3 mü 103 mü?

RTÜK'ün TRT Genel Müdürlüğü için seçtiği üç adaydan birinin BBP'li çıkması ve aday özelliğinin bulunmaması ortalığı karıştırdı. Olayı Hulki Cevizoğlu ortaya çıkardı. RTÜK Başkanı Fatih Karaca bu olaya "hayır" demiyor. Üç adaydan biri olan Mehmet Nuri Şahin BBP'ye aday olmadığını içeren bir belgeyi RTÜK'e getirmiş. Bu belgede BBP'ye üye olmadığı, Genel Yönetim Kurulu'na kendi bilgisi dışında yedek üye olarak yazıldığını öne sürmüş. Ne hikmetse BBP'de partiye üye olmadan da yönetim kuruluna seçilme, yedek üye olma vs. gibi durumlar sözkonusu oluyor! Ama bu arada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı RTÜK'e bir yazı göndererek "aday BBP üyesidir" demiş. Şahin de bir dava açmış. Başkanın üzerinde durduğu bir konu daha var; "Biz üyelerin kendi beyanlarını esas alıyoruz. Ama bu son olaydan sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazıp adayların durumlarını bildirir bir belge istenecektir" diyor. RTÜK "Biz bu seçimi ilk defa yapmıyoruz, bu üçüncü seçim tecrübemiz" diyor. Diyor da işte bundan önce böyle bir durum olmadı.

Hulki Cevizoğlu ile de konuştum. Bir saptaması ortalığı yeniden karıştırmak için yeterli; "Osman Özsoy'u 39 yaşını geçti diye aday yapmadınız"... Yani Cevizoğlu "işinize gelince beyanı yeterli görmeyip araştırıyorsunuz" diyor. Belki Cevizoğlu aday olmasaydı bu konunun da üstü kapanıp geçecekti. Peki şimdi ne olacak? Bu konu da karışık. Seçim için başa mı dönülecek? Yani, 103 aday arasından mı seçilecek? Bir de seçilmiş 3 kişi var, onlar ne olacak? RTÜK Başkanı Karaca, Ankara Hukuk Fakültesi Dekanlığı'ndan görüş istediklerini söylüyor. Ayrıca genel müdür tayinini yapmakta taraf olan başbakanlıktan da görüş alacaklarını ifade ediyor Karaca... Hulki Cevizoğlu'nun bu konuda da bir sorusu var; "RTÜK Hukuk Kurulu ne iş yapar? Bu kadar para ödeniyor, neden onlara sorulmaz?"... Nereden bakılırsa bakılsın TRT'nin "özerk" olmadığının güzel bir göstergesi bu olay. BBP olayı bir tesadüf mü? Cevizoğlu ortaya çıkarmasa kaynayıp gitmeyecek miydi? Seçilen üç adayın yayıncılık deneyimi nedir?...

Bu konuda muhalefet de pek fazla ses çıkarmıyor. Hep söylerim; TRT'nin bu yapısı siyasi erkin işine geliyor. İktidarı ve muhalefeti ile üstü örtülü anlaşılan tek konu TRT'nin "özerk" olmamasıdır. Çünkü muhalefet de bilir ki, bir gün TRT onun da işine yarayacaktır!