Cezayir usulü

Mulud Hamruş, çekildi. Ahmet El İbrahim, çekildi. Yusuf Hatip, çekildi. Hüseyin Ahmet, çekildi. Mokdad Sifi, çekildi. Abdullah Caballah, çekildi. Geriye tek aday kaldı, Abdülaziz Buteflika. Huzurlarınızda Cezayir Cumhurbaşkanlığı seçimleri!..
Her zaman olduğu gibi, yine kendimizle ilgili yoğun bir yaşam sürdürdüğümüz için, dünya bize yabancı. Oysa, bizdeki genel ve yerel seçimler kadar önemli bir seçim de Cezayir'de var. Cezayir Cumhurbaşkanlığı seçimlerini en ayrıntılı biçimde, sadece Milliyet izliyor. Seçim adına yaşanan olaylar, Cezayir'de demokrasi adına utanç verici tablolarla dolu.
Yedi yıl süren iç savaş sonrasında Cezayir, tam normal parlamenter sisteme geçme umutları taşırken, Cumhurbaşkanlığı için yedi adaydan altısı çekiliyor. Gerekçeleri, seçime ordu tarafından hile karıştırılması. Bu gerekçe, Cezayir'i yeniden bir maceranın eşiğine itiyor.
İç savaşta 75 bin insan öldürülüyor. Toplum tam bir kamplaşma içine giriyor. Radikal İslamcı hareketle laik cephe arasında sıkışan halk, başta ordunun yanında yer alıyor. Ancak, aradan geçen süre içinde, kendi tercihini belirlemek istiyor ve ortaya yedi aday çıkıyor.
Yedi adaydan birini, Abdülaziz Buteflika'yı ordu destekliyor. Diğer adayların "seçime hile karıştı" iddiası, bu destekten kaynaklanıyor. Ve altısı birden seçimden çekiliyor. Buteflika ise, "oyların çoğunluğunu aldığı takdirde, başkanlığı kabul edeceğini" açıklıyor.
Çekilen altı adayın iddiası doğru, eğri, bu ayrı. Seçimlerde etki var, yok, onu onlar biliyor. Ama, Türkiye'de bizlerin bilmesi gerek bir nokta var:
Demokrasinin değeri... Özgür seçimlerin değeri...
İşte, biz de seçimlere gidiyoruz. Partiler şu ya da bu düşünceyi savunuyor. Ama, sonuçta tam 21 parti yarışıyor. Her ne kadar, bazılarımız "parti enflasyonu" diye yakınıyorsa da, seçimlere hile karıştığı veya belli bir amaç yönünde ayarlamalara başvurulduğuna dönük, ortada tek bir kaygı, kuşku, iddia yok.
Bizde seçimler özgür... Propaganda ve tanıtım açısından eksikleri ve kısıtlamaları var. Ama, bu eksiklikler Meclis'te kabul edilen yasanın ürünü. Meclis'in üzerinde bir başka gücün gölgesindeki yaptırımla uzaktan, yakından ilgisi yok.
Çeşitli alanlarda eksik gedik bizde fazla. Tamam, öyle. Ama, işte Cezayir, işte Türkiye.

Yazara E-Posta: ydogan@milliyet.com.tr