım ve torunlarım dışında el öptürmeyi sevmem. Sadece üç kişinin elini öpeceksiniz derim. Bir annenizin, iki babanızın, üç öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir. Şunu unutmayın, öğretmen, sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniğini öğretenler değildir, 13 yıl boyunca ilim öğreten, edep, adap öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğreten, takdim edenler bu işin asli unsurudur, diye bunu takdim ediyorum. Onların hakkını bir kenara koyamayız. Onun için her öğretmen değerlidir, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün şimdiden hayırlı olmasını diliyorum.

Haberin Devamı

TÜNELİ BAŞÖRTÜSÜ MÜ TIKADI?
Başörtüsüne ‘gericilik’ dediler. Şimdi soruyorum sizlere bunlar uzaya mekik gönderdiler de başörtüsünün ucuna mı takıldı? Hızlı tren yaptılar da başörtüsü bu treni raydan mı çıkardı? Marmaray inşa ettiler de başörtüsü tüneli mi tıkadı? Üniversitelerde başörtülüler var, kamuda başörtülüler var, Meclis’te başörtülüler var. Ne oldu, Türkiye bölündü mü, dağıldı mı, parçalandı mı? Türkülere ‘bölücülük’ dediler, dillere, kimliklere, kültürlere, ‘bölücülük’ dediler. Sadece milleti aldatmaya gayret ettiler ama olmadı, bunu başaramadılar.

‘ALİ ŞÜKRÜ BEYİ OKUYUN’
(Gençlerden ilk Meclis zabıtlarını okumasını isteyerek): Konuşulanlara bakın, oradaki vizyona, ruha, öze, oradaki kardeşliğe bakın. Gençler sizlerden rica ediyorum, gidin Trabzonlu Ali Şükrü Bey’in hayatını okuyun. On yıllar boyunca bu millete dayatılan kelimelerin, kavramların, yaşam tarzlarının ne kadar suni, ne kadar yapay, ne kadar yeni, ne kadar anlamsız oluduğunu göreceksiniz. Korkulardan, ne kadar yersiz olduğunu bu işlerin göreceksiniz. Aslında ilk Meclis kardeş bir Meclis, bir ve beraber oldular.

Haberin Devamı

Ali Şükrü Bey kimdir?
Ali Şükrü Bey, 1884’te Trabzon’da doğdu. Bahriye kurmay subayı olarak orduda görev yaptı. Yüzbaşı rütbesindeyken askerlikten 1914’te istifa ederek siyasete atıldı. İttihat ve Terakki Cemiyeti karşıtı olan Ali Şükrü Bey, Ankara’ya giderek TBMM’ye girdi. TBMM’de “İkinci Grup” adlı muhalefetin öncülerinden oldu. O dönem meclis görüşmelerini yürüten Ali Fuat, yaşananları şöyle aktarmıştı: “Ali Şükrü Bey’in, ‘Ben de konuşacağım’ demesi üzerine ‘Bir haftadır konuşmalarınızla memleketi zarardide ediyorsunuz’ diyerek ve ‘Maksadınız ne?’ diye bağırarak Ali Şükrü Bey’in üzerine yürüdü.”
7 Mart 1923’te ortadan kaybolan Ali Şükrü Bey’in, Mustafa Kemal’in özel muhafız alayı komutanı olan Topal Osman’ın evine götürülerek burada öldürüldüğü ortaya çıktı.
İSTANBUL Milliyet