Kemal Kılıçdaroğlu’nu indirmek için mevzi tutanlara kötü haber...
Önce bir hatırlatma...
31 Mart’ta CHP “kayıpları” oynayacak ve “olağanüstü kurultay” istenecek.
Ve...
Genel Başkanlıktan aşağı alınacak.
Hesabın bu olduğu, siyasetle biraz ilgili olan herkesin bildiği gerçek.
.....................
Ancak...
O hesabı yapanlara kötü haber şu ki “CHP’nin 31 Mart’ta oyları artacak. Hem de geleneksel CHP oylarının da üstüne çıkarak...”
Çünkü...
Dün de belirttim...
İttifaklar nedeniyle, AK Parti ve CHP lehine pek çok ilde başını çektikleri ittifakın -nispeten- küçük partileri aday göstermiyor.
Başta MHP ve İYİ Parti olmak üzere ittifakların diğer partilerine ait oylar bu iki büyük partiye gidecek.
......................
Sonuç...
AK Parti açısından bakıldığında “Millet bize güvenoyu tazeledi” yorumuna kapı açacak bir oy durumu.
CHP açısından da Kemal Kılıçdaroğlu’nun “olağanüstü kurultay toplansa bile kürsüye çıkıp ‘CHP’nin oylarını ciddi şekilde artırdık, bu bir başarıdır, ne değişikliği istiyorsunuz’ diye konuşabileceği” sandık sonuçları...
Üstelik...
Ankara’yı da Mansur Yavaş alırsa, üç büyük ilden ikincisi de CHP’ye geçmiş olur.
Kılıçdaroğlu’nun eli daha da kuvvetlenir.
CHP kurmaylarıyla konuşuyorum... Onlara göre başka umut veren iller de var.
Bursa, Mersin hatta Adana...
Sandığa dolu dolu 31 gün var. Köprülerin altından çok sular akacak.
Bugünün kamuoyu araştırmalarına bakarak hangi ilde kim kazanır tahminlerinde bulunmak için çok erken.
Ancak...
Yeniden altını çizerek, “AK Parti ve CHP’nin genel seçimlerdeki oy tabanlarından daha geniş rakamları ve oranları yakalaya-caklarını” vurgulayayım.
........................
Bir de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kamuoyu araştırmalarına artık inanmıyorum” açıklaması var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “kamuoyu araştırmalarına özel ağırlık veren, siyaset oluştururken bu araştırmalardan referans alan” bir liderdir.
Hatta...
CHP’ye “yakın” bazı kamuoyu araştırma şirketlerinin yöneticilerinden “Ne yazık ki CHP bu alanda bizden yeterince hizmet istemiyor” gibi yakınmalara da tanık oldum.
Oysa...
“Siyaset altyapısını” araştırmalarla oluşturmak CHP genlerinde vardır.
1960 öncesinde dönemin entelektüelleri “Coşkun Kırca, Doğan Avcıoğlu” öncülüğünde donanımlı gençler “CHP araştırma bürosunda” sabahlara kadar çalışırlardı. CHP Genel Merkezi’nin çatı katındaydı ofisleri.
“Ortanın solu” hareketi başladığında Bülent Ecevit’in beyin takımındaki genç asistan doktor Deniz Baykal “Siyasal Katılımlar” tezini kitap haline getirmişti.
Değerli ve öncü bir araştırmaydı...
........................
Seçim sonuçlarını yüzde “sıfır nokta küsur” yanılgıyla -neredeyse- tam tahmin eden araştırmaları hatırlayın.
Tarhan Erdem böyle bir araştırmacı/politikacıdır.
Ancak...
Son yıllarda gerçekten “taraf” kamuoyu araştırma kuruluşları kötü örnekler vermeye başladılar.
Güven sarstılar.
Daha henüz ciddi araştırmalar medyada yer almış, açıklamalar yapılmış değil.
Kulaktan bilgiler geliyor.
Dileriz ki sadece sandıkları değil, ekonomi ve dış politika alanlarında da içte ve dışta tavır alışları, yol haritalarını etkileyecek kamuoyu araştırmaları ne yanıltıcı olsun ne kendilerini de utandırsın...
