The Others RP'nin din devleti planı

RP'nin din devleti planı

25.04.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

RP'nin din devleti planı

RPnin din devleti planı

İstatistik verilere göre, 2005 yılındaki seçimlerde din eğitimi veren okul ve kurslardan çıkan, RP'ye oy verebilecek seçmen sayısı, 6,5 milyona uluşacak

Devlet İstatistik Enstitüsü, Devlet Planlama Teşkilatı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK'ün istatistiki verilerine göre, 2005 yılındaki seçimlerde din eğitimi veren okul, kurslardan çıkan ve RP'ye oy verebilecek "ilave" seçmen sayısı 6.5 milyona ulaşacak.
2000 yılında yüzde 34 ile tek başına iktidara gelmesi beklenen RP böylece, 2005'de bu sayıyı ikiyi katlayıp, toplam oyların ortalama yüzde 62'sini alarak dine dayalı bir devlet kurup, amaçlarına ulaşacaklar.
Başvurduğumuz kaynaklar, irticai kesimin amacına ulaşabilmek için birçok alanda planlı ve sistemli bir faaliyet içinde olduğunu gösteriyor. 50 yıllık bir süreç içersinde planlı olarak ideoloji haline getirilmeye çalışılan "dini esaslara dayalı devlet anlayışı" gerçekleştirilmeye çalışılırken, en önemli kaynak olarak eğitim sistemi dikkate alınıyor.
Milli Görüşçülerin faaliyetleri iki ana başlıkta toplanıyor:
Biri, geleceğin seçmen ve yöneticilerinin din eğitimi ile yetiştirilme ve yönlendirilmeleri,
Öteki ise gelir dağılımındaki dengesizliğin ve işsizliğin, irticai faaliyetlere kanalize edilmesi.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 1995 yılı istatistiklerine göre, Diyanet'e kayıtlı 5011 kuran kursuna değişik yaş gruplarından 1 milyon 685 bin 278 öğrenci devam ediyor.
13 - 14 yaş grubundaki çocukların devam ettiği daimi kuran kurslarından 1995'de 416 bin 680 seçmenin yetiştiği kabul edersek, seçmen sayısı 2000 yılı için 859 bin 135, 2005 yılı için ise yaklaşık 1.5 milyon olarak hesaplanabilir.
6 - 12 yaş grubundakilerin devam ettiği yaz kuran kurslarında 1995'de yaklaşık 1.5 milyon çocuk eğitim görüyor. Bu sayının 2000'de 1 milyon 671 bin 634'e ulaşacağı, 2005 yılında ise 2 milyonu geçeceği tahmin ediliyor.
Akşam kuran kurslarından yetişen seçmen sayısının ise 2000 yılında 400 bin 642'ye, 2005'de ise 744 bin 692 kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Ancak bu rakamlara kayıtsız kuran kurslarında eğitim alan kişiler dahil değil.

D.İ.E "Türkiye İstatistik Yıllığı" 1995 yılı verilerine göre; ülkemizde 14 farklı branştaki meslek liselerinde 723 bin 299 öğrenci eğitim görüyor. Bu meslek liselerine kaynak olarak erkek teknik, kız teknik, ticaret ve turizm, özel eğitim ortaokulları ve konservatuvar olmak üzere 5 grupta 54 bin 209 öğrenci eğitiliyor. Yani toplam 723 bin 299 öğrenci kapasiteli meslek liseleri kaynağının ancak yüzde 7.49'u meslek ortaokullarından, geri kalanı ise genel ortaokullardan karşılanıyor.
Aynı kıyaslama imam hatip okulları için yapıldığında; bu okulların lise kısımlarında 171 bin 439, ortaokullarında ise 301 bin 862 öğrenci eğitiliyor. Bu oran diğer meslek liselerinde yüzde 7.49 iken, imam hatiplerde "yüzde 176" gibi çok yüksek bir değere ulaşıyor.
Dikkat çekici diğer bir değerlendirme de şöyle:
İmam hatip ortaokul ve lise öğrencileri istatistiki olarak yıllara ve yaş durumlarına göre gruplandırıldığında, bu öğretim kurumlarından 1995'de dini eğitimli 341 bin 523 yeni seçmen çıktı. Bugünkü durum devam ederse imam hatip mezunu seçmen sayısı 2000'de 702 bin 500'e, 2005'de de 1 milyon 200 bine ulaşacak.
Üstelik genel liselerde okuyan, Diyanet ve vakıf yurtlarında kalan aynı düşünceleri paylaşan çocuklar bu rakamlara dahil değil.
Sonuçta; dini eğitim veren imam hatip ve kayıtlı kuran kursları gözönüne alındığında, seçmen sayısının 2000'de toplam 2.5 milyon, 2005'de ise 6.5 milyon kişiye ulaşacağı ortaya çıkıyor.

YÖK'ün 1996 yılı rakamlarına göre, Türkiye'de toplam 24 ilahiyat fakültesinde 11 bin 614 öğrenci okurken, 823 öğretim görevlisi de eğitim veriyor. Dikkati çeken diğer bir nokta da, öğrenci ve öğretmenlerin hepsinin seçmen statüsünde olmaları.
Milli Eğitim Bakanlığı Araştırma Plan ve Koordinasyon Kurul Başkanlığı'nın "Milli eğitimle ilgili bilgiler 1996" dökümanına göre; lisans, master, doktora eğitimi için özel kaynaklardan 28 bin 297, resmi kaynaklardan 1112 kişi olmak üzere toplam 29 bin 409 kişi yurtdışında eğitim görüyor. Bu rakamlara Mısır'daki El - Ezher Üniversitesi'ndeki 3 bin öğrenci ile diğer ülkelerde dini eğitim veren okullarda okuyan öğrenciler de dahil.

Diyanet İşleri Başkanlığı 1995 yılı istatistiklerine göre çıkan tablo ise şöyle:
Diyanet İşleri Başkanlığı'nda 75 bin 043, imam hatip okullarında 16 bin 929 öğretmen, ilahiyat fakültelerinde de 734 öğretim görevlisi çalışıyor. Toplam 92 bin 706 personelden 2 bin 288'i ise emekli, istifa, ölüm sebebleri ile işten ayrılıyor.
DİE Türkiye İstatistik Yıllığı ve YÖK istatistiklerine göre de 1995 yılında imam hatip okullarında toplam 171 bin 439, ilahiyat fakültelerinde ise toplam 9 bin 728 kişi okurken bunların 53 bin 553'ü aynı yıl mezun oluyor.
1995 yılı itibariyle, toplam 53 bin 553 kişi mezun olmasına rağmen dini eğitim gören personel için yıllık ihtiyac sadece 2 bin 288. İhtiyaç fazlası olan 51 bin 345 imam hatip çıkışlılar ise özellikle hukuk, siyasal bilgiler fakültesi ve polis akademilerine yöneliyor. Siyasal Bilgiler'in kamu yönetimi "Kaymakam - vali" bölümüne girenlerin yüzde 50'den fazlasını imam hatip mezunları oluşturuyor.
Oysa DPT'nin 7.nci 5 yıllık kalkınma planın 32. sayfasında yer alan tabloya göre; ülkenin 1995 ve 2000 yıllarındaki sağlık, eğitim ve güvenlik alanında; hekim, dişhekimi, ilköğretim öğretmeni, yüksek öğretim elemanı ve polis, Teknik personel alanında ise; bilgisayar, çevre mühendisi ve diğer mühendislik alanlarında kadro açığı bulunuyor.
Bu meslek gruplarındaki açığa rağmen, durum din görevlilerinin lehine gelişiyor. Planda 1995'de 2 bin 288 din görevlisi ihtiyacı öngörüldügü halde imam hatiplerden 53 bin 553 din elemanı mezun oluyor. Bu da dini eğitimli insan yetiştirme konusundaki "planlı" faaliyetlerin açık göstergesi.

Mevcut milletvekili seçim yasasında bir değişiklik yapılmadığı takdirde, toplam oyların yüzde 28'ini aşan bir parti 276 milletvekili çıkararak iktidara gelebiliyor.
Mevcud durum ve anlayışın devamı halinde, 2000 yılındaki milletvekili seçimlerinde "milli görüşçü " partiler din eğitimli "ilave" seçmenin etkisi ile toplam oyların yüzde 34'ü ile tek başına iktidara gelecekler.
En dehşeti ise 2005 yılındaki milletvekili genel seçimlerinde ortaya çıkıyor. Bu seçimlerde din eğitimi veren okul ve kurslardan mezun olan "ilave" seçmen sayısının yaklaşık 6.5 milyon olduğunu hatırladığımız zaman toplam oyların yüzde 62'sini, yani mutlak çoğunluğu alanlar böylece dine dayalı devleti rahatlıkla kurabilecekler.