Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       CUMHURİYET'in 75. yıl kutlamaları, belki 10. yıldan daha görkemliydi, ama kesinlikle daha coşkulu değildi. Ne 10. yıldaki gibi gurur duyacağımız bir lider, ne yürekten söyleyebildiğimiz bir 75. yıl marşı, ne de 7'den 70'e bir coşku seli vardı. Kent merkezleri, resmi daireler ve Atatürk Türkiye'sinde yaşamaktan gurur duyanların pencereleri bayraklarla süslenmişti. Ama öyle merkezler var ki, bırakın bu onuru yaşamayı, kutlayanlara kinle, nefretle bakıyorlardı.
       Baksınlar. Gün gelecek onlar da Cumhuriyet'in aydınlattığı yolda ilerlemekten gurur duyacaklar. Yeter ki masum duygularını, karanlıkta boğmaya çalışanların gerçek yüzleri, gerçek niyetleri iyi anlatılabilsin...
       Her türlü çirkinliğin prim yaptığı, Atatürkçülüğün dillerden düşmediği bir ortamda sanki bazı güzellikleri göremiyoruz...
       Örneğin dünya bilimine katkı sıralamasında hızla yukarılara yükselmemiz ve artık dünya markası haline gelen firmalarımızın peş peşe Avrupa kalite ödülleri alması nedense arada kaynayıp gidiyor.
       Halbuki büyük Atatürk ne diyordu?
       "Dünyada her şey için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fen haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir..."
       "Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum benim manevi mirasım ilim ve akıldır. Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve ilim rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olur..."
       Gönül isterdi ki Atatürk'ü ve Atatürkçülüğü dilimizden düşürmediğimiz şu günlerde, eğitime, bilime, teknolojiye, kaliteye gönül verenler de hatırlansın. Çocuklarımıza, gençlerimize örnek gösterilsin.
       Örneğin Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖk bu konuda öncü olamaz mı? Dahası Çankaya, Atatürk'ün benim manevi mirasçılarım dediği bilim adamlarını ağırlayamaz mı?..
       Bilim adamları nadide bir çiçek gibidirler. Uygun ortam bulamazsa yaşayamazlar. Oysa Türkiye'nin Atatürk'ün çizdiği yolda tökezlemeden yürüyebilmesi için onların mutlaka ama mutlaka yaşamaları, teşvik edilmeleri, onurlandırılmaları gerekir.
       Çankaya'nın her dönemde çeşitli konukları oluyor. Onurlarına büyük davetler verliyor, törenler düzenleniyor. Cumhuriyetimizin 75. yılını coşkuyla kutladığımız şu günlerde bir de Atamızın manevi mirasçıları için tören düzenlense ne güzel olur.
       Dünya bilim arenasında kendini kabul ettirmiş, teknolojik üstünlük ve kalitelerini ödüllerle kanıtlamış kişi, kurum ve firmalarımızı, devlet nişanıyla onurlandırmak, sanıyorum şu günlerde Atatürk adına yapılacak en anlamlı ve özendirici etkinliklerden biri olur.




Yazara E-Posta: A.Guclu@milliyet.com.tr