Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Abbas GÜÇLÜ

HER türlü badireye rağmen Türkiye'yi hala ayakta tutan nedir diye hiç düşündüğünüz oldu mu?
Ya da başka bir deyişle, Türkiye, neden hep sorun üreten bir ülke konumunda?
Bugün, kaş yapalım derken göz çıkartan çok farklı bir konuya dikkatinizi çekmek istiyoruz. Sigarayı da unutmadık!..
8 yıllık kesintisiz eğitim, hepimizin özlemiydi. Kanun çıktığında ulusça sevindik. Çağdaş, demokratik, laik Türkiye için nihayet bir şeyler yaptılar diye Meclis'i alkışladık.
Ama aylar geçtikçe, iyileştirme adına, bazı değerlerin de yok edildiği ortaya çıktı.
Cumhuriyet'i kuranların tek hedefi vardı: Anadolu'nun en ücra köşesine kadar öğretmen göndermek. Köy Enstitüleri'nin de tek amacı vardı: Yüzyıllardır ihmal edilen köylüye önayak olacak, onları çağdaş dünyaya taşıyacak bilgili, üretken öğretmenler yetiştirmek.
Köylü köylü olalı, jandarma ve vergi memurları dışında ilk kez almak için değil vermek için gelen bir devlet adamıyla kaşılaştı. Bunun adı: Öğretmendi.
Okuma yazmayı, çağdaş üretim tekniklerini, İstiklal Marşı'nı ilk kez ondan öğrendiler.
Kuş uçmaz, kervan geçmez mezra ve köylerde, Anadolu insanı, resmi bayramların coşkusunu ilk kez onlarla yaşadı.
Öğretmen, yeri geldi veteriner, yeri geldi doktor, yeri geldi devlet baba oldu. Köylü ona alıştı, o köylüye.
Oysa bu yıl, yüzlerce köyde Cumhuriyet Bayramı kutlanmadı. 10 Kasım'da Atatürk anılmadı. 23 Nisan coşkusu da yaşanmayacak. Çünkü artık ne okulları var, ne de öğretmenleri...
Milli Eğitim Bakanlığı, "taşımalı eğitim"le bir yarayı sarayım derken, köyleri aydınlıktan yoksun bıraktı. Artık öğretmen köylere değil, çocuklar, öğretmene gidiyor. Ya yetişkinler? Onlar ne olacak? Başları ağrıdı mı kime gidecek?
Köylerde artık devleti kim temsil edecek? Türkçeyi, okumayı yazmayı kimden öğrencek? Her şeyden önemlisi, Türk bayrağı artık nerede dalgalanacak? Törenler, nerede yapılacak?..
Gerekçesi ne olursa olsun, köylüyü öğretmensiz bırakmak, onları irticanın, terörün, bölücünün kucağına atmaktır.
Türkiye Cumhuriyeti, bedeli ne kadar ağır olursa olsun, her köyde "ben buradayım" diyeceği okulunu açık tutmalı, bayrağını dalgalandırmalı, Atatürk sevgisini, çağdaş Türkiye özlemini dipdiri tutmalıdır. Yoksa bu boşluğu birileri doldururur!

Sigara konusundaki duyarlılık dalga dalga yayılıyor. Sigarayla Savaşanlar Vakfı da, sigarasız toplum izcileri yetiştiriyor. Tel:0212. 216 26 26. Dumanaltı listesinde ise yine İş Bankası var. Yasaktan kurtulmak için "Biz kamu kuruluşu değil, özel bankayız" diyor. Meğer sigaralı reklamlar boşuna değilmiş. Yoksa ortaklıkları mı var?..





Yazara Email A.Guclu@milliyet.com.tr