Derya Sazak

Derya Sazak

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



3 Kasım seçimlerinde ağır bir yenilgiye uğrayan ve Meclis dışında kalan MHP, geleceğini arıyor.
MHP kongresi, 12 Ekim'de toplanacak.
Devlet Bahçeli, Ecevit koalisyonunun dağılma sürecine girdiği günlerde 3 Kasım tarihini açıklayan liderdi. Ancak Bahçeli'nin öngörüsü tutmadı. MHP, 1999 seçiminde partiyi iktidara taşıyan oylarını AKP ve Genç Parti'ye kaptırdı. Bahçeli ise seçim gecesi, '2003 kurultayında MHP'yi yeni bir genel merkez yönetimi ve siyasal önderliğe taşıma' vaadiyle aday olmayacağını ilan etti.
Ancak Bahçeli'nin, MHP örgütlerinden ve il başkanlarından gelen 'adaylık' istemi karşısında görevi sürdürme eğilimi ağır basıyor. Bahçeli başkanlığa yeniden aday olabilir. MHP liderinin kongre öncesinde bastırdığı 'Büyük Buluşma' kitabı da adaylık hazırlığını yansıtıyor. Devlet Bey'in karşısında Koray Aydın, Ramiz Ongun gibi isimler yarışacak. 3 Kasım'ın siyasi faturası nedeniyle Bahçeli kongrede hayli zorlanacak. Kulislerde, 'Bahçeli ile devam'dan yana olanların da 2004 Nisan'ındaki yerel seçimleri bekleyecekleri konuşuluyor.
MHP'deki gerileme devam ederse Devlet Bey, genel başkanlıkla birlikte siyaseti de noktalayabilir!
Bahçeli 'ılımlı' bir siyasetçiydi, MHP'yi 'merkez'e çekmeye çalıştı. 12 Eylül öncesinin iki zıt kutbunu, iktidarda buluşturma cesaretini Ecevit'le birlikte sergiledi. Ölüm cezasını kaldıran AB paketini MHP'li koalisyon Meclis'ten geçirdi. Böylece 'Öcalan'ın idamı' gündemden çıktı. Türbanla ilgili sözleri de havada kaldı. Böylece MHP, radikal tabanından uzaklaştı.
Siyasal bilimcilere göre 'MHP merkezi seçti ve kaybetti'. Prof. Süleyman Seyfi Öğün, Ruşen Çakır'ın yazı dizisinde Bahçeli dönemini şöyle irdeliyor:
"Türkeş'in ölümünden sonra Devlet Bahçeli iktidara yaklaştı. Yeni MHP iktidar olmakla merkez olmak arasındaki çelişkiyi atlamış gözüküyor. Çünkü merkez, 12 Eylül sonrası pragmatizmi moralizm karşısında önceleyen bir sabite üzerinden kirlenmiş ve yıpranmıştı. MHP'yi iktidara taşıyan moralist beklentiler iken, onun tercihi iktidar olmaktı. Dolayısıyla moralist destekleri tipik bir merkez parti davranışı içinde ve mensuplarının bazılarının yolsuzluk olaylarına karışması gibi ters gelişmelerle boşa çıkardı.
Bu boşa çıkarmanın sonucunda en büyük tepkiyi de kendi tabanından aldı. Bugün yukarıdan aşağıya doğru MHP yönetiminin prestiji azalmış gözüküyor.
MHP'nin başarısızlığını moralizm gibi politikanın yükselen değeri karşısında merkezci bir pragmatizmi tercih etmesinden kaynaklanıyor. Onu büyük bir seçim yenilgisine götüren ve boşluğun AKP tarafından doldurulmasına yol açan nedenin bu olduğunu düşünüyorum."
Ülkücü hareket Devlet Bey'le 'yola devam' diyecek mi? Kararı 12 Ekim'de MHP kongresi verecek.