Karaborsa mı değil mi?

Madonna İstanbul konseri biletleri bitti. Ancak çok istekli olanlar şu anda Viagogo.com.tr adresine girerek 600 TL’lik sahne önü biletini 5000 TL’ye, ya da 100 TL’lik arka sıra biletini 1400 TL’ye satın alabiliyor. Nasıl mı?

7 Haziran İstanbul Madonna konserinin biletleri tükendi. Şu anda bu konserin resmi satış adresi Biletix’e girdiğinizde tükendi yazısının yanında 19 Mart’ta satışa bir miktar sınırlı görüş bileti çıkacağı belirtiliyor. Yani TT Arena’da sahneyi doğrudan görmeyen yerler de talep üzerine satışa çıkıyor.
Öte yandan fırsat sitesi Viagogo.com adresine giriyorsunuz ve bakıyorsunuz her bölümden, her alandan, her tribünden bilet var. Yalnız fiyatı hafif tuzlu. 600 TL’ye satılan sahne önü bileti 5000 TL. 350 TL’ye satılan saha içi bileti 3500 TL. 100’TL’lik en ucuz yer ise 1400 TL. Yani bilet fiyatları taleple bağlantılı olarak 10 ila 15 katına satışa sunulmuş.
Mesajlar alıyorum. “Bu karaborsa değil mi? Madem biletleri Biletix satıyor, o halde nasıl oluyor da başka bir site bu biletlere sahip olabiliyor?” soruları soruluyor.
Söyleyeyim, değil. Her şey yasal. Ama bu sistem dünyada da tartışılıyor.
Sistem şöyle işliyor: Live Nation Madonna turnesini düzenleyen firma ve resmi bilet satıcısı. Türkiye’de Biletix ile anlaşmalı. Live Nation’ın dünya çapındaki resmi fırsat sitesi ise Viagogo. Yani onunla da anlaşmalılar. Live Nation Madonna ya da başka bir isim için düzenlediği bütün konserlerden yüzde birlik bir kontenjanı Viagogo üzerinden satışa sürüyor. Viagogo da bu biletleri talebe göre belirlenen bir fiyattan satıyor.
Bu sistem yasal ama etik mi? Mesela başka bir bilet satış sitesi olan The Ticket Trust’ın kurucularından Christiaan Munro “Değil” demiş. Nerede demiş, haftalık Encore dergisinin haberine verdiği görüşte.
Bu konuda başka bir haberi İngiliz televizyon kanalı Channel 4 “Bilet skandalı” diye vermiş. Burada ikinci elden bilet satışının, ilk elden bilet satışlarının önüne geçmeye başladığı iddia ediliyor.
Yani deniyor ki konserlerin sadece minik
yüzde 1’lik bir bilet kontenjanı değil, daha
fazlası ikinci elden satılıyor. Çünkü bu şekilde daha yüksek bir gelir elde edilebiliyor.
Konser haberlerine ve turnelere yoğunlaşan web sitesi Pollstar’da 9 Mart’ta yayımlanan bir haberde Madonna’nın Türkiye konseri biletlerinin 52 bin
650 adetlik toplam kapasitesinin yarısının Live Nation tarafından Viagogo’ya satış için verildiği iddia edildi. Ancak aynı site 14 Mart’ta bu haberin doğru olmadığını belirtti ve özür diledi. Live Nation’ın düzenlediği her konserde olduğu gibi Madonna Türkiye konserinde de biletlerin yüzde 1’i Viagogo’da satılıyor, daha fazlası değil. Bana da yapılan açıklama bu.
Uzun lafın kısası hayır, Madonna biletlerinin ikinci elden yüksek fiyata satılması karaborsa değil, yasadışı değil. Ancak bütün dünyada bu sistemi sorgulayanlar ve ‘yasal karaborsa’ olarak görenler var. Gelecekte devam edip etmeyeceğini hep birlikte göreceğiz.

Sibel Kekilli “Game of Thrones”daki rolü nasıl aldı?

“Touch”ın yapımcısı Tim Kring daha önce “Heroes” gibi başarılı dizilere de imza atmış bir yapımcı. Kendisiyle Madrid’de iki kelam etme fırsatı bulunca bakın neler öğrendim.
* “11 Eylül Amerikalılara dünyanın kalan kısmında da insanların yaşadığını ve bunların illa da Amerikalılar gibi olmayabileceğini öğretti. Hep uzaklarda bir yerlerde bir şeyler oluyordu, ilk kez ucu bize dokundu. O dünyayla aramızda bir bağ olduğunu hissettik” dedi Kring. Bu kibirli saptama aslında son derece doğru geldi bana.
* Bu etki Hollywood’da yapımcıların ilgi gösterdiği ve Amerikan halkının da ilgisini çeken hikayelerin temelinde yer alıyormuş. Pek çok yapımda hikayelerin milletlerarası, kültürlerarası zeminlerde geçmesinin nedenlerinden biri buymuş.
* “Eskiden aksansız İngilizce konuşmak gerekirdi, şimdi global dünyada kimse aksana bakmıyor” diyor Kring. Hatta Amerikalı olmayan ve anadilinde rol alacak oyunculara ihtiyaç varmış.
Sizin anlayacağınız, başarılı bir oyuncu olan Sibel Kekilli’nin “Game of Thrones”da hatırı sayılır bir rol kapması sadece yetenek değil yani. Bakalım bu ihtiyaç başka bir Türk oyuncunun da işine yarayacak mı ileride...

Sorular - cevaplar

* Yurtdışında nereye hangi festivale gidelim?
Herkesin festivali kendine güzel, ayrıca festivaller sevdiklerinizle gidince güzel.
O yüzden öncelikle en fazla katılım hangi tarihte olacaksa toplaşın ve o festivale gidin. Detaylara çok takılmayın.
* Tıraşı bırak da hangisi iyi onu söyle...
En iyi line up Rockwercher’de. Ne ararsanız var. Ama gidip görenler (ki onlardan biri değilim henüz) festivalin pek de şaşaalı olmadığını söylüyor. Yani ambiyans patlak. Tecrübelerime dayanarak İngiltere’deki festivallerin eğlenceli geçtiğini ancak bol çamur bira ve kusmuklu ortamlara hazırlıklı olmanızı öneririm. Ben tercih etmiyorum.
Komalık olmadan müzik dinlemek istiyorum diyenlerdenseniz yolunuzu İspanya’dan geçirin, Primavera Sound
veya Benicassim yaz mevsiminde deniz kıyısında iyi gider.
Roskilde de eğer hava iyi olursa tam cennet. Tavsiye ediyorum. Ve şunu da unutmamak lazım, en iyi festivallerden bazıları yazın değil baharda ve onlara gitmeye daha erken karar vermek lazım. Mesela Coachella.
Hadi cümleten hayırlı bilet satın almalar. Uçağı ve kalacak yeri de şimdiden ayarlayın, daha ucuz olur.

Karnaval.com

İnternet üzerinden radyo dinlemeyi kolaylaştırıp verilen hizmeti kişiselleştirebilen dijital platformların sayıları giderek artıyor. Türkiye’de yeni yayına giren Karnaval.com da böyle bir hizmet için tasarlanmış. Dinlenen şarkıyı başa alıp tekrar dinlemek, şarkı hakkında bilgi almak, DJ’lerle chat yapmak, bilet ya da şarkı satın almak ve müzik haberlerini takip etmek gibi hizmetler mevcut. Sistem mobil cihazlara da uyumlu. Biletix’in de yöneticilerinden Ali Abhary bu girişimin arkasındaymış.
Ben olumlu, pratik ancak içerik olarak eksik buldum. Şu anda sadece Süper FM, Metro FM , Joy FM, JoyTürk FM ve Radyo Mydonose mevcut bu platformda. Eğer alternatif müzikleri ve kanalları da bu işin içine katabileceklerse şahane olur. O zamana kadar Tunein Radio ile yola devam.

‘Yeni gelenler’ festivali

27-31 Mart tarihleri arasında Babylon’da bir mini festival yapılacak. Adı New Comers Fest. ‘Yeni gelenler’ yani. Kaliteli yerli ve yabancı grupları keşfetmek ve onları sahnede canlı izlemek için iyi bir fırsat. İçlerinden bazıları ileride çok büyük isimler olabilecek bu grupları “Ben izlemiştim” deme şansınız olabilir yani.
Axe ve Radyo Eksen desteğiyle gerçekleşen bu festivalde Little Fish, Kill It Kid, The Away Days, Solardip, Factory Floor, Men With A Plan, Stay + , Mondual ve Ikonika gibi isimler yer alıyor. Aklınızın bir kenarında olsun.

PAZAR ALBÜMÜ

“Underneath the Pine” Toro Y Moi

25 yaşındaki Amerikalı prodüktör ve müzisyen Chazwick Bundick, Toro Y Moi adı altında iki uzunçalar stüdyo albümü yaptı. Bahsettiğim, 2011’de yayımlanan ikincisi. Meraklısı biliyor belki ama bence henüz dinlemeyenler de bu albüme bir kulak vermeli. Elektronik temelli bir müzik, akustik dokunuşlar, kimi zaman synth’ler ve efektlerle gelişen, funk hissiyatına doğru açılan şarkılar... Belli bir türe odaklanmadan hazırlanan, kendine has özellikler taşıyan albümlerden. Severim böyle albümleri (bkz. mesela Human Highway’in “Moody Motorcycle” albümü).