"Fırat Kalkanı" ve "Zeytin Dalı" Türkiye için hayati önemdeydi. gerekliydi. Türkiye’yi hedef alan büyük oyun bu harekatlarla önlenmiştir. Bir anlamda tarihin akışı değiştirilmiştir.
Yürekten kutluyoruz.
Öte yandan...
Dış politika sadece sınırların ötesinde değildir.
Bazen, iç politikanın da “hâkim rengi” olabilir.
Türkiye böyle bir süreçten geçiyor.
Önce “Fırat Kalkanı” ve şimdi de “Zeytin Dalı” askeri başarıları iç politikada göstergeleri iktidar lehine etkiledi.
Kamuoyu araştırmalarında “oranlar” küçük farklar gösterse de Recep Tayyip Erdoğan’a ve elbette AK Parti’ye “artıları” gösteriyor.
İktidarın “yüzde 60-65 oyu hedeflediği” söylemlerine de yansımakta.
.....................
İşte burada “zamanlama” hesaplarını iyi okumak gerek.
Konuştuğum CHP’lilere göre, “erken genel seçim” ihtimali artık “ufukta görünmüş” gibi. Önümüzdeki “15 Temmuz” ya da en geç “eylülde...”
Bu durumda şöyle bir sıralama tahmini yapılmakta.
Önce...
Öne alınmış “milletvekili genel seçimleri.”
Afrin kazanımının ardından Menbiç’in alınmasıyla estirilecek olumlu rüzgârın etkisiyle sandıklardan “yüzde 60 dolaylarında” oy çıkarmak.
O psikolojiyle “Mart 2019’da yerel seçimlere” gitmek.
Özellikle Ankara, İstanbul gibi büyükşehirler başta olmak üzere belediyeleri alarak yükselişteki ivmeyi sürdürmek. Cumhurbaşkanı seçimini birinci turda almak.
......................
Genel seçimlerin öne alınması ve 15 Temmuz gibi anlamlı bir günde sandıkları kurmakta “zamanlama hesabının” gerekçesi, “Afrin ve Menbiç zaferlerinin zamanla soğumasını beklemeden, sıcağı sıcağına sandıkları kurmak.”
Ayrıca...
Yaz ayları, sebze meyve gibi ürünlerde bolluk, fiyatların düşmesi, iyimser psikoloji için iktidara mevsimsel prim demektir.
Bunlar “yanlış hesap” sayılmaz.
Sandıklardan yüzde 50’nin üzerinde, hele yüzde 60 dolaylarında oy çıkması, muhalefete psikolojik darbe vurabilir. Muhalif seçmende ise -olası- “Bunların gideceği yok” yılgınlığını da denkleme ekleyin.
.....................
Muhalefet karargâhında bu değerlendirmelerin yapıldığı yolunda izlenimler aldım.
“Karşı hamleler neler olabilir?” çalışmaları da yapılıyor olmalı.
“Ekonomi de seçmenin oyuna rota çizecek temel etkendir” görüşüne işaret edeyim.
Başta dolar ve euro’nun yükseliş trendi ve bunun enerjiden tüm ürünlere yansıttığı/yansıtacağı fiyat artışları ile “sandık zamanlamalarının” tutmayabileceği bir görüş.
Mart 2019’daki yerel seçimler ve aylar sonra Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar Suriye’de kazanımların estirdiği rüzgârın hız yitireceği hesapları da bir kenara yazılıyor.
.....................
Genel seçimler öne çekilirse muhalefetin şansı darbe alabilir.
Ama...
Yerel seçimler ve özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi için kartlarını iyi oynamak kaydıyla muhalefet gene de umutlu.
Çok gerçekçi ve bütün muhalefetin ikinci turda oy verebileceği bir Cumhurbaşkanı adayı kim olabilir?
Şu aşamada bir isim öne çıkmakta.
Ancak...
Hem henüz CHP içinde tam mutabakat sağlanamadığı hem de telaffuz edildikten sonra yıpratılmaması için “kapalı devrede” kalmakta.
Tabii bunlar muhalefet karargâhına, CHP’ye atfedilen değerlendirmeler.
