Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

İRANLI Reza Zarrab’ın (Sarraf) Amerika’da gözaltına alınması Türkiye gündeminde üst sıralara oturdu.
ABD-İran- Türkiye üçgeni içinde “büyük oyun” senaryoları yazılıyor, ekranlarda tartışılıyor.
“Sen neymişsin be Reza!”
Bu hayretim dayanaksız değil.
5-6 yıl önce, Mecidiyeköy’de 30 katlı bir rezidansta yaşıyordum.
Reza da aynı binada kiracıydı.
Şişman, tıfıl, sessiz, bol ve itinasız giysiler içinde utangaç görünüşlü bir çocuktu.
Kapının önünde şoförlü lüks bir araca biner, giderdi.
Aramızda ne selamlaşma oldu, ne de tek kelime geçti.
Bir gün gazetelere baktım; “ünlü ses sanatçısı Ebru Gündeş’le evlendiğini” okudum.
Ertuğrul Özkök’ün tanımlamasıyla “kendi küçük, sesi büyük” Ebru Gündeş’le nikâhına bir anlam veremedim.
“Ne alaka” diye düşündüm.
Bina görevlileri “Bu çocuk çok zenginmiş ama öyle böyle değil, çok parası varmış” diye konuşuyorlardı.
“Ne iş yaparmış” sorusuna ise kimseden açıklama gelmemişti.
Neyse...
Kafaya takmamıştım.
Zaten o binadan da ayrılmıştık.
........................
Reza Zarrab adı sonraları sık sık gazetelere, TV ekranlarına yansımaya başladı.
17-25 Aralık tsunamisiyle birlikte “tavan” yaptı şöhreti(!!)
Gene “sen neymişsin be Reza!”
Şimdi...
Bir kez daha Türkiye gündemine meteor gibi çarptı.
Deprem sarsıntıları yaptı.
Senaryolar uçuşuyor.
İktidara yakın yayınlarda bile ondan söz edilmekte.
“ABD’nin Türkiye’deki iktidara oyunu” imaları yapılmakta.
Yani...
“ABD’nin Reza’yı konuşturarak AK Parti zirvelerini silkelemek peşinde olduğu” algıları var.
........................
Olayın -belki- Türkiye’yi de kapsayacak artçı sarsıntıları olabilir ama -sanıyorum- depremin merkez üssü “Tahran...”
ABD, İran’ın yeni Cumhurbaşkanı -ılımlı- Ruhani ile “tarihi” denebilecek bir yakınlaşma içinde.
“İran’ın nükleer silah üretim çalışmalarını durdurmak... Uluslararası denetime almak... Bunun karşılığında yıllardır İran’a uygulanan ambargoyu kaldırmak...”
Bu yakınlaşmanın devamını, sürdürülebilir olmasını güvenceye almak istemesi doğal.
O halde Ruhani’nin elini kuvvetlendirmeli.
Bunun için de hâlâ- en güçlü siyasi rakibi olan bir önceki İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad tam olarak saf dışı bırakılmalı.
İşte Reza Zarrab’ın rolü burada başlıyor.
Reza Zarrab’ın İran’daki ortağı olduğu iddia edilen, Tahran’da idama mahkum edilen Babek Zencani, Ahmedinecad’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde bu herzeleri karıştırmıştı.
Eğer, Reza Zarrab “servetinin bir kısmını muhafaza edebilmek ve kısa süreye indirilmiş hapis cezası” karşılığı öterse, Zencani üzerinden Ahmedinecad’a ölümcül darbe indirilebilir.
“Ahmedinecad bütün bu kara para trafiğinin arkasındaki siyaseten koruyucu olarak kanıtlarıyla- gösterilebilirse onun da bileti kesilir.”
Reza Zarrab’a bu operasyonun “maymuncuk” rolü verildiğini düşünebiliriz.
Reza bu kez de Tahran’ı sarsacak gibi görünüyor.
Evet...
“Sen neymişsin be Reza!”