YÖK’ün ceza yetkisi sınırlandırılıyor

Aydın, dün TBMM Genel Kurulu’nda Dışişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2016 bütçe görüşmelerinde, Yükseköğretim Kurulu bütçesi üzerine yaptığı konuşmada, AK Parti’nin eğitim alanında devrim niteliğinde çalışmalara imza attığını söyledi. Yükseköğretimde kalite konusunda sıçrama yapmak zorunluluğu bulunduğunu kaydeden Aydın, gelişmiş ülkelerdeki gibi bir “kalite kurulu”nun kurulmasının hükümetin öncelikli hedefleri arasında bulunduğunu belirtti. Aydın, “İdari ve mali açıdan YÖK’ten bağımsız bir akreditasyon merkezi olarak dizayn edilecek kalite kurulu, bir söylem veya hayal değildir” dedi. Hükümet programında yer alan, “Yüksek Planlama ve Yönlendirme Kurulu” vaadinin de bulunduğunu anımsatan Aydın, “Bu iki proje gerçekleştiğinde, yükseköğretimde yapısal bir değişikliği beraberinde getirecektir. Aynı zamanda, bu kurullar YÖK’ün yetkilerinin büyük ölçüde azalması anlamına da gelmektedir. Dolayısıyla, yükseköğretim sisteminde YÖK’ün etkisi ve yetkisi yeni kurumsal yapılara kısmen devredilmiş olacaktır” diye konuştu.

Kalkınma Bakanlığı ve YÖK’ün, üniversitelerin bölgesel kalkınmaya katkısı artıracak bir projenin eylem planı aşamasına geçtiklerini de anlatan Aydın, YÖK’ün akademisyenlerle ilgili soruşturma açma ve ceza verme yetkisini elinde bulundurmasının da çok eleştirildiğine dikkat çekerek, “Bu anlamda, devrim niteliğinde bir çalışmayı Hükûmetimiz gündemine almıştır. YÖK’ün, atama süreçlerinde imzasının bulunduğu rektör ve dekanların dışında, tüm akademisyenlerle ilgili soruşturma açma ve ceza verme yetkisini üniversitelere bırakacak bir kanun değişikliği gündemimizdedir” bilgisini verdi. Aydın, “Türkiye’de üniversiteleri marjinal yapıların arkabahçeleri olarak gören zihniyete karşı, üniversitelerimizi bilimin ve araştırmanın merkezleri olarak ortaya koyacağız” vurgulamasını yaptı.

‘Kahpe bir hasat mevsimi yaşıyoruz'

“Bundan tam 10 yıl önce coğrafyamıza ekilen zehirli tefrik edici tohumlardan olma ağaçlardan bugün kahredici yemişlerin devşirildiği kahpe bir hasat mevsimi yaşıyoruz” ifadesini kullanan Ak Parti Ardahan Milletvekili Orhan Atalay ise 100 yıl önce başlatılan bu sürecin bugün çok daha hain ve sinsi bir seviyede yürütüldüğünün altını çizdi.

‘Rusya kim ki tehdit ediyor’

CHP’li Öztürk Yılmaz, dış politikayı eleştirerek şöyle dedi: “Türkiye, savaş uçağı uçuramıyor Suriye’de. Her gün Rusya’nın tehdidiyle uğraşıyoruz. Bizim yürekli olmamız lazım. Biz bir Litvanya, Polonya, Ukrayna değiliz. Rusya’nın bize yönelik tehdidini iki ayağımızın altına alıp buradan hınçla ezdiğimizi ilan etmeliyiz. Rusya kim oluyor da bizi tehdit ediyor?”