Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları


PKK hedef yükseltiyor... Ben senin vekilini kaçırırım, saklarım, bulamazsın, mesajı veriyor. Yurdun bazı bölümlerinde seyahat hürriyetinin kalmadığını anlatıyor.
PKK’nın destekçi ülkeleri tarihte görülmemiş ölçüde çoğaldı. Suriye’ye çullanmamız ve Malatya’ya füze radarı yerleştirmemizle birlikte Suriye, İran, Irak, Rusya vaziyet aldı. Barzani zaten gözümüzün içine baka baka PKK’yı destekliyor.
Şimdi hep birlikte terörü bize karşı siyaset olarak kullanıyorlar.
PKK o yüzden her zamankinden daha güçlü ve pervasız...
Örgütün beyni Kandil’de... Ancak bırakın Kandil’i, siz sınırdan başınızı uzatıp dibimizdeki PKK kamplarına bile dokunamıyorsunuz.
Karakollarımızdaki güvenlik güçleri sadece kendilerini savunmaya çalışmakta.
PKK için ortam her zamankinden daha uygun.
Hükümet, ABD engeline karşı PKK’yı tasfiye için sınır ötesine geçemezken... Ana muhalefet partisinin de “Meclisi toplayalım, komisyon kuralım”ın ötesinde bir fikri ve önerisi yok. Çünkü konu eski bir PKK avukatına havale edilmiş durumda....
* * *
Geçen mayısta AKP Diyarbakır Kulp ilçe başkanı PKK’lılar tarafından kaçırıldığında Başbakan Erdoğan: “AK partiyi sandıklarda, halk meclisinde mağlup edemeyenler sindirme politikası güdüyor. Bunun AK Parti’ye karşı yapılıp CHP’ye veya başka partilere yapılmaması manidardır” demişti.
PKK’nın durumdan vazife çıkarcasına Hüseyin Aygün’ü kaçırması üzerine ne mi dedi?
“Bunlar beklediğimiz şeyler...”
Madem bekliyorsunuz ne gibi önlemler aldınız, diye soran olur mu?
Özeti; ne vekil kaçırılması umurlarında ne birkaç Mehmet’in şehit olması...

Haberin Devamı

Çok adam kaçırıldı!

CHP Grup Danışmanı Sema Sezer’in PKK tarafından kaçırılan yurttaşlarla ilgili hazırladığı ayrıntılı rapor 10 Ağustos’ta CHP internet sitesinde yer aldı. Tesadüfe bakın ki, iki gün sonra CHP Milletvekili Hüseyin Aygün kaçırıldı. Rapora göre:
* Son bir yıllık dönemde 145 vatandaşımız kaçırıldı...
* Bu vatandaşlardan 119’u kurtuldu, 26’sının akıbeti belli değil. (6 asker, 1 polis, 1 kaymakam adayı bu sayıya dâhil.)
* PKK’nın 1990 - 2010 arasındaki 20 yıllık dönemde gerçekleştirdiği 46 yol kesme eyleminde 154 kişi kaçırılmış iken, sadece son bir yıllık dönemde 145 vatandaşımız kaçırılmış bulunuyor.
* Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kaçırılan 121 kişiden, 90’ı örgüt tarafından serbest bırakıldı, 3’ü kaçarak kurtuldu, 2’si ölü olarak bulundu...
* Kaçırılan 121 kişiden devlet birimlerinin istihbaratı ve düzenlenen operasyonlar sonucu kurtarılabilen kimse olmadı...
* Kaçırılan vatandaşlardan serbest bırakılanlar da, kaçırıldıkları yerde ya da çok yakınında salıverildi...
* Devlet ve hükümet yetkilileri, kaçırılanların kimlikleri ve akıbetleri konusunda açıklama yapmamakta, bu olaylar gizlenmektedir.
* Kaçırılanların ailelerine psikolojik yardım ya da maddi destek sağlanmamakta, aranıp sorulmamaktadırlar. Aileler maddi zorluk içindedir.
* 13 Mayıs 2012’de kaçırılan ve 28 Haziran’da serbest bırakılan AKP Kulp İlçe Başkanı Veysel Çelik, “Hiçbir AK Partili yetkili aileme ve yakınlarıma geçmiş olsun dileğinde bulunmadı...” diyerek istifa etmiştir.
CHP internet sitesindeki bu ibret verici raporu okumanızı salık veririz...

Haberin Devamı


İktidarın “Kürt açılımı” üç yıl içinde PKK açılımına dönüştü, PKK açıldıkça açıldı.
Haldun Ertem

Haberin Devamı

KPSS

KPSS sınavı sonrası soruların çalındığına ilişkin çok net kanıtlar yayımlandı.
Geçen hafta açıklanan KPSS sonuçları da kopyayı doğrular nitelikte.
CHP’li Prof. Nur Serter açıklıyor:
“2012 KPSS sonuçlarına bakıldığı zaman, ortaya çıkan tablo manidardır. KPSS sorularının çalındığı iddia edilen illerin (SİİRT, KİLİS, MUŞ vb.) gösterdiği başarı, bu iddiayı doğrular niteliktedir. 2012 KPSS’de başarılı olan illerin birçoğunun, 2012 YGS ve LYS’de son sıralarda oldukları görülmektedir...
Çok yakın bir tarihte de, bu sonuçlara dayalı olarak 40 bin öğretmen ataması yapılacaktır.
ÖSYM’nin yaptığı sınavlarda, cemaat ve KCK etkisinin olduğu tartışmaları devam etmektedir. Yapılacak olan 40 bin öğretmen ataması şaibelidir.
Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen atamalarını, KPSS’deki şaibe ortadan kalkıncaya kadar ertelemelidir.”

Protestolu senette patlama yaşanıyormuş.
Haydi bakalım, bu protestoyu da copla, kalkanla, biber gazıyla önleyin de görelim!
Fahrettin Fidan

Bas’ın

İftar akşamında oruç açmak için masaya oturmuş insanların önünde kürsüye çıkıp siyaset yapmak, muhalefeti eleştirmek, gazete yazarını topa tutmak, gecenin huzurunu gerilime dönüştürmek din ve imanla uyuşur mu? Herhalde uyuşuyor ki, Başbakan öyle yapıyor.
İstanbul’daki iftarda “Dışişleri Bakanı’nın Myanmar’da ne işi var” diye yazan Radikal yazarı Cüneyt Özdemir’e ve patronuna ateş püskürüyor:
- Ben buradan o medya patronuna ‘Yazıklar olsun’ diyorum. Bu adamları köşe yazarı olarak nasıl tutuyorsunuz?
Başbakan böylece patronları da iktidarı eleştiren yazarlara karşı kışkırtıyor.
Bu koşullarda bir ülkede ne basın özgürlüğü kalır, ne halkın haber alma özgürlüğü. Kalmadı da zaten

AKP’li Hüseyin Çelik: “Meclis birkaç Mehmet şehit oldu diye toplanmaz” demiş.
Şehitler için toplanılmaz ama memleketi daha kolay satmak için yasa çıkarılacağı zaman gecenin köründe toplanılır...
Akif Kökçe

Son

Bir olimpiyat daha sona erdi. 2 altın, 2 gümüş, 1 bronzla ayrıldık Londra’dan. Yarıdan çoğu genç 75 milyonluk ülke için fiyaskodur bu. Neyse ki 1500 metreyi kazanan iki kızımız üç gün boyunca ekranlara çıkartılıp yetkililere yüzlerce kez teşekkür ettirildi de... Biraz olsun fiyasko unutturuldu!