The Others Tarih bilinci: Kıbrıs sorununu kim yarattı?

Tarih bilinci: Kıbrıs sorununu kim yarattı?

13.05.2016 - 13:09 | Son Güncellenme:

Kıbrıs’ta yaşananları Türkiye yetkililerine anlatmak için ortaya konan çabaları veya Kıbrıslı Rumların örgütlerine karşı örgütler oluşturmak için neler yapıldığını da herkes hatırlamalıdır.

Tarih bilinci: Kıbrıs sorununu kim yarattı


Kıbrıslı Rum görüşmeci Mavroyannis, Türkiye’nin Kıbrıslı Türklere borç olarak verdiği kaynağın 17 milyar Euro olduğunu ve Türkiye’nin bu alacağı talep etmesi halinde Kıbrıs sorununun çözümlenemeyeceğini söyledi.
Serdar Denktaş, bu borcu Kıbrıslı Rumların ödemesi gerektiğini, çünkü Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gasp etmekle Kıbrıslı Türkleri çok daha büyük bedeller ödemek zorunda bıraktıklarını ileri sürerken, bazılarımız ise “içtiklerimizi de Rumlar ödesin” diyerek dalga geçmeye kalkıştı.

Haberin Devamı

Kıbrıs sorunu algımız
Gerçeği söylemek gerekirse Denktaş’ın Mavroyannis’in söylemine verdiği yanıttan sonra aldığı tepkiler veya siyasi çevrelerdeki suskunluk beni iyice ürküttü.
Kıbrıs sorununu kim yarattı? Bu sorundan doğan kayıpları kim karşılamalı?
Bu tartışma, Kıbrıslı Türklerin çok önemli bir bölümünün Kıbrıs sorununun kökeni ile ilgilenmediğini, sorunun çözümsüz kalmasından dolayı da Türk tarafını sorumlu görmekte olduğunu düşünmeme neden oldu.
Serdar Denktaş, Kıbrıs Rum tarafının tazminat ödemesi gerektiğini söylerken yalnız kalmış gibi görünüyor. Belli ki, Kıbrıslı Türkler bile Kıbrıs sorununun kökeni konusunda Serdar Denktaş gibi düşünmüyorlar. Belki de aradan geçen uzun süre, bilincimizi köreltmiştir.

Haberin Devamı

Etnik çatışmanın nedenleri
Tarih dersi verecek değilim. Ancak Kıbrıslı Türklerin Kıbrıslı Rumların ENOSİS talebine karşı direnişi hepimizin malumu olmalıdır. Kıbrıs’ta yaşananları Türkiye yetkililerine anlatmak için ortaya konan çabaları veya Kıbrıslı Rumların örgütlerine karşı örgütler oluşturmak için neler yapıldığını da herkes hatırlamalıdır.
Kıbrıslı Rumların saldırıları nedeniyle kendi ülkelerinde göçmen durumuna düşen insanlarımızın hangi koşullarda yaşamaya devam ettiği ve çocuklarını hangi koşullarda yetiştirdiklerini birilerinin Kıbrıslı Rumlara da hatırlatması mı gerekir acaba?
Nihayet 1974’te Türkiye tarafından gerçekleştirilen askeri harekatın nedeni de Kıbrıslı Rumların ENOSİS’i bir askeri darbe ile gerçekleştirme girişimi değil mi?
Bu çatışmalar sırasında birinci derecede zarar gören Kıbrıslı Türkler olmuştur. Türkiye, Kıbrıslı Türkleri adada tutabilmek ve direnişlerine yardımcı olmak için desteklemiştir.

Çözüm arayışı ve suçluluk
Peki, sorunun bunca yıldır çözümsüz kalmasının sorumlusu olarak kimi görmek gerekir?
Uzun yıllar boyunca Türk tarafı bunun sorumlusu olarak görülmüştür. Türkiye’deki askeri darbeler ve Rauf Denktaş’ın tutumu, bu algının sorumlusu olarak görülebilirse de 2004 yılındaki referandum ile bu algının değişmesi gerekirdi. En azından Kıbrıslı Türkler olarak biz kendimiz, bu sorununun bizim tutumumuz yüzünden devam ediyor olmadığının bilincinde olmalıyız. Ama Serdar Denktaş’ın ortaya koyduğu tutuma karşı gösterilen tepkiler veya büyük bir kesimin tepkisizliği, Kıbrıslı Türklerin önemli bir bölümünün, Kıbrıs sorununun nedenleri ve devamı konusunda Türk tarafını sorumlu ve hatta suçlu gördüğünü düşünmeme neden oldu.

Haberin Devamı

Gerçekten korkunç!
Kıbrıs sorunundan dolayı suçlu olduğumuzu düşünüyorsak, çözüm konusunda ortak bir tutum belirlememiz; şimdiki koşullarda etkili bir yönetime kavuşmak için birlikte hareket etmemiz; çözüm arayışlarında ne istediğini bilen bir toplum olarak sahne almamız veya çözüm sonrasında bir toplum olarak yola devam etmemiz nasıl mümkün olacak?
Tarihi ortak bir anlayışla kavramıyorsak, yola birlikte devam edebilecek miyiz?
Bu soruların yanıtı beni düşündürmeye ve açıkçası da korkutmaya başladı.