Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Cumhurbaşkanı Gül: “Ben tatmin oldum” demişti.
Hükümet açıklama yaptı: “Cumhurbaşkanı tatmin olduysa bize de tatmin olmak düşer.”
YÖK Başkanı Özcan kuyruğa girdi: Ben de tatmin oldum...
Cumhurbaşkanı önceki gün bir düzeltme yaptı:
- Ben tatmin oldum ama tabii ki hepimizi savcılar tatmin edecek...
İyi de bu tatmin furyasına rağmen ortada tatmin olmayan kocaman bir kitle var. Onlar ne olacak?
İşte o kitleden biri... Ertuğrul Berki adlı üniversite adayı genç farklı bir adrese yöneliyor...
Bu düğümü çözmesi için Haydar Dümen’e başvuruyor. Mektubunda diyor ki:
“Sayın Haydar Dümen,
Hayretle gördük ki, 50 - 60 yaşlarında koskoca amcalar kolayca tatmin oluyor... Ben ve genç arkadaşlarım bir türlü tatmin olamıyoruz. Sizce sorun psikolojik mi? Kolay tatmin olmanın bir şifresi var mı? O şifreyi alabilir miyiz?”
Haydar Dümen bakalım ne yanıt verecek?

Haberin Devamı

Numara çakıldı...
Matematikçi Ali Nesin geçen perşembe günü Taraf’ta ÖSYM sınavı hakkında:
“Somut bir delil olmadan kuşkulanmayı doğru bulmam” demişti.
Ali Nesin de hidayete erdi! Bir gün sonra yaptığı açıklamada şöyle dedi:
“Dün Taraf gazetesinde çıkan söyleşimde kısıtlı bilgimle bazı yanlış çıkarımlarda bulunmuşum. Şimdi daha çok sınav kâğıdına ulaşılabildiğinden, ÖSYM’nin son açıklamalarını da dikkate alarak bu çıkarımlarımı düzeltmek zorunluluğunu hissediyorum.
YGS’de 40 matematik sorusundan 23’üne doğru yanıt veren bir şablon vardır ve en iyimser bakış açısıyla, ÖSYM, sınavı eline yüzüne bulaştırmıştır...”

Türkiye’nin gündemini dikkatle izleyenler
pek çok önemli davanın savcılarını yakından tanıyor artık... Bir tek Deniz Feneri davasının savcılarıyla tanışmak kısmet olmuyor nedense...
Haldun Ertem

İBB neyi bekliyor?
Toplam 25 deniz otobüsü, 10 hızlı feribot, 17 arabalı vapur ve 34 adet yolcu vapuru ile 49 şehir hatları iskelesine sahip İDO dün 861 milyon dolara satıldı...
Başkan Topbaş; “İGDAŞ ve İDO’nun satışından en az 10 milyar dolar almak istiyorum, bu parayla yeni metro hatları yapacağız” demişti... O rakam şimdilik bir hayal olarak gözüküyor.
Bu arada hatırlarsınız... Levent’teki eski İETT garajı arazisi 4 yıl önce Sama Dubai Gayrimenkul A.Ş’ye satılmıştı. KDV dahil Dubai şirketi 1 milyar 165 milyon lira ödeyecekti. Şirket, Mimarlar Odası’nın açtığı davayı bahane ederek ödemeyi yapmadı. Bu durumda İstanbul Belediyesi’ne düşen, şirketin 24 milyon dolarını irat kaydedip ihaleyi yenilemekti. Aradan 4 yıl geçti. Sonuç ne mi oldu?
Kadir Topbaş açıkladı geçenlerde:
“İhale bedelinin yatırılmasını bekliyoruz.”
15 gün içinde yatırılması gereken ihale bedelinin 4 yıl beklendiği nerede görülmüş?
Tabii sadece İstanbul’da...

Haberin Devamı

Patronlar içerde!
Yazar Kaan Arslanoğlu SOL’da yazıyor: “Düzce’de geçtiğimiz pazartesi günü Mas-Daf adlı fabrikada sendikalı 109 işçinin bir saat içinde ihbarsız ve tazminatsız olarak işten çıkarılması organize sanayi bölgesini karıştırdı. İşçiler kendilerini fabrikaya kilitleyerek direniş başlattı.
Olay yerine gelen jandarma ekipleri atılan 109 işçiye karşı bölgede sendikasızlaştırma faaliyeti yürüten patronlardan 109’unu gözaltına aldı. Hatta bir jandarma komutanı işveren temsilcisini tartaklayarak şöyle bağırdı: “Önce DESA, sonra Termo-Makine şimdi de, Mas-Daf. Buraları karıştıran sensin. Ne istiyorsun işçilerden? Sendikalaşmasınlar mı, örgütlenmesinler mi? Aldıkları üç kuruşun sonrasını düşünmesinler mi? Köle toplumu mu yaratmak istiyorsun söyle, yoksa ümmet toplumu mu?”
Patronlar akşama doğru gruplar halinde serbest bırakıldılar, ama temsilcileri sabaha kadar karakolda tutuldu. O soğukta işverenlerin gösterdiği dayanışma duygusu görülmeye değerdi, değer...”
109 patron gözaltına alınıyor ve biz duymuyoruz... Olacak iş mi? Derken yazının devamını okuyunca anladık ki... Kaan kardeşimiz şaka yapmış... İşçilerin başına geleni patronlara yapıldı gibi anlatmış. Sonuç... Düzce’de 109 işçiye ve temsilcilerine yönelik haksızlık sürüyor.

Haberin Devamı

Zaman zaman dile getirilen klasik bir söz: “Batı’da genelkurmay başkanlarının adı bile bilinmez.”
Peki Batı’da bizdeki kadar savcı adı bilinir mi?
Fahrettin Fidan

OdaTV belgeleri
OdaTV yöneticileri kendi bilgisayarlarında bulunan ve suç kaynağı sayılan kimi belgelerin virüsle yüklendiğini savunmuşlardı. Ulusal Medya 2010 ve benzeri bu belgeler bilgisayarlara bir dakika içinde yüklenip kaybolmuştu. Ahmet Şık ve Nedim Şener de bu dosyalarla suçlanıyordu. OdaTV avukatı Feza Yalçın’ın başvurusu üzerine Boğaziçi Üniversitesi’nde bir bilirkişi raporu hazırlandı.
Dün açıklanan raporda:
“Dosyaların virüs ya da truva atı aracılığı ile yaratılıp silinmiş olması ihtimali büyüktür”deniyor.