Mehmet Tez

Mehmet Tez

mehmet.tez@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

* İktidarın kendi görüşüne göre bir nesil yetiştirme arzusunun ve bu doğrultudaki bir toplum mühendisliğinin somut göstergesidir.
* Ancak ateist düşünce de dahil tüm inanç, inançsızlık biçimleri müfredata alınırsa bir anlam ifade eder. Yoksa iktidarın dayatmacı zihniyetinin yeni bir sembolü olmaktan öteye geçemez.
* Eğer Başbakan Davutoğlu’nun söylediği gibi bir genel kültür dersiyse, din adamları değil, felsefeci, sosyolog ve tarihçiler tarafından hazırlanıp verilmelidir. Ama teknik olarak namaz kılmayı öğretiyorlar o derste bunu hepimiz biliyoruz.
* “Bizde zorlama yok” iddiasındaki bir dinde bal gibi de zorlama olduğunun bir göstergesidir.
* Bu ülkenin yüzde 99’u Müslüman demek suretiyle yapılan hayali bir homojen toplum tarifine dayandırılmaktadır. Böyle bir toplum yok, hepimiz biliyoruz, sosyoloji bilimi de biliyor.
* Bireyin tercih hakkını hiçe sayan bir uygulamadır. Bu dersin zorunlu olmasına sadece Sünni ya da Müslüman olmayan dindar vatandaşların değil, dindar olsun olmasın herkesin “kendi özgürlüğünü dilediği gibi yaşamak uğruna” karşı olması gerekir.
* 9 yaşındaki kız çocuğunun başörtüsü takıp takmayacağına kendisinin karar vereceğini söyleyen bir anlayışın, aynı yaştaki çocuğun kendisiyle ilgili bir diğer dini meselede karar almaya hakkının olmadığını söyleyerek açıkça kendiyle çeliştiğinin kanıtıdır.
Yani çocuk dindar olmaya karar verebiliyor, dindar olmamaya veremiyor. Dindar olmakta özgür, dindar olmamakta özgür değil.
Özgürlük dediğimiz şey ancak oksimoron bu ülkede.
(“Epistemoloji”yi anlayan bunu da anladı.)

Haberin Devamı

Asmalımescit’in hali

“Ne olacak bu Asmalımescit’in hali” dedi bir arkadaşım. (İşte bu beyaz Türkler böyle kopuk gündemden.)
Dedim ki Asmalımescit mi kaldı? Dünyanın en hızlı tüketilen mahallesi olarak çiğnendi ve köşeye atıldı. Şimdi tüketme sırası Karaköy’de falan...
Sonra düşündüm, bir umut olabilir hâlâ. Mahallenin en eskisi, Asmalımescit’i Asmalımescit yapan kurum Babylon dükkânı kapatmayı erteledi. Bu yılı da bir ihtimal klasik yerinde geçirecek. Daha doğrusu Babylon’un Bomonti’deki yeni yerinin hizmete girmesine bağlı olarak Asmalımescit’teki binanın restorasyonunun başlaması 2015 sonunu bulabilecek.
Peki, eskisi gibi olur mu Asmalımescit? Babylon ve Pozitif’in kurucusu Ahmet Uluğ ile buluştuk geçenlerde. Kendisi umutlu. En kötüsü geride kaldı, şimdi işletmeler de daha bilinçli eski yanlışlar tekrar edilmez diyor; “O kadar denetimsiz ve kuralsız büyüdü ki Asmalımescit, sokakta yürünmüyordu”.
Peki, belediyenin toptan masaları kaldırması doğru muydu? “Düzene sokmayı başaramadığı için toptan yasaklamayı seçti” diye yanıtladı Uluğ.
Ben Asmalımescit’in Beyoğlu Belediyesi eliyle bir çeşit Taksim Talimhane’deki oteller bölgesine dönüştürüleceğini düşünüyorum. Uluğ’a göre ise daha umut var. En önemlisi Asmalımescit’teki düşüşün nedeninin masaların kaldırılmasının olmadığı anlaşılmış işletmeciler tarafından. Bu bile önemli.
Bu kış göreceğiz. Bakalım Asmalımescit toparlanabilecek mi? Başarabilirse tarihte bir ilki de gerçekleştirmiş olacak herhalde.

Haberin Devamı

Kadıköy’den bildiriyorum

Haberin Devamı

* Kadıköy’de bayram sevinci var. Yanaklar al al. Saçlarda tatlı bir nem. Az önce alınan duşun sıcacık buğusu yükseliyor hafiflemiş bedenlerden.
* Kadıköy’de bayram sevinci var. Artık Kadıköy Belediyesi’nin barlar sokağına yolladığı tankerin önünde bidonları kovaları doldurmak için su beklemek zorunda değil hipster’lar, Kadıköy Hell’s Angels üyeleri, rock’çılar ve nice indie gençler.
* Kadıköy’de bayram sevinci var. Meyhanelerinde barlarında semtimin, temiz bardak isteyene “Bir bakayım ne ayarlayabilirim” demiyor artık işletmeler. Rakı bardağının yanında su bardağı bile geliyor şak diye istemeden.
* Kadıköy’de bayram sevinci var. Damacanacılar bir siparişi beş saatte değil eskisi gibi 15 dakikada getiriyorlar.
* Kediler memnun mesut gurul guruldanıyor, köpekler sevinçle havlıyor, kargaların bile sesi güzelleşti. Kadıköy’de sular geldi sonunda.