Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Durdurun dünyayı inecek var!” Ya da “Allah rızası için bir bardak su...” Yılbaşının ertesi sabahı ağzımızdan dökülen ilk cümleler bunlar olduğunda “O son birayı içmeyecektik” anları başlamıştır. İngilizcesi “Hangover”. Bizim “Akşamdan kalma hali” diye ıkına sıkına anlatmaya çalıştığımız ama tek kelimeyle bir türlü ifade edemediğimiz alkol sonrası fiziksel ve psikolojik etkilerin toplamı (TDK buna bir isim bulsa da neşemizi bulsak).
Merak etmeyin çaresi var...
* Televizyonda Türk filmi: Yataktan yalpalayarak kalkmak, salondaki kanepeye yerleşmek, o sevimsiz haber bültenleri yerine ikinci el “yan sanayi” kanallardan birine dalmak ve bir Kemal Sunal filmi bulmak. Banu Alkan da olur. (Psikolojik tedavi)
* Sucuklu yumurta: Akşamdan kalmanın en iyi ilacı. Yanına da demli bir çay. Merhaba gazeteler, merhaba yeni gün... (Fiziksel tedavi)
b Bloody Mary: “Çivi çiviyi söker” içkisi. Alkolle mücadelenin alkolle yapıldığı mucizevi an. Akşamdan kalma eş dostu bir araya topla, herkese birer büyük bardak, içine bol buz. Bir çay kaşığı yaban turpu sosu (marketlerde var), bir iki damla Acısso, bir-iki damla Worcestershire sosu (markettekiler bilir) az votka, üzerine domates suyu (Tamek cam şişe), limon ve kereviz sapı (şart değil). Her şey yoluna girecek. (Hem psikolojik hem fiziksel tedavi)
* Mahalle kahvesinde bezgin gözlerle takılmak: Bir noktada telefon çalar. Birileri sizi mahalle kahvesine çay-kahveye çağırır. Yalnızlara, tembellere birebir. Hangover kotunu, hangover hırkanı giy, hangover gözlüklerini tak, doğru kahveye. Köşeye kurul, mekan seninmiş gibi akşama kadar kalkma. (Sosyal tedavi)
* Twitter’da ayılmak: Bunu deniyorum şu anda. Sonuçlarını anlatırım. İşe yarayacak mı emin değilim. Alo, orada kimse var mı? Sizin başağrısı durumunuz ne? (Sosyal ağ tedavisi)
* “Burası neresi?” ayılması: Eyvah, o fena. Herkes uyuyorsa hemen kalk, cüzdanını anahtarını unutmadan toparlan. Sessizce uza. Yok eğer insanlar uyandıysa ilk iki maddeyi devreye sok. (Şok tedavi)
Yeni yılın ilk günü başağrısı iyidir. Aşı gibi düşünün. Yılın kalan kısmı için bağışıklık kazandırır. Mutlu yıllar...

Haberin Devamı

“O son kadehi içmeyecektik abi...”
İTİRAF EDİYORUM
* Amy Winehouse’un haziran ayında İstanbul’a geleceği dedikodusunu duyunca “Eyvah” dedim. Çünkü son dakikada iptal olan konseri o kadar fazla ki Amy ablamızın. Sonra yüz binlerce dolar çöpe...
* Johnny Depp “İstanbul’a gelmek istiyorum” demişti ya. Kendi değil ama sevgilisi Vanessa Paradis geliyor. Çok klas bir ablamızdır.
7 Şubat tarihini yazın bir kenara.
* Hangover yazısını akşamdan kalma olduğum bir sabahta yazdım. “Önceden çekilmiş yılbaşı eğlencesi samimiyetsizliği” yoktur.

Haberin Devamı

Cumartesi albümü “Rock Dust Light Star”
Jamiroquai’ın 2010’da yayımladığı bu yeni albümü aslında dört gözle bekliyordum. Funk, rock, soul gibi tarzları her kulak zevkine uygun bir şekilde Jay Kay kadar iyi sentezleyen bir adam hâlâ yok. “Rock Dust Light Star” ve “White Knuckle Ride” gibi hemen kendini sevdiren dans pisti şarkılarına selam çakıp kalan bölümde ne var ona bakarsak... Mesela “Blue Skies”, mesela “Two Completely Different Things”, mesela “Never Gonna Be Another” mükemmel Jay Kay usulü soul şarkıları.
Jamiroquai’ın en iyi yanı her albümde yeni bir şey keşfetme derdinin olmaması. En iyi bildiği işi yapıyor. Hem de iyi yapıyor. Başka bir şey bekleyen var mı? Yok.
Belki eski basçı Stuart Zender’ın şarkılara yaptığı kendine has dokunuşlar...
Ama işte dünya böyle hepsi bir arada olmuyor bir türlü.

Haberin Devamı

Akşamdan kalanlara müzikli tedavi
Akşamdan kalma olanlara bir de müzikli tedavi var tabii...
* “Quiet is the New Loud” / Kings of Convenience
* “Van Occupanther” / Midlake
* “Fleet Foxes” / Fleet Foxes
* “Urban Hymns” / The Verve
* “Back to Black” / Amy Winehouse
* “Sen” / Bülent Ortaçgil
* “Write About Love” / Belle And Sebastian
* “Insensatez” - Lalo Schifrin

Okul servislerinde hangi şarkılar çalmalı?
Haber Kayseri’den. Okul servislerinde “damar” şarkı çalıyor diye veliler telaşlanmış. Milli Eğitim Müdürlüğü de bir CD hazırlamış. Çocuklara servislerde çalınacak şarkılar... “Batsın bu dünya’, ‘Bandıra bandıra ye beni’ ‘Bu akşam ölürüm’ gibi sözler içeren müzikler, çocukların ruh halini olumsuz etkilemekte ve gelişimlerini engellemektedir” deniyor. Öte yandan müdürlüğün hazırladığı CD’de de “Gesi Bağları”, “Anadolu’dan Geldik” , “Erkilet Güzeli” gibi türküler varmış.
Peki bunlar çocukların ruh sağlığını düzeltecek mi? Beğenmeyen anne-baba ne yapacak? Onu bırakın çocuklar ne yapacak?
Benim kafam iyice karıştı. Çünkü “Çocuklar ne dinlemeli?” konusu çok tartışma kaldırır. Bundan sonra servislerde şarkılar da mönü halinde anne-babalara sunulursa şaşırmam. “Efendim biz tamamen klasik müzik dinletiyoruz”. “Bizde Türk sanat müziği ve halk müziğinden başkası katiyen çalmaz”...
Ben çocuk olsam milli eğitimin hazırladığı CD’yi dinleyerek büyüyeceksek “Batsın bu dünya” derdim. Doğrusu ise her zaman için klasiklerdir diye düşünürüm. Çocuklara illa bir şey önereceksek bunlar klasik batı müziği, halk müziği, sanat müziği, arabesk, caz ya da pop, her türün klasikleri olmalı. Büyüyünce dinledikleri şeyler zaten hep klasiklerin yorumları farklı versiyonları olacak. En azından nereden türediklerini bilsinler çocuklar bu müziklerin...