Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Atatürk’le ilgili o kadar çok şeyi yanlış biliyoruz ki neyi neresinden düzelteceksiniz? Genç Bakış’ta önceki gece bu konuda onlarca kitap yazan genç tarihçilerden Sinan Meydan konuğumuzdu. Öylesine çarpıcı anekdotlar ve belgeler ortaya koydu ki bu kadarı da olmaz dedirtti.

İşte programdan satır başları:

Koruma Kanunu?

-5816 sayılı kanun halk arasında “Atatürk’ü Koruma Kanunu” olarak bilinir. Oysa gerçek adı “Atatürk aleyhinde işlenen suçlar hakkındaki Kanun”dur. Bu kanunu çıkartan da 1951’de Demokrat Parti’dir.

Haberin Devamı

-Atatürk’ün ölümünden sonra, CHP döneminde, yılda 6 saldırı varken Atatürk’e, Demokrat Parti iktidara geldikten sonra 11 buçuk aylık sürede heykel ve büstlerine 9, manevi varlığı ve fotoğraflarına 6 saldırı olmuş.

-Demokrat Parti’nin bu kanunu çıkarmasında iki sebebi var. Birincisi, kamuoyundan gelen tepkileri önlemek, ikincisi deAtatürk üzerinden İnönü’yü vurmaktır.

-Atatürk için çıkan tek kanun var. O da 1933’te “Mal varlığının tamamını hazineye bırakmak için çıkardığı özel kanun”dur. Dünyada kanunla mal mülk sahibi olan çok lider var ama mal varlığını kanunla bağışlayan Atatürk gibi başka bir lider yok.

Harf Devrimi

-Bir gecede Latin alfabesine geçelim diye karar verilmiş değil. 150 yıllık bir ön hazırlık süreci var.

-Eski alfabeyle okuma yazma oranı yüzde 10’u geçmiyordu.

-Eski alfabe, Türkçenin yapısına uygun bir alfabe değildi.

-Atatürk kara tahtayı yanına alıp, trenle, il il gezerek, köy ve ilçe meydanlarına o tahtasını koyarak, halka yeni harfleri öğretti. Dünyada yaptığı devrimi halkın ayağına götüren bir devrimci yok.

Atatürk’le ilgili yanlış bilinen doğrular


Atatürk ve din

-Atatürk, Ayasofya’yı bir uygarlık anıtı, insanlığın ortak mirası olarak görüyordu. Bütün bunları korumak ve sergilemek, ancak müze olarak mümkün olabilirdi. Onu yaptı.

-Atatürk İslam dinine bilimsel açıdan bakılmasını istiyor. Bunu yaptığı için takdir edilmeli.

-1936’da 3 yabancı dilde Türkiye’yi tanıtan kitaplar bastırılıyor. Cumhuriyet’in yeni eserleri ve Osmanlı’nın kültür eserleri yayımlanıyor. İçinde çok sayıda cami de var.

Haberin Devamı

-Türkiye tam bağımsızlığını kaybedeli çok oldu. 1938’de ölümünden sonra özellikle de, 1946 sonrası ABD ile kurulan - Laiklik aşındırıldı.

-Atatürk mumyalaştırılmadı. Atatürk tahnit edildi. Bedeninin bozulmadan korunması için yapıldı. Sebep de naaşının Anıtkabir’e taşınacak olmasıydı.

Türkçe ezan

-Atatürk dinin daha iyi anlaşılmasını istiyor.

-1925’te Mehmet Akif ve Elmalılı Hamdi ile Kuran’ın tefsir ve tercümesi ile sözleşmeler imzalanıyor. Elmalılı Hamdi’nin tefsirleri ülkenin dört bir yanına ücretsiz dağıtıldı.

-1932’de dinde Türkçeleştirmek hareketi var. Önemli hafızları toplayıp Ayasofya ve büyük camilerde Türkçe Kuran’ın nasıl okunacağı ve Türkçe ezanın hazırlıkları yapılıyor. Atatürk’ün buradaki amacı Kuran’ın anlaşılması.

-Atatürk Türkçeyi minareye çıkarmıştır ezanı Türkçeleştirerek. Ezanın Türkçeleştirilmesi, din sorunu değil, dil sorunudur.

Lozan hezimet mi?

-İsmet Paşa Lozan’a gidiyor ve bakıyor kimse gelmemiş. Söz verdikleri tarihte gelmiyorlar. İsmet Paşa bozuluyor. “Biz ordumuzu zor tutuyoruz” diyor. 1 hafta sonra Lozan Konferansı toplanabiliyor. İngiltere’de bir korku var. Acaba Mustafa Kemal ikinci bir emirle Trakya üzerine yürüyecek mi diye kuşkulanıyorlar.

Haberin Devamı

-Biz galip olarak Lozan’a gittik ama bizi galip olarak görmüyorlar. Kurtuluş Savaşı”nı görmezden geliyorlar. İsmet Paşa’yı ilk toplantıda büyük ülkelerin olduğu tarafta oturtmuyorlar. İsmet Paşa “Ben o zaman terk ederim burayı, ben de onların yanına oturacağım” diyor ve oturuyor.

-Biz Lozan’da isteklerimizin 6 tanesini almışız. Onlar ise isteklerinin önemli bir bölümünü alamamışlar.

-Lozan ile 12 Adalar’ı kaybettik mevzusu yanlıştır. 1912 Uşi antlaşması ile biz 12 Adalar’ı kaybettik. Balkan savaşları sonrasında 1913 Atina, Londra antlaşması ile Ege adalarını kaybettik.

-Lozan’da biz İngiltere’ye güya söz vermişiz, petrollerimizi, madenlerimizi çıkarmayacağız, ne zamana kadar 2023 yılına kadar. Bu tamamen yanlıştır.

-Lozan’ın gizli protokolü ve maddesi yok. 24 Mart 1926 tarihli 792 sayılı petrol kanunu var. Türkiye Cumhuriyeti sınırlarında petrol dahil tüm madenlerin işletilmesi devlete aittir. Biz söz vermiş olsak böyle bir kanun çıkarabilir miyiz?

-Lozan süreli antlaşma değildir. Lozan bitmeyecektir. Lozan Türkiye’nin tapu sözleşmesidir.

Musul sorunu?

-Lozan’a biz konferansa giderken Musul’a hakim değiliz. İngilizler tarafından 11 Kasım 1918’de işgal edildi.

-Atatürk, Kurtuluş Savaşı yıllarından beri Musul’u haritaya katmak ister. Operasyon yaptırır. Lozan’a gittiğinde eli güçlüdür aslında. İngiliz kraliyet hava kuvvetleri Revandiz’deki Özdemir Bey üzerine operasyon düzenler ve Lozan’ın ikinci aşamasının başlamasından bir gün önce Özdemir Bey kuvvetleri yenilir ve biz o kozumuzu kaybederiz.

-Mustafa Kemal, “Biz Musul’a gireriz, biz Musul’u alırız fakat bunun sonrası var” diyor. Savaştan yeni kurtulmuş bir Türkiye, yiyecek ekmeği yok, cehalet içinde, hastalıklarla boğuşan bir ülke. Ayrıca “Çok cepheli savaşa gireriz” diyor. Mecliste “Ya Lozan’da barış yapacağız ya da heyeti geri çağırıp savaşa devam edeceğiz” diyor. Muhalif milletvekilleri dahil, bütün meclis bu riski göze alamıyor.

-Lozan ile Musul kaybedilmedi. Nasturi isyanı çıktı, Şeyh Said isyanı çıktı. Şeyh Said isyanına kadar Atatürk ne diyordu? “Kürtler, Türkler bir ulustur. Kürtler kaderlerini Türkler ile birleştirmiştir” diyordu. Bu isyanla 1925’te bu tez zayıflamaya başladı. Bu isyanlar ve çıkan sorunlar, Musul’un kaybedilmesinde çok etkilidir. Atatürk’ün içinde Musul bir ukde olarak kalmıştır.

Mal varlığı

-1938 tarihli vasiyetine göre emekli hesabında 19 bin 566 lira 80 kuruş var. 4 numaralı bir şahsi hesabı var. Orada da Cumhurbaşkanlığı maaşı var. Ortalama 10 bin lira civarında maaş alır. Bunun 8 bin lirasını dağıtır. Çankaya’nın bütün masraflarını Atatürk karşılar. Ölürken biriktirdiği para 53 bin lira 453 kuruş. Bütün şahsi parası toplamda 73 bin lira. Birde İş Bankası’nda 2 numaralı hesap var. Oradaki bütün para milletindir ve topluma millete bağışlamıştır. Zaten onun üzerine değildir. 1 buçuk milyon liraya yakın para vardır. Hiçbir lirasını harcamamıştır. Tamamını Tarih kurumuna ve Dil kurumuna bıraktı.

Özetin özeti: Atatürk’ü anlamak için görünen o ki 77 yıl yetmemiş!