Nisan ayındaki anayasa referandumu için “açık artırmalar” gündemin tepesine oturdu.
İktidar yakınları “yüzde 60 EVET”e kadar yükseldiler.
CHP’nin başını çektiği “HAYIR”cılar ise o kadar uçmuyorlar ama “yüzde 50’yi aşarız” havasındalar.
***
Bu “siyasal müzayedenin” yüksek profilli iddiaları amaçsız değil.
AK Parti eksenindekilerin amacı “caydırıcı” olmak.
“Sandıklardan nasıl olsa EVET çıkacağı kesin. HAYIR oyu atmamız sonucu değiştirmeyecek, sandığa gitmenin manası yok. O halde koyver gitsin” psikolojisini oluşturmak.
İşte iktidarın bu “psikolojik caydırma hamlesine” karşı “HAYIR” bloğu da “el yükseltiyor.”
Taraftarın umudunu “canlı tutmaya” oynuyor.
.....................
O kadar çok rakamlar uçuşuyor, meşrepleri farklı kamuoyu araştırma şirketleri öylesine farklı “oy oranları” öngörüyor ki sağlıklı bir tahmin henüz mümkün değil.
Zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Meclis’ten gelen anayasa değişikliğini bile daha imzalamış olmadığı şu aşamada, ayağı yere basan tahminler için çok erken.
Halkın büyük çoğunluğu da anayasa değişikliğinin içeriğini, Cumhurbaşkanlığı sisteminin ne olduğunu bilmiyor.
Kampanya başladıktan ve süreç hız kazandıktan sonra oran tahminleri daha gerçekçi olabilir.
.....................
Kâğıt üzerinde bir hesapla “AK Parti+MHP” son genel seçimdeki toplam oyu “yüzde 60”ı geçmekte.
“HAYIR” bloğunun iki partisi “CHP+HDP” ise yüzde 40’a yaklaşmakta.
Yani...
Düz mantıkla referandum sandıklarından “EVET”in çıkması gerekir.
Ama...
AK Parti’ye yakın kamuoyu araştırma şirketleri temsilcileri bile TV tartışma programlarında “iktidar oylarında fire” kelimelerini telaffuz ettiler.
MHP’nin firesi ise zaten ülkücü camiadan -açıkça- seslendirilmekte.
“FETÖ’-cülerin” -hâlâ mecali varsa- de yıkıma hamle edeceğini tahmin etmek için “kâhin” olmaya gerek yok.
Ne var ki...
Bütün bunların kâğıtta yazılı yüzde 60’ın üzerindeki toplam oyu ne kadar aşağı çekeceği ve yüzde 50’nin altına düşürüp düşüremeyeceği bir soru işareti.
Dahası...
AK Parti’den -olası- kopmaların “CHP+HDP”ye HAYIR oyları olarak eklenip eklenmeyeceği de ayrı bir kuşku...
Çünkü...
Muhafazakâr ve milliyetçi kökenli oy sahipleri CHP’nin ve hele HDP’nin safında yer almayı içlerine kolay kolay sindiremez.
O nedenledir ki CHP mitinglerinde “parti flaması, pankartı” açmayacak.
Hangi görüşte olursa olsun “HAYIR” diyenlerin tümünü kucaklayan “ay yıldızlı Türk bayrağını” dalgalandıracak.
HDP değil ama CHP’den de “HAYIR” oyu kullanmak istemeyenler yok değil.
Fakat abartılmamalı.
İhmal edilebilecek kadar küçük bir oy oranıyla “marjinal” kalırlar.
......................
Öte yandan...
Kampanyanın güçlü kartları da “EVET” bloğunda.
“Medya...”
“Devlet olanakları...”
“Olağanüstü Hal yasası uygulanırken HAYIR’cı kanaat önderlerinin başları üzerinde -doğru ya da yanlış- Demokles’in kılıcını tepelerinde hissetmeleri.”
***
Kampanyanın kendine özgü rüzgârlarını da dikkate almak gerek.
Ve...
Bunların başında yer alan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “karizması” bir gerçek.
Kendi partisinin oyunun bile üzerinde oyla seçildi.
CHP’nin -bu nedenle olsa gerek- “kampanyayı Erdoğan üzerinden kurmayacağı” yolunda haberler geliyor Ankara’dan.
.....................
Son olarak...
Gerginliğin, şiddetin, olmayacağı bir süreç dileyelim.
