Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yeni bir dünya mı kuruluyor?
Veya büyük bir savaş kapıda mı bekliyor?
Bu soruların cevabını bulmak çok da zor değil.
Amerika, Rusya ve Çin’i takip etmek yeterli.
Ve tabii ki İsrail, İngiltere de bu tehlikeli labirente dahil.
Masa dağıtılıyor sanki...
Ve yeni bir düzen getirilecekmiş gibi hazırlıklar yapılıyor.
Amerika’daki derin devlet veya paranın efendileri Trump’ı planlı getirmiş gibi.
Çünkü masayı dağıtması için kontrolsüz ve sınırları belli olmayan bir lider portresi gerekiyordu.
Bu da Trump idi.
Putin gibi agresif bir siyaset izleyen liderin karşısında masayı dağıtacak ve elbette sınırsızlığıyla da herkesi korkutabilecek bir deli fişek çıkartması gerekiyordu.
Ve Amerika aradığı profili bulmakta çok da zorlanmamışa benziyor.
Nitekim dünyanın en eski masalında verilen bu rolü de güzel oynuyor...
Batı hep aynı oyunu oynuyor, oyuncuları değişiyor sadece...
İslam coğrafyasında ise sadece seyirci değişiyor...
Arap ülkelerini ziyaret ederek 385 milyar doları ülkesine kazandırarak dönen Trump artık Sünni NATO’dan söz ediyor.
Almanya ve ortakları sayılan devletler ise Türkiye’nin İngiltere birlikteliğinden rahatsız olduğu için bizimle sürekli kavga ediyor...
Bizi dizayn etme hastalığından kaç asırdan beri vazgeçmeyen Almanya, yeni dünya düzeninde kendine yeni ve güçlü bir pozisyon arıyor.
*
Ve Katar yalnızlaştırılıyor!
Kuveyt ise arabulucu...
Türkiye’nin bu denkleme aktif bir oyuncu olarak girmesini Araplar hiç istemiyor...
Çünkü Osmanlı geri mi geliyor ihtimali bütün Arap krallarının kâbusu...
İran’da ise kazanların kaldırılması ve suyun kaynaması için kazanların altına odun taşınmaya başlandı bile.
Humeyni türbesine saldırıyla mesaj net verildi.
Mollalar istenmiyor...
*
Gelelim İslam coğrafyasını böylesine vahşice karıştıran Batı’nın ne olacağına...
Batı medeniyetini çöküşe götüren neden ne olacak? sorusunun cevabını araştıran BBC Muhabiri Rachel Nuvel ilginç sonuçlara, daha doğrusu, beklenen yere götürüyor bizleri.
Yanılmıyoruz.
Batı’nın bu kadar zulmü taşıyamayacağı belliydi.
Ekonomi politik uzmanı Benjamin Friedman, bir zamanlar modern Batı toplumunu, tekerlekleri ekonomik büyüme sayesinde sağlam ve düzenli dönen bir bisiklete benzetiyordu.
Friedman’ın “Bu ileri hareket yavaşladığında veya durduğunda toplumun temel taşları olan demokrasi, bireysel özgürlük, sosyal tolerans vb. değerlerde sarsılma başlar” sözlerini hatırlatıyor Nuvel ve diyor ki:
Dünya, sınırlı kaynaklar için çekişmelerle çirkinleşir, kendi yakın çevremiz dışındaki insanlar dışlanır. Tekerlekleri yeniden ileri döndürecek bir yol bulunmazsa tam bir toplumsal çöküş yaşanacaktır.
Bu çöküşün ayrıntılarına pazar günkü yazımızda değineceğiz...