Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Günün rutin hayhuyu arasında kıytırık bir mesele olarak görülebilir..
Değil.. Fevkalade önemli..
Çünkü ortada kandırmaca, aldatmaca, doğruyu söylememe hali var..
*
İki olaya değineceğim..
Birincisi, Başmüzakereci Bakan’a yumurta atılma hadisesi..
Bizi Avrupa’ya sokacak olan Bakan; siyah renkli ceketimin sol kısmı kirlendi diye şikâyetçi olmuştu..
Şikâyetçi olunca da yumurta atan SBF öğrencisi hakkında 2 yıl 4 ay hapis istemiyle dava açılmıştı..
*
Ankara polisi yumurta atma hadisesinin görüntülerini incelemiş, bir tutanak hazırlamış..
Polis diyor ki; yumurta Bakan’a değil, Prof. Dr. Çağrı Erhan’ın ensesine geldi..
Hoppalaaa!..
Hoppala ki ne hoppalaaa!..
Bakan diyor ki; yumurta ceketimi kirletti; davacıyım..
Polis diyor ki; yumurta Bakan’a gelmedi..
Ee, biri doğruyu söylemiyor..
Yalan söylüyor demiyorum, dilim varmıyor, doğruyu söylemiyor..
Kim?
Bakan mı?
Polis mi?
2 yıl hapsi istenen öğrencinin davası 10 Şubat’ta başlıyor, gerçeği göreceğiz..
*
(Not: Ensesine yumurta isabet eden Prof. Dr. Çağrı Erhan şikâyetçi olmadı.. Kendisi Avrupa Toplulukları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü’dür.. Şikâyetçi olmasına hem kişiliği hem de titri müsaade etmemiştir..)
*
İkincisi, eski Tunceli Valisi’nin yerel seçimlerde buzdolabı, çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, çek-yat dağıtma hadisesi..
Biliyorsunuz, Yüksek Seçim Kurulu’nun şikâyeti üzerine yargılandı; 7 ay 15 gün hapis cezası aldı..
Şimdi Giresun Valisi..
Bu Vali’nin şimdi de 5 milyon lira tutarındaki beyaz eşyayı ihalesiz aldığı iddia ediliyor..
İstediklerinden!..
Bu iddia üzerine İçişleri Bakanlığı müfettişleri inceleme yapmış ve beyaz eşya ihalesinde eksik olmadığına karar vermiş.. Bakanlık da yargılanmasına gerek yok demiş..
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı hayır usulsüzlük var, belli kişilere ihalesiz verildi diye itiraz etmiş.. Danıştay kabul etmiş..
Vali 3 yıl hapis istemiyle yargılanacak..
Benim açımdan mesele şu..
Bakanlık mı doğru söylüyor?
Danıştay mı?
3 yıl hapsi istenen Vali’nin davası da şubatta başlıyor..

Haberin Devamı

O babanın feryadı: Adalet nerede?..
O baba dedim çünkü bildik bir babadan söz ediyorum..
İlk feryadı değil..
Bu gidişle son feryadı da olmayacak..
Çeşitli defalar köşe yazılarına, haberlere konu oldu.. Feryat etti..
Sonuç; sıfıra sıfır, elde var sıfır..
*
Dün yargı, domuz bağı ile 188 kişiyi öldüren canileri yargılayamadığı için serbest bırakınca, yargı yanardağ gibi infilak etti, patladı demiştim..
Bitmeyen daha ne davalar var, gerisini sormayın demiştim!..
İşte onlardan biri..
*
2002 yılında Alanya’da 14 yaşındaki oğluna bir otobüs çarpıyor..
Oğlunu kaybediyor..
Ceza davası açılıyor, mahkeme 10 ayda kararını veriyor..
Yargıtay’a gidiyor, bu eksik diyorlar dönüyor..
Bir daha gidiyor..
Yine dönüyor..
Bir daha gidiyor, CMUK çıktı diyorlar, yine dönüyor..
Üç mü oldu..
Dosya yine Yargıtay’daymış..
Kaç yıl geçti?
Sekiz!!!
Çok çetrefilli bir şey değil, trafik davası..
*
Tazminat davası da açmış.. Altı yılda sonuçlanmış.. Bitmiş mi?
Hayır, Yargıtay bozmuş!..
Niye?
Kaza kusur oranları Adli Tıp’tan değil, İTÜ’den alınmalıymış!..
Sonuç yok tabii; o da sekizinci yılını doldurmuş..
*
Peki ne olur?
Yüreği yanık baba diyor ki; zamanaşımı olur..
*
Hal böyleyken..
İnsanlar adalete güveniyor, adalete sığınıyor dersem yalan söylemiş olur muyum?

Haberin Devamı

Hâkim ve savcı nasıl alınıyor?
Yasa 2007 tarihli.. Çok eski değil yani..
Yazılı sınavı geçenler mülakata alınıyor..
Ne soruluyor?
Bir şey sorulmuyor, sohbet ediliyor..
Adayın muhakeme gücüne, bir konuyu kavrama ve ifade etme yeteneğine, fiziki görünüşüne, genel kültürüne, teknolojiye açık olup olmamasına bakılıyor..
Sübjektif değerlendirme yani..
Mülakatı geçemeyen, yazıdan tam puan alsa bile savcı ve hâkim olamıyor..
Mühim anlayacağınız..
Mülakatı kim yapıyor?
Burası daha mühim.. Heyette kimler var bakalım; Bakanlık Müsteşarı, Teftiş Kurulu Başkanı, Ceza, Hukuk ve Personel İşleri Genel Müdürleri ile Yargıtay ve Danıştay temsilcisi..
Yani yedi kişiden beşi bakanlıktan..
Bürokrat.. İktidarın getirdiği isimler..
Çoğunluk onlarda, kimi isterlerse o kazanır..
*
İtiraza açık bir durum.. İtiraz edildi, Danıştay mülakatlarda ses ve görüntü kaydı yapılsın kararı aldı..
AKP şimdi yasayla kayıt işini kaydırmak istiyor..
Torba yasada bu da var..
Gerekçe; mülakattaki konuşmaların kayda alınması özel hayatın gizlilik ilkesine aykırı..
*
Merak ediyorum..
Ses ve görüntü kaydını kaldırınca hâkim ve savcılara bugünden farklı ne soracaklar?
Ne tür kriterler koyacaklar?
Kayıt olmasın diye bu kadar ısrar ettiklerine göre bir hikmeti var bu işin..
Merak ettim de..
Merak etmek ayıp mı?