Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Avrupalıların “şöyle denize nazır bir çay içeyim” deme adetleri yoktur. Biz ise denizi seyretmeyi çok severiz. Ama ne yazık ki, denizden yararlanmayı sevmeyiz. Dört bir tarafı denizle çevrili bu ülkede halkın büyük çoğunluğu balık yemez. Deniz taşımacılığı ya da ulaşımı çok sınırlıdır. Hatta Karadenizlilerin bile çoğu yüzme bilmez.
Oysa denizcilik hep olağanüstü devlet desteği görmüştür. Örneğin 1970’li yıllarda gemi inşaatı Merkez Bankası reeskont kredilerinden yararlanırdı. Buna rağmen sektör uzun yıllar bir türlü beklenen boyuta gelemedi.
Ta ki, 2000’li yılların ikinci yarısına kadar. 2002 yılında ülkede 37 adet tersane varken, 2008 Ekim’inde tersane sayısı 92’ye, bu yılın ortasında da 104’e çıkıverdi. Yani sektörde gemi inşası neredeyse üçe katlandı. Hem de 6 yıl içinde..

Son yılların atağı
Sektöre iki gelişmenin destek verdiği gözleniyor. Bunlardan ilki dünya ticaret hacmindeki hızlı gelişmeye bağlı olarak denizciliğin gelişmesi. Taşıma kapasitesindeki sınır nedeniyle nakliye fiyatları patlayınca gemi talebi arttı ve kârlı hale geldi. Tersane kurmak cazipleşti.
Fakat daha önemlisi ülkedeki sermaye ve bilgi birikimi. Rizeli balıkçıların armatör olma dönemi çoktan aşıldı. Zaten ülkenin en büyük deniz nakliyecileri artık Rizeli de değil. O bilinen aileler Deniz Ticaret Odası’nda başarılı olsalar da, ya futbol kulüpleriyle ya da siyasetle meşguller. Şimdi artık yabancı dil bilen, yurtdışını tanıyan işadamları gemi inşaatı yapıyor.
Nitekim yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi 2008 yılında toplam gemi sayısı 1999 yılına göre tam yüzde 30 artmış. Bununla beraber (diğer sütunlarda) görüldüğü gibi kapasite giderek düşüyor.
İlk bakışta bu çelişkili gelebilir. Ama değil. Büyük tonajlı gemiler Türk bayrağını indirip yabancı bayrak çekiyor. Türk bayraklı gemilerin çoğu küçük. Bu durumda dünya sıralamasında 18. durumda olan Türk denizciliği 25’inciliğe düşüveriyor.

Ayakbağları, feleğin tokadı
Nedeni de oldukça basit: Türkiye’de vergiler yüksek. Tabii sadece Türkiye’de değil. Dünyanın birçok ülkesinde bu sorun var. Panama bandıralı gemilerin yaygın olmasının nedeni de bu.
Küresel kriz patladığından bu yana en fazla etkilenen kesimlerden biri bu sektör oldu. Son yıllarda çok açılmışlardı. Şimdi gemi fiyatları yerle yeksan olunca büyük sıkıntı içine girdiler. Fakat sektör ortadan kalkacak değil. Hatta ilerisi çok parlak. Devam edeceğim.

Denizcilik sektöründeki büyük sancı