Turan Yılmaz'ın "Tayyip: Kasımpaşa'dan Siyasetin Ön Saflarına" adlı derlemesinde Tayyip Erdoğan'ın futbol yaşamına epey yer ayrılmış... Recep Tayyip 1980 yılında İETT'de oynuyor... İstanbul Belediyesi ve İETT'de o dönem sol sendika yetkili. Kulüp de onların yönetiminde. Namazında niyazında bir futbolcu olan Recep Tayyip'ten pek hoşlanmıyorlar. Üstelik Erdoğan o sıralarda sakal bırakmaya da başlamış. Bir iki maç takımdan kesiliyor. Ancak takım da kaybediyor. Bakıyor olacak gibi değil, antrenör Mehmet Ali Gürses İznik ile oynanan maçın ikinci yarısında onu oyuna alıyor. Kısa süre sonra da Recep Tayyip 35 metreden savurduğu şutla takımını 1 - 0 öne geçiriyor. Santraya doğru koşarken tribündeki yöneticilere dönüyor, bir el hareketi yapıyor. Bu hareketi kendisine yakıştıramayan arkadaşlarına da:
- Mesaj yerine ulaştı, diye cevap veriyor...
Anlaşılan vücut dilini kullanmaya da o yıllarda başlamış...
En büyük zaman hırsızı kararsızlıktır.
Günümüz Türkiye'sinde; düşünen ve mücadele eden insanın, polisten başka arayıp soranı yoktur.
İngilizcede "McJob" diye bir sözcük türedi... McDonald's çalışanlarından esinle üretilmiş bir sözcük bu:
1) Az yetenek gerektiren
2) İlerleme için az olanak sağlayan
3) "Düşük maaşlı" iş anlamına geliyor.
Türkiye'de bakanlık ve başbakanlık bir McJob mudur?
Olabilir mi? Siz ne düşünüyorsunuz?
Tayyip Erdoğan, seçim gezilerine Başbakanlığın ATA uçağıyla gidiyor... Makam aracı da karadan yola çıkıyor. Öteki liderler gezi masraflarını parti bütçesinden karşılarken, Tayyip Bey'in gezi masrafını vatandaş ödemiş oluyor.
Davranış, etik ve dürüst değil... Tayyip Bey de etik ve dürüst olmayan uygulamalara kesin karşı. O yüzden gittiği illerde programına bir de "Valilik ziyareti" koyuyor... Böylece gezi resmi kimlik kazanıyor, etik oluyor... Etik sözcüğünün Türkçesi mi? Açık değil mi: "Kılıfına uydurulmuş"...
Türk Ceza Kanunu'ndaki yeni düzenlemeye göre, rüşveti alan yakalandığında aynen iade ederse, rüşveti veren de "pişmanım" derse cezalanırma olmayacakmış.
Ceza Kanunu değil Ödül yönetmeliği sanki...
Fatih Terim görevdan ayrılmış ama Kongre'ye kadar takımın başındıymış.
Bakarsınız "görevden ayrılmış Terim'li GS, eskisinden daha başarılı olur...
Devlet Demiryolları "içki yasağı"na ilişkin bir açıklama gönderdi, okuyalım:
"Sigara içmeyenler için ayrılmış bulunan bölümde, arzu eden yolcularımızın içki almasına engel olacak bir emir bulunmamaktadır. Olayın meydana gelişi ve kamuoyuna yansıyışı tamamen yanlış bir algılamadan kaynaklanmaktadır.
Sigara içmeyen yolcularımız için ayrılmış olan bölümde... Diğer hizmetlerin yanı sıra içki servisi de yapılacaktır."
İyi güzel... Bu yüzden görevden alınan personel de yerine iade edilirse mesele kalmadı demektir...
Karadenizli bir ev kadını "Life TV Show" adlı yarışma programına katılır. Ödül: 500 milyar liradır...
Sunucu, soruları sormaya başlar:
1. Tarihteki Yüzyıl Savaşları ne kadar sürmüştür?
a) 116 yıl b) 99 yıl c) 100 yıl d) 150 yıl...
* Karadenizli ev kadını cevabı bilemez, pas geçme hakkını kullanır...
2. Panama Şapkası hangi ülkede keşfedilmiştir?
a) Brezilya b) Şili c) Panama d) Ekvador
* Karadenizli hanım cevabı bilemez, seyirciden yardım ister
3. Rusların Bayramı Ekim direnişi hangi ayda kutlanır?
a) Ocak b) Eylül c) Ekim d) Kasım
* Karadenizli hanım bilemez, telefon hakkını kullanır...
4. Kral Georg IV'ün doğru adı nedir?
a) Albert b) Georg c) Manuel d) Jonas
* Karadenizli ev hanımı cevabı bilemez, bu soruyu da pas geçer...
5. Kanarya Adaları'nın ismi, hangi hayvandan gelmiştir?
a) Kanarya b) Kanguru c) Fare d) Fobbalığı.
* Karadenizli ev kadını bilemez, yarışmadan çekilir...
Not: Okurken güldü iseniz doğru cevaplara da bir göz atın:
1. Yüzyıl savaşları 116 yıl sürdü...
2. Panama şapkası Ekvador'da keşfedilmiştir.
3. Rus bayramı "Ekim direnişi" 7 Kasım'da kutlanır.
4. Kral Georg IV'ün asıl adı Albert'tir... Kral, 1936 yılında ismini değiştirmiştir.
5. Kanarya adalarının Latince adı"Fobların Adası"dır ve bu isim "Fobbalığı"ndan gelir...
Ne oldu? Bir an kendinizi Karadenizli ev hanımından daha bilgili mi sanmıştınız?
