Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Bulunduğu her görevde PKK ile mücadele etmiş olan Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ bugün “silahlı terör örgütü yöneticisi olmak” iddiasıyla hapistedir...
Geçmişte Öcalan’ı sorgulamış veya PKK’ya karşı çarpışmış subaylar sahte kanıtlarla hapiste...
60’tan fazla muvazzaf general ve amiral Balyoz’dan demir parmaklık ardındadır...
Emniyet kökenli yazar Emre Uslu geçenlerde yazdı:
“Oslo mutabakatına göre PKK ile barış anlaşması sağlanırsa Güneydoğu’da görev yapan güvenlik görevlileri savaş suçlusu olarak yargılanacaktır”...
Bu iddia da yalanlanmış değil...
Silahlı Kuvvetler’in moralini kırmak için ne gerekirse yapılıyor...
Teröristler ise moralli... Arkalarında hem ABD var hem Irak hükümeti ve Barzani...
Ve de iktidarı ve muhalefetiyle “terör silahla çözülmez” teranesine sarılmış, meydanı PKK’ya bırakmış olan Ankara....
Öyle bir Ankara ki... Teröristleri durdurmak için sürekli onlara hizmet sunuyor...
Anayasayı bile değiştirecek onların hatırı için...
Kafamıza yerleştirmemiz gereken gerçekler mi.
1. Öcalan, Duran Kalkan, Cemil Bayık gibi PKK liderleri açıkça ve defaetle söylediler; silahı bırakmayız... Bugüne dek fikirlerini değiştirdikleri yolunda bir mesaj alınmadı...
2. PKK’nın hedefi bir Kürt devleti kurmaktır...
3. Ankara’da siyasetin verebileceği tavizler PKK’ya yetmemektedir. ABD desteğini ve Ankara’nın ABD karşısındaki ezikliğini yakalamışken silah gücüyle mümkün olan en büyük kazanımı elde etmeyi amaçlamaktadır.
4. Ankara, iktidarı ve muhalefetiyle sadece halkın gözünü boyamaya çalışmaktadır.
Bu kafayla ancak PKK’dan dayak yenir... Bu kafayla PKK’ya çalışılır, halk yenilgiye sürüklenir...

Haberin Devamı

Ya deprem olsa!
Fatih Sultan Mehmet ile Haliç Köprüsü’ndeki bakım ve asfaltlama çalışmaları nedeniyle İstanbul trafiği pazartesi gününden beri en sakin insanı dahi çıldırtacak boyutlarda.
Peki, bu çile kaçınılmaz mıydı? En azından boyutu daha az olamaz mıydı?
CHP İstanbul Milletvekili Prof. Haluk Eyidoğan’a kulak veriyoruz:
- Söz konusu köprülerdeki bakım ve asfaltlama ihtiyacı aylardır biliniyordu. İnsanına saygılı bir yönetimin yapacağı şey, önceden plan, program yapmak... Alternatifler hazırlamaktı...
- Biraz daha somut konuşursak...
- Bugün İstanbul’da toplam ulaşımın sadece yüzde 3’ü deniz yoluyla yapılıyor. Bu oranı artırmak, dolayısıyla kara trafiğinin yükünü belli ölçüde azaltmak hiç de zor bir iş değildir. Başka hat ve şehirlerden geçici aktarmalar yaparak şehir hatları vapurlarının, deniz otobüslerinin, feribot ve teknelerin sayısını artırmak mümkündür. Daha somut örnek vermem gerekirse Yenikapı, Pendik, Kartal ve Maltepe sahillerindeki araba vapur iskeleleri devreye alınabilir. Pendik, Kartal, Maltepe ve Bostancı iskelelerinde deniz otobüsü sayıları ve sefer sayıları artırılabilir.
- Bu dedikleriniz yapılmamış mı?
- Sordum, soruşturdum. Maalesef dişe dokunur hiçbir şey yapılmamış. Takvimi önceden belli bir onarım ve asfaltlama çalışmasında insanlar bu denli perişan ediliyorsa, aniden meydana gelecek bir depremde neler yaşanabileceğini varın siz hesap edin.

Haberin Devamı

Sigorta
Sekiz evladımızı daha vatani görevlerini yaparken teröre kurban verdik. 19’u değişik derecelerde yaralandı. Bunların bir bölümü belki de hayatları boyunca sakat kalacak.
Hayatlarının baharında kelle koltukta terörle mücadele eden askerlerimiz başta olmak üzere vatani görevlerini yapan evlatlarımız için ne yapsak azdır. Ne yapsak onlara olan borcumuzu ödeyemeyiz. Ama yine de ve en azından minik bir jest anlamında bir şeyler yapılabilir ve yapılmalı, değil mi?
CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam dün böyle bir jest yaptı. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda, askerlik süresinin sigortalı olarak kabul edilmesini öngören bir değişiklik teklifi verdi.
Teklife karşı çıkan izahını yapamaz, hesabını veremez.

Haberin Devamı

Soru: Terörün dayanılmaz boyuta ulaştığı nereden belli?
Yanıt: Artık sadece analar değil paşalar da ağlıyor...
* * *
Darbeleri Araştırma Komisyonu darbe örneklerini incelemek amacıyla Latin Amerika’ya gidecekmiş.
İnternetten her şeyin öğrenildiği zamanda o kadar zahmete ne gerek var ağalar beyler...
Haldun Ertem

Son
Tirebolulu şehit Piyade Er Yaşar Doymuş’un son sözleri:
- Anne bizler burada şehitlik mertebesine ulaşacağımızı biliyoruz. Çünkü burda ölüm bedava, şehit olmaktan korkmuyorum anne, fakat düşmanın kahpeliğinden korkuyorum. Bir de unutmadan anne, vur emrimiz yok, ancak içimizden iki üç arkadaşımız vurulduktan sonra PKK’lı hainler çekiliyor ve arkasından vur emri geliyor. Şimdi ben kimi vurayım anne. Ölürsem hakkını helal et anne....
Bunlar doğru mu? Genelkurmay’a soruyoruz...

Devlet Sırrı Kanun Tasarısı’yla Başbakan Erdoğan “Sırların efendisi” olacakmış.
Valla “efendi” olsun da nasıl olursa olsun!
Fahrettin Fidan

Boğa
Artvin’deki boğa güreşleri ile ilgili şikâyetlere Artvinlilerden itiraz geldi.. Derler ki..
- Artvin’deki boğa güreşinde boğalara zarar verilmez.
- Sopalarla boğalara asla vurulmuyor. O sopalar boğa sahibini boğayı güreşe teşvik etmek için uzaktan itelemeye yarıyor.
- Boğalar birbirini asla boynuzlamıyor, sadece itiyor. Eğer bu sırada bir boğanın canı yanarsa zaten tereddüt ediyor. Bu da güreşin bittiği anlamına gelir.
- Bu eğlence asla kanlı değildir. Çocukları sadece eğlendirir.
- Hayvanların hayvanlarla dövüştürülmesi iğrenç bir şeydir. Artvin’de yapılan güreştir. Asla dövüş değildir.