Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Büyük dahi Stephen Hawking’i kaybettik.

20’li yaşlarında “motor nöron (ALS)” hastalığına yakalanmıştı.

Süratle fiziksel varlığının bütün kasları erimeye mahkûmdu.

Doktorlar “sadece 2 yıl ömrünün kaldığını” söylediklerinde 22 yaşındaydı.

54 yıl daha yaşadı.

Albert Einstein ve Isaac Newton’la eşdeğerde tanımlanıyordu.

Ne ilginçtir ki Einstein’ın doğduğu gün Stephen Hawking bu dünyaya veda etti; 76 yaşındaydı.

Kim bilir Hawking’in öldüğü gün geleceğin en büyük dehası da doğmuştur belki de.

..................

Haberin Devamı

Bilim kitaplarını anlamak çok zordur.

Hele “kuantum fiziği”, “uzaydaki kara delikler”, “farklı zamanlar”, “uzaydaki ‘solucan’ adlı inanılmaz gerilim yüklü çizgilerde geriye de dönülebilecek zaman yolculukları” gibi insan aklını zorlayacak ultra bilimsel kitaplar...

Ama...

Stephen Hawking’in kitapları 10 milyonlar satmıştır.

.................

Stephen Hawking’in ilerleyen yaşlarında bütün adaleleri çökmüştü.

Sadece bir yanağındaki tek adale direniyordu.

O adaleyi kullanarak iletişim sağladı.

O adaleyle bilgisayara bağlanarak konuştu, kitap yazdırdı.

Çünkü beyin “adale” olmadığı için kafası pırıl pırıl çalışıyordu.

Bu arada evlendi...

3 kadınla aşk yaşadı.

Tanıdığım, hatta onlardan birine sevgi ve saygı duyduğum ALS hastaları var.

“Yaşıyorlar.”

Kimilerine göre onlar “artık, gördüklerini anlamlandırmaktan yoksunlar, beyinleri de faal değil...”

Ne var ki çok duyarlı yakınları “hiç de öyle olmadığının” bilincindeler.

Hastalarına büyük şefkat, özenli ilgi gösteriyorlar.

Yüzlerinde tek bir adale kıpırtısı olmadan sabit bakışlar ardındaki pırıl pırıl beynin farkındalar.

Stephen Hawking “adaleleri çökmüş olsa bile adale dokusundan olmayan beynin sağlam kalabildiğinin apaçık kanıtıdır.”

...................

Stephen Hawking insanlığın mümkün olduğu kadar kısa sürede başka yıldızlara “yaşam kolonileri kurmaları” gerektiği görüşündeydi.

En geç 2600’de dünyadaki insanlığın sonunun geleceğine inanıyordu.

“Nükleer savaş”, “genetiği değiştirilmiş virüs”, “artan nüfus” ve “enerji” talebiyle “gezegenin felakete sürükleneceği” gibi öngörüleri vardı. Ve...

Haberin Devamı

“Yapay zekâdan” kuşkuluydu.

“Kendi kendini hızla geliştiren yapay zekâya biyolojik yolla ağır gelişen insan zekâsının mağlup olacağı” iddiasındaydı ki bu kaygı giderek yaygınlaşıyor. “Yapay zekânın insanlığın sonu olabileceği” tartışmaları tırmanışta.

...................

Stephen Hawking fotoğraflarda gördüğünüz gibi parmağını bile kımıldatamıyordu; özel tasarımlı, elektronik donanımlı sandalyede geçirdi yaşamını.

“Herkesin ötanazi (kendini öldürtme) hakkı olduğunu” savunurdu ama kimseye bunu tavsiye etmezdi.

“Yaşam varsa, umut da vardır” derdi.

Parmağını oynatamazken iki aşk daha yaşaması onun hayata olan tutkusunu gösterir.

Ve de Stephen Hawking “toplumsal vicdan” sahibiydi.

“Vahşi kapitalizmin insanlar arasında yarattığı derin gelir uçurumlarını” eleştirirdi.

“Eğer ileride her şeyi makineler üretecekse bu zenginlik adil paylaşılmalı ama makinelere sahip olanlar zenginliğin yeniden dağıtılmasını engellerse çoğu insan müthiş yoksul kalır” diyordu.