Ha Pınar, ha Zeynep

Zeynep Tokuş "Çocuklar Duymasın"da yeni Meltem. Gitti Pınar, geldi Pınar yani. Ben daha önce iddia etmiş, bu diziye "Pınar Altuğ geri döner" demiştim. Döndü yani. Ne farkı var ki? Saç rengi, bakışlar... Göreceksiniz oyunculuk da aynı olacak. Ve eğer anlaşabilselerdi Pınar Altuğ geri dönecekti. Gelelim özel hayat işine. Pınar Altuğ'un aldatma olayı dizinin izlenme oranını hiç etkilemedi. Eğer böyle olsaydı yine "bizim aile yapımıza" hiç de uygun olmayan Zeynep Tokuş seçilmezdi. Demek ki sorun "aile namusu"nda değil. İlk etapta Pınar Altuğ'un olayı "dizideki anne imajını" zedeledi diye yorumlandı. Sonra "Yıprandı, ayrılması gerekiyor" dendi, şimdi "Akademi Türkiye"de sunucu... Yani imajına imaj katmış oldu! Şimdi sırada Zeynep Tokuş var. Onun da marka olması hiç uzak değil....

Yeni yerli diziler
Dört yeni dizinin ilk bölümlerini izledim. "Dişi Kuş", "Hayalet", "Altın Kafes", "Arapsaçı"... "Hayalet"in çekimleri ilgimi çekti. Bir de jenerik müziği. "Dişi Kuş" ve "Altın Kafes"te bir telaş sezinledim. Harala gürele gidiyor... "Arapsaçı" da hayli dağınık bir görüntü çiziyor. İzlenme oranlarında bir tek "Hayalet" yırtmış görünüyor. Diğerleri 10'uncu ile 21'inci sıra arasında. Günde kaç dizinin tiryakisi olunabilir? Şimdi Kadir İnanır, Beyaz ve Yavuz Bingöl'ün de dizileri geliyor. TV'ler deneme yanılma yöntemine devam ediyor. Etsinler, ne diyeyim... "Avrupa Yakası" kalitesini belli etti. Oyuncu kadrosu ve senaryosunun gücü ile alışkanlık yaptı. Mesela bu karışıklık içinde kendine bir yer edinmeyi başardı. Deneme yanılmanın şanslılarından sayılıyor.

Valla kadın var!
TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz'ün 13 kadın yöneticiyi görevden alması ile "Hah işte bak, biz bu bir zihniyetin temsilcisidir demiştik" nidaları yükselmeye başladı. Demiröz, söz konusu kişilerin Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun raporunda isimlerinin geçmesi nedeniyle görevden alındıklarını söyledi. Nazlı Ilıcak'a ise "Kadınlar arasında sürekli çekişme olduğu için verim düşüyor" demiş! Demiröz, TRT İstanbul Televizyonu'nda prodüktör vs. kadrosunda ise kadınların ağırlıkta olduğunun altını çizdi. Bu aslında tüm yazılı ve görsel basının sorunu. Vitrin olunca kadınlar ön plana çıkıyor. Yani fotojenik olmaları önemli. Ama yönetici sıfatı ile (genel yayın yönetmeni, yazı işleri ve şefler) onları pek görmemiz mümkün değil. Gelelim TRT örneğine; "5 + 1 Şans Topu"nun yeni sunucusu Beyaz ilk programında Seda Sayan'ı konuk aldı. Bir dansçılar vardı, prostatlıları bile harekete geçirtecek cinsten... Buradan bakınca TRT örneğine, galiba "ideolojik" yaklaşımdan çok, erkek egemen anlayışın ön plana çıkması daha akla yakın geliyor. Bu arada Beyaz'ın kendi şovundan başka bir de bu programda çıkması "profesyonellik" açısından bana ters geldi. Acaba borçlar mı birikti, paraya mı ihtiyaç var?


Ne afiş ama!
Her yıl mart ayında Fransa'nın Reims kentinde dünya televizyoncuları bir araya geliyor. 17'ncisi gerçekleştirilen buluşmada (Rencontre International de Television) TV filmleri, diziler, dramalar, sitcomlar yarışıyor. İşte bu yılın afişi... Hani son zamanlarda moda ya "porno mu, erotik mi?" durumu!