Sonbahar festivallerle açıldı, son sürat de devam ediyor. İstanbul’da malum, “ekim” sinemaseverler için “filmekimi” diye okunur, Ayvalık’ta da iki senedir “Başka Sinema” Ayvalık Film Festivali rüzgârları esiyor. Hâlâ bilmeyen varsa diye; Başka Sinema, salonlarda “sanat sineması” dediğimiz türün örneklerine yer açabilmek amacıyla kurulmuş bir bağımsız dağıtım ağı ve kısa sürede Türkiye çapında bir vaha haline geldi.
Geçen yıl da farklı programıyla, ufuk açan tartışmalarıyla kendi film festivalini düzenlemeye başladı ve bu iş için en uygun yerlerden birini, Ayvalık’ı seçti. Tarihi, mimarisi, mutfağıyla (Keşke kokusunu duymasaydım da deniziyle de diyebilseydim, nasıl kıyıldığına aklım ermiyor) bir cazibe merkezi olan Ayvalık’ın daracık sokaklarında kaybolmak başlı başına bir keyifken, bir de o sokakların her biri bir filme, bir söyleşiye, bir panele, olmadı kafa kafaya vermiş film konuşan sinema meraklılarına çıkıyor şimdi.
Ayvalık’ın tarihi binalarından Ma’adra Binası ideal bir festival alanına dönüştürülmüş, hemen karşısında sabahın erken saatlerinden gece yarılarına kadar konuklar ve seyircilerle dolup taşan Kraft var, burası festivalin kalbinin attığı köşe. Sürekli kapısında kuyruk olan Vural Sineması ve bir dolu etkinliğe ev sahipliği yapan Sanat Fabrikası ile festival üçgeni tamamlanıyor.
Özay Şendir
Futbolcu transferi değil terörsüz Türkiye
6 Temmuz 2025
Abbas Güçlü
Üniversite tercihi ve mezuna kalmak?
6 Temmuz 2025
Zeynep Aktaş
Bankalar atağa geçti endeks pozitife döndü
6 Temmuz 2025
Ali Eyüboğlu
Şehirde festival ve cezaevinde konser
6 Temmuz 2025
Güldener Sonumut
Almanya’nın sıra dışı nükleer hevesi
6 Temmuz 2025