Deniz Sipahi

Deniz Sipahi

dsipahi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi (KOSBİ) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Yurdun sıkıntılı...
Yurdun ve Kemalpaşalı sanayiciler; Ulucak Belediyesi’yle uzun süre devam eden yetki tartışması sorununu tam çözümlemişken, bu sefer de ekonomik kriz iş dünyasını zorlamaya başladı.
Yurdun haklı, rakamlar can sıkıcı... Birkaç örnek vereyim.
Kemalpaşa Organize’de 299 tesis bulunuyor.
2008’e başlarken çalışan sayısı 20 bin 640 imiş, Ekim’de bu sayı bin 230 eksilmiş.
Otomotiv yan sanayi, seramik, makine imalatı, tekstil sektöründe problemler devam ediyor.
İŞKUR’a aralıkta 5 firma toplu işten çıkarma bilgisi vermiş.
431 kişinin daha işçi çıkarması bekleniyor.
Üretim kapasiteleri incelendiğinde 2007 yılı tüm sektör ortalamaları yüzde 73 olmuş. 2008 Ekim itibariyle bu oran yüzde 55.
2004’te 1.4 milyar dolar olan ihracat, 2007’de 1.8 milyar dolara ulaşmış. 2008 beklentisi artışın devam edeceği yönünde, çünkü son üç aylık süreçte kurların yükselmesi ihracat arayışlarını arttırmış.
Sanayi kapasitesinin geleceğe bakışında en önemli göstergelerden biri de elektrik ve doğalgaz tüketimi...
Son üç aylık elektrik tüketimi 2007 yılının aynı dönemine göre karşılaştırıldığında yüzde 6.4 düşmüş.
Doğalgazdaki düşüş ise yüzde 5.3 olmuş.
Ama asıl düşüş son iki ayda gerçekleşmiş.
Bunun nedeni de doğalgaza gelen yüzde 22’lik son ayarlama...
* * *
Bu rakamlarla canınızı sıkmak istemiyorum.
Ben Türk sanayisinin gerekli destekler ve önlemler alınması halinde yeniden büyüme trendine gireceğine inanıyorum.
Ama Kemalpaşa Organize Sanayi’nde yaşananlar tüm Türkiye’ye örnek olduğu için dikkatle incelenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Neden mi?
Başkan Pınar Yurdun şöyle açıklıyor.
“Bütün bu sıkıntılar ve işten çıkarmalar son iki ayın eseridir. Kemalpaşa’daki bütün sanayici arkadaşlarım işçi çıkarmama konusunda bir fikir birliği yapmıştı. Her firma üretim maliyetlerini buna göre ayarladı. Beş üretim bandı varsa birini kapattı. Üç fırını varsa birini kapattı tasarruf etti. Bunu yaparken de işçilerine, yöneticilerine danıştı. Fedakarlık yaparak ve bu zor dönemi beraber paylaşarak geçireceklerini deklare ettiler. Ama yüzde 22’lik doğalgaz zammı her şeyi altüst etti. Üç ay önce sadece iki firma ödemesini geciktirdi. Geçen ay bu sayı 13 oldu. Bu ayın ne olacağını bilemiyorum...”
Peki Pınar Yurdun’un isyanı niye?
“Böyle bir sıkıntılı ortamda, BOTAŞ, sanayicimize büyük haksızlık yapıyor. Bir örnek vereyim. Ekim ayı doğalgaz faturamız tüm OSB’nin 796 milyon YTL’ydi. Bu rakamın büyük bir kısmını ödedik, ancak üyelerimizin bazılarının gecikmelerinden dolayı faizi göze alarak cüzi bir kısmı ileri bir tarihe bıraktık. Ancak BOTAŞ’ın katı tutumuna takıldık. Borcun kapatılması için çok kısa bir süre tanınarak, OSB’mize bir yazı yollandı. Paranın ödenmemesi halinde kuruluşumuzun doğalgazının kesileceği söylendi. Bizi bir tek kuruluş olarak gören BOTAŞ’a ne diyebiliriz. 299 tesisi olan, 2 milyar dolar ihracat yapan büyük bir üretim merkezinin doğalgazını nasıl kesersiniz? BOTAŞ, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne de aynı tutumu sergiliyor mu? Ortada birçok rakam konuşuluyor; Ankara’nın milyarlarca dolarlık borcu yüzünden Egeli sanayi, Türk sanayici cezalandırılıyor...”
* * *
Pınar Yurdun haksız mı?
Kemalpaşalı sanayici gibi Türkiye’nin her yerinde üretim yapan işadamları hesabını kitabını yapıp 2008’i kapatmayı düşünüyordu.
Son yüzde 22’lik zam her şeyi altüst etti.
Hükümet krizi algılamakta çok gecikti.
ABD, Avrupa ve bütün dünya kendine göre destek paketleri açıklarken, Başbakan Erdoğan krizin teğet geçtiğini ilan etti.
İşte teğet geçen kriz...
Türk insanı krizi yönetmekte aslında tecrübeli. Pınar Yurdun’un sözlerinde de bu zaten çok açık ortada.
Kemalpaşalı sanayiciler tedbirlerini almışlar, üretim maliyetlerini kısmışlar, zor günleri geçerken işçileriyle birlikte hareket etme iradesini göstermişler.
Ama koskoca KOSBİ’ye bir tek fabrika muamelesi yapan BOTAŞ’a ne diyebiliriz?