Çarşambadan belliydi, nitekim öyle de oldu. Anayasa komisyonu daha üçüncü oturumunda dağıldı. Masayı dağıtan Başkan İsmail Kahraman 24 saat sonra tekrar toplanalım çağrısı yaptı? Neler olduğunu komisyonun CHP’li üyesi Ömer Süha Aldan’a sorduk. Dediği:
- Önceki gün komisyonumuz çalışırken Başkan İsmail Kahraman bir anda “10 dakika ara veriyorum” deyip salondan çıktı. O arada Cumhurbaşkanı’yla görüşmüş, Saray’dan kendisine, “Başkanlık konuşulmayacaksa masayı dağıt” denmiş olabilir. Salona dönüşte masayı dağıttı. Sonradan bu kez devreye Başbakan’ın girdiği yeniden toplanma çağrısını Başbakan’ın etkisiyle yaptığı söyleniyor.
- AKP’liler, masayı, başkanlık sistemini tartışmayız bile diyen CHP dağıttı, diyor.
- İyi de biz bunu masa kurulmadan önce de söyledik.
- HDP ve MHP’nin masadaki tavrına ne diyorsunuz?
- HDP, bu komisyonu AKP ile yeniden temas kurmanın aracı olarak görüyor. MHP de, AKP ile HDP’yi baş başa bırakmayıp kontrol altında tutmanın vasıtası olarak. O yüzden dağılmasından hoşlanmadılar.
- Sonuç?
- AKP’nin, daha demokratik, özgürlükçü ve çağdaş anayasa diye bir derdinin olmadığını, tek derdinin başkanlık olduğu net bir şekilde ortaya çıktı.
* * *
Cumhurbaşkanı Erdoğan çalışmalara üç partiyle devam edilebileceğini bildirdi. Bakalım anayasa çalışmaları Meclis’in yüzde 25’i yok sayılarak devam edecek mi?
AKP tek başına!
Meclis’in geçen döneminde Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda CHP temsilcisi olarak yer alan Rıza Türmen, “Güçsüzlerin Gücü” adlı kitabında o dönemde yazdığı yazıları toplamış. Rıza Türmen 2013’te bir yazısında şöyle diyor:
“Yeni bir anayasa yapım sürecinin başarılı sonuçlanmasının önündeki en önemli güçlük, AKP’nin başkanlık sistemi önerisi... AKP’nin ne programında, ne de seçim bildirgesinde bulunan ve başkana sınırsız yetkiler tanıyan AKP önerisinin Türkiye’yi bir diktatörlüğe sürükleyeceği bu denli açıkken neden önerildi ayrı bir yazı konusu...”
Evet AKP anayasa çalışmalarının orta yerinde “başkanlık sistemi”ni adeta şapkadan çıkararak masaya koymuş ve çalışmaları tıkamıştır. Rıza Türmen şaşkınlıkla devam ediyor:
“Bir güçlük de Başbakan Erdoğan’ın ve onun her söylediğini büyük bir sadakatle tekrarlayan yakın çevresinin ‘Süre bitti bizim B ve C planlarımız var. Anayasayı başka bir partiyle birlikte ya da kendimiz yaparız. 331’i bulunca da referanduma gideriz’ türünden söylemidir.”
* * *
İlginç olan AKP’nin Anayasa’yı ve rejimi kökten değiştirirken diğer partilerin desteğini fazla önemsememesidir. Bu köklü değişikliği tek başına da olsa yapmayı kafasına koymuş olmasıdır.Anlaşılan önceki akşam Başkan İsmail Kahraman o yüzden masayı kolayca devirebilmiştir.
DÜŞTÜ
Bir uçak düşürdük hayatımız değişti...
Düşürülen uçak yüzünden kaybettiğimiz Rus turist sayısı 6 milyondur...
Avrupa’dan gelen iptallerle birlikte rakam 8 milyonu buluyor.
Emirhan Otelleri İcra Kurulu Başkanı Emir Demirci’yle konuşuyoruz.
“Devlet yerli turistin dışarı çıkmasını önlesin, onları içeriye yöneltsin” şeklindeki tavsiyelere gülüyor... Peki ne yapmalı?
Devlet SGK primlerini bu yıla mahsus olarak yüzde 50 indirebilir...
Vergileri öteleyebilir...
Bankalar krediler ve yeniden yapılandırma konularında esnek davranabilir...
Emir Demirci, asgari ücretin yükselmesinin personel masrafını ağırlaştırdığını, bunun da ayrı sorun oluşturduğunu anlatıyor.
Devlet sektöre kulak vermek zorunda...
AKP Suriye’de Kürt devleti kurulmasına karşıysa
Irak’ta Kürt devleti kurulmasına niye destek çıkıyor?
Akif Kökçe
AFİŞ
Ankara metroda her yere asılmış bir afiş dikkat çekiyor... Önümüzdeki dönemin seçmeli dersleri 19 Şubata kadar seçilecek. Afişte öğrencilere şu çağrı yapılıyor:
“Dersimi seçiyorum: Kuran-ı Kerim, Muhammed’in Hayatı, Temel din bilgileri, Arapça”...
Ve büyük harflerle şu uyarı:
“Seçmesi bir dakika, faydası iki dünya”
Yani... Öğrenci bu dersleri seçerse öteki dünyada da ödüllendirilecek!
Bu afişleri kim bastırıyor, belediye nasıl izin veriyor, belli değil...
Geçen hafta camilerdeki cuma hutbesinde de erkek velilerden bu dersleri seçmeleri için çocuklarına baskı yapmaları istendi.
İnsan mühendisleri geleceğin neslini şekillendirmek için örgütlü olarak çalışıyor.
Devlet arkalarında, meydan onların...
