Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Günlerdir sıfır puan tartışması yapılıyor. Anadolu ve fen liseleri sınavında 40 bin öğrenci sıfır puan aldığı için eğitim öldü, bitti tartışmaları yaşanıyor. Garip olanı, herkes sonucu tartışıyor. Ama nedense bu ortamı yaratan nedenleri ve daha da vahim olan genel ortalamayı hiç sorgulamıyor...
Aslında 40 bin öğrencinin sıfır puan alması diye bir şey söz konusu değil. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik sanki olayı farklı bir noktaya çekmek istedi.
Bilindiği gibi anadolu liselerinde 3 yanlış, ÖSS'de de 4 yanlış bir doğruyu götürüyor. İşte sıfır puan alanların bu kadar yüksek olması bu yüzden. Yoksa boş kağıt veren öğrenci sayısı sadece 17 kişi. Örneğin öğrenci 10 doğru, 30 yanlış yapınca tüm doğruları gidiyor. Ayrıca ilgili puanın hesaplanabilmesi için ÖSS'de en az 4, LGS'de ise en 0.5 net gerekiyor. Durum böyle olunca da puanı hesaplanmayan öğrenci sayısı korkunç boyutlara çıkıyor.
Aslında bu noktada eleştirilmesi gereken öğrencilerin bilgi düzeylerinin yetersizliğinden çok, bilmedikleri bir konuda fikir yürütmeleri. Yani şans faktörü neredeyse sıfır iken bilmedikleri soruları ya tutarsa diye işaretlemeleri. Halbuki bunu yapmasalar, kesin emin oldukları 3 - 5 soruyu cevaplayıp bıraksalar on binlerce, hatta yüz binlerce adayın önüne geçebilirler. Ama maalesef bu durumun bile farkında değiller.
Bu noktada asıl gözden kaçan vahim durum ise hem ÖSS'de hem de LGS'de genel başarı oranının düşüklüğü. Eğer iki sınav da bir sıralama sınavı değil, 100 üzerinden 50 alanın kazandığı bir başarı sınavı olsaydı, işte o zaman eğitim sistemimizin nasıl bir çöküş içerisinde olduğu çok daha net görülebilirdi.
Kazandı diye sevinen öğrencilerin yüzde 80'den fazlasının yüzde 50'lik başarı sınırının altında oldukları gerçeği ile yüz yüze gelirdik.
İşte 2003 ortalamaları. LGS'de yani fen ve anadolu liseleri giriş sınavında 4 testten toplam 100 soru soruldu. Soru sayısı ve Türkiye ortalamaları şöyle:
Türkçe 25 / 9.94, Matematik 25 / 3.11, Fen 25 / 3.63, Sosyal 25 / 8.25.
Bunun anlamı şu: 25 Matematik ve 25 Fen sorusundan 4'er tane yaptığınızda sınava giren 600 bin kişiden 300 binini geride bırakabiliyorsunuz.
ÖSS'de de durum farklı değil. Sözel ve Sayısal'da yaklaşık 170 soru soruluyor.
İşte ortalamalar. Fen: 5.6, Matematik 10.1, Sosyal 13.1, Türkçe 20.7...
Aslında bu ortalamalar, puanı hesaplanmayan yani sıfır puan alan 40 bin öğrencinin durumundan çok daha vahim. Haydi onlar başarısızdılar. Ya başarılı bildiklerimiz? İşte onların durumu da bu.
Öyle anadolu liseleri var ki 100 sorudan 3 - 5'ini yapanı alıyor. Öyle fakülteler var ki ÖSS barajını aşan yani minimum puanı alan öğrencilere bile kapılarını sonuna kadar açıyor.
Hükümet ve YÖK birbiri ile yönetim kimde olacak kavgası yapacağına bu vahim tabloya çare aramalılar. Onca eğitim niçin yapılıyor? Hata öğrencilerde mi, öğretmenlerde mi? Yoksa sınav sisteminde mi? Birileri artık bunu sorgulamalı.
Özetin özeti: Eğitimde tehlike çanları öylesine gürültülü çalıyor ki duymamak için sağır, görmemek için kör olmak gerekiyor. Ama nedense hala ne gören var ne de duyan!..