Bugün 1 Eylül!

Zülfü LİVANELİ

BUGÜN 1 Eylül!
Dünya Barış Günü.
Ve ben bugün barıştan gitgide uzaklaşıyor olmanın hüznünü duyarak, Türkiye gibi bir ülkede barışı savunmanın ne kadar zor bir iş olduğunu düşünüyorum.
Şaşırtıcı birşey değil mi?
İnsanlar ve halklar arasında barış, sevgi, dostluk istemenin herkes tarafından kabul göreceği ve benimseneceği sanılır.
Gelin görün ki Türkiye'de barışı savunmanın bedeli vardır.
Barış, dostluk, anlayış, sevgi kavramları öfke çeker.
Karşısındakini yok etmeye koşullanmış olan fanatikler, barış sözüne sinirlenirler.
Bu sözlerin altında başka niyetler ararlar.
"Türkiye'nin bölünmesini istemiyorum. Sadece kan dökülmesinin durmasını diliyorum. Savaş çürütücüdür" diyen Yaşar Kemal'e nasıl saldırıyorlar baksanıza.
Bütün uyarılara rağmen giderek kutuplaşan ve bir arada yaşama koşullarından uzaklaşan grupların nefret salvoları duyuluyor ortalıkta.
* * *
BUGÜN 1 Eylül!
Dünya Barış Günü.
Mesudiyeli iki çocuk bu yıl barış gününe kavuşamadan göçüp gittiler.
12 ve 14 yaşındaydılar.
Özel Tim vurdu onları. Gövdelerinden iki yüz kurşun çıktı.
Ülkü Tamer'in dizelerinde olduğu gibi:
"Ondört yaşım diken ile kaplanmış / Gözucuma karıncalar toplanmış / Kurşun gelmiş kaşlarımın üstüne / Alın yazım okur gibi saplanmış"
* * *
BUGÜN 1 Eylül!
Dünya Barış Günü.
Ve bugün, barışı savunan, barış için 1 milyon imza toplayan Avukat Eşber Yağmurdereli hapse girmeye hazırlanıyor.
Yedi yıl önce bir yerde söylediği birkaç cümle yüzünden 23 yıl hapis yatacak.
Ve Büyük Millet Meclisi'nde Susurluk dokunulmazlık dosyalarının kaldırılmasını engelleyen demokratik sol (!) milletvekili, Eşber Yağmurdereli'nin hapse girmesini önleyecek yasa değişikliğine karşı çıkarak görevini yerine getirmekte.
* * *
BUGÜN 1 Eylül!
Dünya Barış Günü!
Ve ben geçen yıl bugün yitirdiğimiz, barış isteyen bir meleği anarak yazımı noktalıyorum.



Yazara Email livaneli@milliyet.com.tr