Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Murat Karayılan’ın ya da PKK’ya yakın isimlerin “çekilme süreci” için ortaya attıkları koşullar var.
“Meclis’te bir komisyon kurulması, silahlı PKK’lıların güvenlik içinde çekilmelerini denetlemesi, ayrıca Meclis’ten bu konuda bir yasal düzenleme çıkması...”
Burada...
Öcalan’a doğrudan “hayır” diyememek ama böyle koşullar sıralayarak bir bakıma ipe un sermek gibi bir tavır seziliyor.
Bir de...
Öcalan’ın yanı sıra “biz de varız, bizi kimse ihmal edilebilir teferruat gibi algılamasın” mesajı var.
Böyle bir farklılaşmayı çözmenin en kısa yolu Öcalan’ın mesajını bir kere daha ve net, oraya buraya çekilemeyecek açıklıkta bir mesajla ortaya koymasıdır.
Başbakan Erdoğan’ın başdanışmanı ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan’ın konuşmasında bunun işareti var.
Öcalan bir mesaj daha verebilir.
Akdoğan’ın sözlerini aynen yansıtıyorum.
“O gün Öcalan’ın okunan mektubunda ne dediği belli. Herkes alıp okursa orada ne dediğini görür. ‘Şu şu şartlar olursa siz çekilebilirsiniz’ mi dedi, yoksa ‘Türkiye’yi terketme süreci başlamıştır’ mı dedi? Burada sağa sola çekmeye de gerek yok. Çok açıktır bu mesaj. Bu mesajı doğru anlamıyorlarsa algılamak istemiyorlarsa Öcalan herhalde buna dönük de bir şey söyleyecektir” dedi. Terörist Murat Karayılan’ın son günlerdeki açıklamalarını da değerlendiren Akdoğan, “Kendi pozisyonunu gündeme getirme, rol çalma gibi yaklaşımlar. Aslında Öcalan’ın iradesine de gölge düşürecek açıklamalar” diye konuştu.

Haberin Devamı

GALATASARAY LİSESİ’NDE

GALATASARAY Lisesi’nde okumak en büyük isteklerimden biriydi.
Olamadı...
Yatılı sınavlarına giremediğime nasıl da pişmanım.
İstanbul’da yatılı okurken en yakın arkadaşlarımdan biri olan Gürkut Uşaklı Galatasaray Lisesi’nde öğrenciydi.

Öcalan’dan yeni mesaj işareti

Her çarşamba ve cumartesi onunla Mektep-i Sultani’de buluşurduk.
Sonra da sinemaya, İnönü Stadı’nda maça.
Gürkut, büyük şair Ömer Bedrettin Uşaklı’nın oğludur.
Babasını çocuk yaşta kaybettiği için Atatürk’ün vasiyetiyle Galatasaray Lisesi’nde “yatılı parasız (leyli mecani)” devlet tarafından okutuluyordu.
Bazen okulun yemekhanesinde birlikte yerdik.
İçim cız eder ama o birkaç dakika bile büyük keyif verirdi.
Geçen hafta Galatasaray Lisesi’ne “öğrencilerle söyleşi için” davetliydim.
Bütün anılarım canlandı.
Tarihi Tevfik Fikret Salonu’nun kürsüsünde öğrencilerle bunları paylaştım.
Bir saati aşkın süre söyleştik.
Galatasaraylıların dünyayla barışık rint meşrep ruh hali meşhurdur.
“Hergelelik” tanımı kendilerinin.
Kız öğrenciler de erkeklerden hiç aşağı kalmıyor.
Ama...
Hepsi de şakayı tadında bırakan ciddi ve düzeyli sorularla yorumlarla güzelliği tamamladılar.
Galatasaray mezunu olup da başka futbol takımlarını tutanları tanıdım.
Söz gelişi...
Cumhuriyet’te yazan Prof. Mümtaz Soysal, Haber Türk’te yazan eski Milliyet genel yayın yönetmenlerinden Umur Talu...
Salondaki öğrenciler arasında bir anket yaptım.
28’i Fenerbahçe, Beşiktaş ve diğer kulüplerin taraftarıydı.
Gerçi yüzlercesi elbette cimbomluydu ama gene de 28’inin farklı renklere tutkusu hiç de az değil.
Asıl bu konuda “ikna odası” olmalı demeyeceğim.
Tam tersine Galatasaraylı demokrasi ve hoşgörü işareti olduğunun kanıtıdır.
Öğrencilerin verdiği sarı kırmızı çiçekleri evime okşayarak götürdüm.