Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Kadınlar kürtaj yaptırmasın.
Kadınlar sezaryenle doğum yaptırmasın.
Kadınlar doğum kontrol yöntemlerine başvurmasın.
Kadınlar yüksek sesle gülmesin.
Hamileler sokağa çıkmasın.
Kız, erkek aynı dairede kalmasın.
Okullarda kızlarla erkekler bir arada okumasın.
Kadınlar eşlerinin izni olmadan çalışmasın...
İktidardaki zihniyet kadınlarla çok ilgili... Fıtratında var bu.. Kadın evden çıkmasın. Erkek ne derse onu yapsın... Hakkını savunmasın.
Kadın böylesine aciz bir varlık olarak tanımlanınca ve bu algı topluma yayılınca kadının hakkını savunması erkeği delirtiyor. Cinayetler çoğunlukla kadınlar haklarını savunduğu, erkeğe teslim olmadığı noktada patlıyor.
Binlerce kadın tacize, cinayete, saldırıya çoğunlukla bu yüzden hedef oluyor.
Temelde ne var? Temelde laiklikten kopma, laik hayat tarzından uzaklaşma var
Şeriata dayalı düşüncelerin siyasi ve sosyal hayata egemen olmasıdır esas mesele...
Laiklik karşıtı olduğu Anayasa Mahkemesi’nce hükme bağlanmış bir siyasi partinin ezberindeki hayat tarzını kabullenecek toplum... Bu yönde zorlanıyor. Beyni bu yönde yıkanıyor. Kadınlara yönelik taciz ve cinayetler de, bilinçli veya bilinçsiz, kadının kabullenmesi istenen rolle ilgilidir. Lakliğin kıymetini anlamadık, hiç değilse bundan sonra anlayalım.

Haberin Devamı

The Cut - Kesik...
Fatih Akın’ın The Cut - Kesik filminin hayli reklamı yapıldı. Övenler çok oldu. Ancak herkes aynı kanıda değil... Avukat Hüseyin Özbek şu notu göndermiş:
“Taşnak kurşununun beyazperdeden sıkılanı diyebileceğimiz bu filmin önce zamanlaması üzerine düşünülmelidir. Kesik, Ermeni diasporasının ve Ermenistan’ın hazırlık yaptığı 2015 kampanyasına bir Türk yönetmence beyazperdeden verilen 100. Yıl desteği olarak okunmalıdır.
Filmin, yurtiçinde Ermeni diasporası tezlerinin kabulüne yönelik algı oluşturmaya, yurtdışında ise sinemacılık kariyerinin zirvesine tırmanmaya yönelik bir hesabın ürünü olduğu anlaşılmaktadır. Akın’ın hedefi sinemanın Orhan Pamuk’u olmaktır.”
Kesik, yapılan yoğun promosyon ve reklama rağmen ilk hafta 9 bin, ikinci hafta 6 bin seyirci toplamış... Hasılatta 15. sırada... Halen vizyonda olan ‘Çakallarla Dans’ adlı Türk filmi ilk haftada 629 bin, ‘Kırımlı’ 48 bin, ‘Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku’ 35 bin seyirci topladı. Seyirci Kesik’i adeta boykot etti...
Filme Ermeni lobisinin desteğinin olmadığını söylüyor Fatih Akın... Bize bu pek inandırıcı gelmedi. Genç adamın sağladığı şöhreti riske atmak için güçlü sebepler olmalı. Fatih Akın hangi şeytana uydu bilemeyiz. Oysa biz onu çok sevmiştik...

Haberin Devamı

GÜL
Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı 28 Ağustos’ta sona erdi. Ancak Gül 100’ü aşkın personelin eşliğinde Cumhurbaşkanlığı’nın yazlık köşkü Huber’de kalmaya devam ediyor. Masraf halka ödetiliyor. Huber’deki ikametin Tayyip Erdoğan’ın izniyle sürdüğü belirtiliyor.
Bu ne iş, diye konuşulurken... Bir dostumuz şu yorumu yaptı:
- Eskiden tahttan indirilen padişahlar da saraylarda ikamet ettirilirdi. Örneğin 5. Murat Çırağan’da, Abdülaziz Feriye Sarayı’0nda, Abdülhamit Beylerbeyi’nde zorunlu ikamete tabi tutulmuştu. Böylece koltuktan düşmenin acısı hafifletilir, kontrol altında tutulurlar, tahta yeniden rakip olmaları önlenirdi...
Durum benzeşiyor mu? Yorum sizin...

Haberin Devamı

Diyarbakır -Galatasaray maçında İstiklal Marşı ıslıklandı.
İstiklal Marşı’ndan gocunuyorsanız Türkiye Kupası’na niye katılıyorsunuz?
Gülhan Elmas
* * *
Son zamanlarda moda olan “asil duruş” ne demek?
Çalarken yakalandığında istifi bozmamak...
Akif Kökçe

ABES
Yaşadığımız abesle iştigal cumhuriyetinde günün konusu:
“Hırsızlık mı daha ağır suçtur yolsuzluk mu?”
İkisi de ağır suçtur. Ama yolsuzluk bizce daha ağır suçtur...
Hırsız küçük çalar... Birkaç kişinin malını götürür...
Yolsuzluk yapan yatırım yapıyormuş, ihale yürütüyormuş pozlarda hazineyi soyar. Tüm milletin parasını çalar... Hangisi daha ağır...

Başbakan Davutoğlu: Haram yiyenlerin kollarını keseriz, diyor...
Zaytung sitesi sormuş: Kollarını keserseniz o pahalı saatleri nereye takacaklar?