Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2019 Glastonbury’nin headliner’ı Stormzy’di. Henüz bir albümü olan yeni bir müzisyen için hayli büyük başarı. Zirveye doğru büyük bir sıçrama. İkinci albümü 2019’un son aylarında geldi ve daha ilk albümde bariz olanın altını çizdi. Stormzy Britanya’nın en sevdiği müzisyen. Yediden yetmişe bütün İngiltere Stormzy’ye bayılıyor. Eskiden Ed Sheeran’a bayılırlardı şimdiki favori Stormzy. İkisi arasında ortak bir yön var mı? Yok. Belki ikincisi zamanın ruhunu ve genç nesli daha iyi yansıtıyor. Malum zaman çok hızlı değişiyor ve davranış kalıpları, zevkler artık 5 yıl bile değil iki - üç yılda bir değişmeye başladı. Ama iş bir kuşak meselesi de değil anlaşılan.

“Britanya’da bir sürü yetenekli ve hatırı sayılır üne sahip MC var ama Stormzy, babanızın da adını bildiği tek isim” diye anlatmıştı Alexis Petridis geçenlerde Guardian’da. Gayet de haklı. Her gün ama her gün muhakkak Stormzy gazetelerde, köşelerde, internet basınının muhtelif sayfalarında, sosyal medyada. Listelerin tepesinde hep o var. Televizyonların sabah programlarında, kültür sanat yayınlarında, radyolarda, çocuk programlarında...

İngilizlerin en sevdiği müzisyen



‘Harbi konuşan adam’ imajı

Üstelik sevilmesi sadece ticari başarısıyla açıklanamıyor. Müzisyen kimliği yanında çocukların sevgilisi, yardıma ihtiyacı olanların sözcüsü. Muhalif fikirler, gerektiğinde hükümete ve başbakana karşı çıkışlar ondan geliyor. Bir tür “harbi konuşan adam” imajı var. Hepsi onu adım adım toplam iki sene içinde zirveye taşıyan özellikleri. Britanya halkı grime’a bayıldığından değil, Stormzy’yi sevdiği için müziklerini dinliyor sanki. Adam tek başına koca bir yerel müzik türünün neredeyse tek ve en ünlü temsilcisi haline geldi. Stormzy 2014’te “Dreamers Disease” adlı bir EP yayınladı. İlk uzunçaları “Gang Signs and Prayer” 2017’de geldi. 2019 Aralık’ta yani bir ay kadar önce “Heavy Is The Head” adlı ikinci albüm yayınlandı. Bilmeyenler için bir parantez açmam lazım, Britanya’da “grime” en yaygın hip hop türü. Londra çıkışlı grime beat’leri 140 bpm civarında ve klasik rap ritimleriyle dans ritimlerinin bir karışımından oluşuyor. Ne çok hızlı ne de çok yavaş bir tempo bu ama grime’a has beat oyunlarıyla insanın içine yerleşen alıştıkça seveceğiniz bir müzikal yapıya ve dinamizme sahip. Skepta, Aj Tracey gibi isimleri bir dinlerseniz konu netleşiyor. Grime’da sözler ve vokal performansı çok ön planda. Mesela en sevdiğim Netflix yapımlarından “Top Boy”un da başrollerinden birinde yer alan Kano’un müziği gibi. Parantezi kapatalım.

Psikopos da Stormzy seviyor

Cambridge Üniversitesi rektör yardımcısı ve Canterbury Psikoposu Stormzy sevdiklerini ve müziğini dinlemekten büyük keyif aldıklarını açıkladı. Şaka gibi ama değil. Stormzy müziğinde düşmanlarından, kendisini nasıl savunması gerektiğinden, zaman zaman nasıl ruh sağlığını yitirme noktasına geldiğinden ve 140 bin pound değerinde İsviçre malı saatler aldığında kendini biraz olsun iyi hissettiğinden söz ediyor. Ama işin sırrı elbette “faith” kelimesinde, yani inanç. Psikopos da o yüzden Stormzy seviyor çünkü onun üzerinden gençliğe ulaşabileceği bir kapı açıldığının farkında. Stormzy yaramaz ve hayli zengin bütün rapçiler gibi pahalı oyuncaklarından söz ederken bir yandan da Tanrı’ya olan inancından da söz ediyor. Pahalı saat de kesmediğinden tek teselli “inanç” olsa gerek.

Stormzy’nin akademik çevrelerde yankı bulması da tesadüfi değil. Cambridge’deki ve daha sonra Oxford’daki siyah öğrencilere burs vermişti. Çünkü siyah öğrencilerin birinci sınıf üniversitelerde okumasının desteklenmediğini düşünüyordu. Bu tavrı elbette büyük destek buldu bir yandan da ırkçı bir yaklaşım olarak eleştirildi, o başka. Stormzy ben beyaz karşıtı değil siyah yanlısıyım demeye gelen bir açıklama yaptı. Şarkılarında olduğu kadar iyi ifade edemiyor kendini normal hayatta diye düşünebiliriz ya da bir klasik olarak “sözlerim cımbızlanıyor” klişesine gönderme yapabiliriz.

İngiltere dünya müziğini etkilemiş ve etkileyen dev bir müzikal zenginliğe sahip. Buradan çıkan sanatçılar dünyayı tabiri caizse müzikal olarak ele geçirmiş her zaman. Stormzy bu tablonun hayli hassas bir yerinde duruyor. İngiltere’de çok tanınan ama ülke dışında adı henüz rap dinleyicisi dışında pek bilinmeyen biri. Bir aziz ya da iyi aile çocuğu değil böyle bir iddiası da yok. Ama diğer rap starlarddan farklı bir misyonu da ister istemez üstlenmiş gibi duruyor. Bakalım İngiltere’nin en sevdiği müzisyen dünya çapında bir star olabilecek mi?

YouTube’da ünlendi

Michael Ebenazer Kwadjo Omari Owuo Jr. 1993’te Londra’nın güneyinde Croydon’da doğmuş.11 yaşında freestyle rap’e merak sarmış. YouTube’da bu videoları kaydederek ünlü olmuş bir isim. Viral olan videoların ardından aldığı Best Grime Act ödülü var (Mobo Awards, siyah müzik ödülleri olarak da okunabilir.) İşçi partisini destekliyor ve bunu her fırsatta dile getiriyor. Muhafazakar Boris Johnson hükümetini Glastonbury sahnesinde yuhalatan biri. Yuhalatmak hafif kalır aslında ama tam ifadeyi kullanmayacağım burada. Her fırsatta Londralı olduğunu söylüyor ve bu kültüre olan bağından söz ediyor. Gana asıllı bir aileden geliyor ama müziğinde bu kültürün etkileri yok. Kozmopolit Londra alt kültürünün sesi daha çok Stormzy. İkinci albümü “Heavy Is The Head”de yer alan “Audacity” sözleri bakımından albümün ruhunu en iyi yansıtan şarkılardan.