Ayakta işemek günah diye cami tuvaletindeki pisuvarı kaldırtan Vali...
Cephane patlaması üzerine Genelkurmay Başkanı’na hediye veren Vali...
Bakanın ayakkabılarını korumasına sildirmeye kalkışan Vali...
Kamyonunun şoför mahalline atlayıp, muavin gibi kömür çuvalı dağıtan Vali...
Gazeteciyi “yerin altı da var unutma” diye tehdit eden Vali...
Vee sonunda... Vatandaşa “gavat” diye küfür eden Vali de gördü bu halk...
Devletin değil iktidarın valisi bu kişiler... Gelelim bir başka olaya...
1986 yılı Temmuz ayı... Malatya’da kayısı bayramı kutlamaları var. Başbakan Özal da geliyor ve halka hitap etmek üzere otobüsün üzerine çıkıyor. Vali Naim Cömertoğlu da yanında...
Özal otobüsün üzerinde konuşurken, boyu kısa olduğu için halk kendisini göremiyor ve “Çök, çök” diye bağırıyor. Özal’ın etrafındakilerin hepsi çömeliyor. Sadece Vali ayakta... Özal “Vali Bey, çöksene” diye uyarıyor. Vali de şöyle diyor:
“Devlet çökmez Sayın Başbakanım”
Cumhuriyetin valisi buydu, iktidarın valisi yukardaki...
Başbakan’ın dün “gavat” diyen valiyi korumaya alması da hiç şaşırtmadı bizi.
Böyle zamma oh!
Yüzde 5’lik, 10’luk zamlara alıştık. Artık haber bile olmuyor...
Ama sağlıktaki bu yüzde 200 zam öyle geçiştirilir gibi değil...
Bu kallavi zammı bir hastaneyi örnek vererek geçenlerde yazdık.
Ankara’da bir özel hastaneye kalp muayenesi için başvuran bir emekliden geçen aya kadar 11 lira ilave ücret (katkı payı) istenirken... Bu rakam 74 liraya yükselmiş...
Hastaneden aldığımız bilgiye göre...
Devlet, kardiyoloji muayene ücreti ve tetkik bedeli olarak hastaneye 37 lira ödüyor... Vatandaştan da bu ücretin yüzde 30’u yani 11 TL alınıyormuş.
Hükümet “katkı payı”na yüzde 200’e kadar artış izni verince...
Hastane 11 liralık katkı payını, devletin verdiği 37 liranın yüzde 200’ü olan 74 liraya yükseltiyor. Devlet 37 liralık kendi payını ödemeye devam ediyor...
Toplam ödeme 111 lira oluyor.
Hastane açısından bu ücreti olağan bulabilirsiniz...
Ancak vatandaş payının 11 liradan 74 liraya yükselmesini, yaklaşık yüzde 600 zamlanmasını olağan kabul edebilir misiniz? Özel hastanelerin kapısı bir dönem işçiye, memura, emekliye açılmıştı. Anlaşılıyor ki bu zamlarla kapılar yeniden kapanıyor. Vatandaş devlet hastanelerine dönüyor.
GKB
Anıtkabir ziyaret rakamlarının düzenli açıklanmamasını eleştirmiştik dün... Genelkurmay internet sitesinde 2011 yılı sonrası yer almıyordu. Genelkurmay İletişim Dairesi Başkanı Tuğgeneral Ertuğrul Gazi Özkürkçü arayarak bilgi verdi. Her ayın ilk haftasında “TSK’dan haberler” bölümünde bir önceki ayın ziyaretçi sayısının açıklandığını anlattı... Eleştirimiz üzerine... 2012 yılı rakamı siteye eklenecek, 2013 yılındaki ziyaret rakamları ise ay be ay konulacaktı... Bizce 2011 yılı öncesi rakamlar da siteye konulmalı.. Geçmişle bugünün kıyaslamasına olanak verilmeli...
Erdoğan’ın “kızlı -erkekli” muhabbeti hiçbir işe yaramıyorsa
cahil babaların
“kız çocuklarını okutmama” kararını pekiştirmeye yarıyor!
* * *
Adana Valisi müfettişken İstanbul Belediye Başkanı Erdoğan’ı aklamış.
Erdoğan da bu ikramın altında kalmadı...
Vatandaşa “Gavat” diyen valiyi akladı!
Akif Kökçe
Sarıgül
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün CHP’ye dönmesi, İstanbul Belediye Başkan Adaylığı’nın kesinleştiği gibi bir izlenime yol açıyor...
Oysa Sarıgül CHP’nin İstanbul Büyükşehir adayı olmayabilir. Bakın Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak ne diyor:
“Sayın Sarıgül partiye geri dönüş yaptı. Bu onun ille de aday olacağı anlamına gelmez. Partinin kurulları var. O kurullardan geçmesi lazım.
Sarıgül Büyükşehir adayı olabilir olmayabilir...
İletişim Uzmanı Nuran Yıldız bakın ne diyor Sarıgül’le ilgili:
- Sarıgül, “İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı olmak için CHP’ye geçti” türü analizleri zihninizden silip yerine şu analizi koymanızı öneririm: İstanbul Sarıgül’ün umurunda bile değil. O Türkiye’yi istiyor.
