Harry Potter prototipi

Harry Potter prototipi
EFENDİM hani biz çocuklarımızı çok severiz filan ya... TRT 1’de "Gün Ortası"nın konuğu Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin’di... Tabii biz böyle yöneticileri pek bilmeyiz. Onlar "medya maymunu" değillerdir. Neyse, bakın neler anlatıyor Şirin; 17 milyon çocuk, savaş nedeniyle mağdur durumda. Dünyada 820 milyon çocuk aç. Ve altını çiziyor; "Açlık eskisi gibi sadece Afrika ülkelerindeki o alıştığımız görüntülerde değil. Artık tahılla beslenen ülkelerdeki çocuklar da yoksulluğu yaşıyor", yani benim "Canım Türkiyem" de. Çocukların yüzde 84’ü sorunlu büyüyor. Sağlıklı beslenemiyor. Sonra biz sanki bütün bunları halletmiş gibi Tarkan’ın "hüpölemesi ile uğraşıyoruz. Yöneticilerin de işine geliyor böyle hamasi, popülist yaklaşımlar. Klibi yasaklatıp tüm bu temel görevlerinden sıyrılmış oluyorlar. Eğitime ayrılan pay, sağlığa ayrılan pay, yaptırılan okul sayısı gibi verilerden uzaklaşınca ve buna da bizim popülist yaşam biçimimiz destek verince, alan razı satan razı oluyor. Klip yasaklanıyor, çocuklarımız sağlıklı büyümüş oluyorlar değil mi? Harry Potter mesela, ne kadar sağlıklı değil mi? Koca gözlükleri, kravat ve ceketiyle İngiltere’nin muhafazakâr taş mekteplerinin sorunlu çocukları pazarlanıyor, biz de örnek çocuk diye onun gibi giyiniyoruz filan.

GİYİNMESİNİ bilmek önemli. Para ile değil bu. Estetiğin parasal bir karşılığı yoktur. Kanal 6’nın "sabah şekeri" hanım kızımız, salı sabahı bir bluz giymiş. Omuz dekoltesinde iddialı (!) fırfırlı bir yakası bulunan bluz. Saçlarına fön çekmiş ve makyajı ile bütünleşince "sabah şekeri"nden çok gece şekerine benzemiş. Yanındaki genç çocuk ise mahallenin sıradan delikanlısı gibi. Bisiklet yaka bir kazak ile silik. Yanındaki hanıma bakıp onun da o zaman mor ceket filan giymesi gerekiyordu!

"BİZİMKİLERöde Suna Hanım (Latife Saruhan) artık yok. Dizide öyle güzel bir senaryo ile uğurlandı ki. Bu hafta helvası da yapıldı. Sabri Bey "Bu kadar çok helva yapılır mı efendim" diyerek cimriliğini yine gösterdi. Suna Hanım resimdeki Rüknettin Bey’in yanına gerçekten gitti. Saf Halis, babasına "Suna teyzem cennete mi gidecek cehenneme mi" diye sorunca malum cevabı aldı: "Dunkof ne bileyim ben". Annesi "büyük olasılıkla cennete gideceğini söyleyince Halis’ten gelen cevap şu oldu: "Gılman da verirler mi?"