Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başbakan esti gürledi: - Gecekonduları, kaçak yapıları sormadan kamulaştıracağız. Oy verirmiş vermezmiş dinlemeyeceğiz...
Geç de olsa güzel bir çıkış... Geçelim bir başka sahneye...
Türkiye Mimar Mühendisler Odası Birliği afet bölgesine 60 kişilik heyetle gitti. Dönüşte bir rapor hazırladı. Rapordan satırlar okuyoruz:
“Yapı Denetim Kanunu‘nda bu yıl KHK ile yapılan değişiklikle, ülkemizdeki tüm köylerin yanı sıra, nüfusu 5000 kişinin altındaki belediyelerin sınırları içinde ve mücavir alanlarındaki yapılaşmalar da yapı denetim sistemi dışına çıkarılmıştır. Kırsal alanda, köylerde plansız ruhsatsız, mühendislik hizmeti almamış yapılaşmanın kapısı ardına kadar açılmıştır...”
O ne perhiz, bu ne lahana turşusu...

Haberin Devamı

Sonucu düşünmemiş!
Afet İşleri eski Müdür Yardımcısı Ali Zafer Topşir hatırlatıyor:
“Bugün karşılaşılan zorluğun bir sebebi de Eski Bayındırlık Bakanı Sayın Faruk Özak’ın Afet İşleri’nin elinde bulunan binlerce konteyneri okullara ve belediyelere sorumsuzca dağıtmasıdır. Daha önceki bakan Zeki Ergezen, konteynerleri çeşitli bölgelerde depolamıştı. Sayın Özak dağıttı. Şu anda Afet İşleri’nin ve diğer kamu kuruluşlarının ellerinde konteyner bulunmamaktadır. Kış mevsiminin yaklaştığı bu günlerde hükümet umudunu yurtdışından gelecek konteynerlere bağlamıştır...”

Tahliye dilekleri
Bülent Arınç’ın ninnisi kulağa hoş geliyor: “Deniz Feneri tahliyeleri dilerim diğer hâkimlere örnek olur.”
Daha başka bakanlar hatta Cumhurbaşkanı bile zaman zaman tutukluluk sürelerinin uzunluğundan söz ediyor.
Ama fiili durum değişmiyor...
İktidarın yakınları en çok üç ay hapis yatıyor.
İktidarla görüş birliği içinde olmayanlar üç yıldan fazla...
Bir anı: Polis 12 Mart öncesinde bir gün Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni basmıştı.
Merdivenlerin iki yanına polisler dizildi..
Öğrencileri yukarı katlardan aşağı döve döve indiriyorlardı.
Dışardaki polis şefi emir verdi:
“Dövmeyin...”
Merdivenin iki yanına dizilmiş polisler bu defa her cop idrip kaldırdıklarında:
“Dövmeyin” diye tempo tutuyordu.
Çünkü her biri polis şefinin o emri görüntüyü kurtarmak için verdiğini biliyordu.
Bülent Arınç ve benzerlerinin uyarısı aynı hesap...
HSYK tahliye kararı veren yargıcı rütbesini indirerek başka yere sürüyor.
Tahliye kararı vermeyeni taltif ediyor.
HSYK’nın artık iktidara bağlı organ olduğunu herkes biliyor
Arınç kalkıyor, tutukluluk sürelerinin uzamasından yakınıyor.
Böylece aklı sıra ülke dışına “Efendim biz tutukluluk süresinden şikâyetçiyiz ama yargımız bağımsız, şikâyetten fazlasını yapamıyoruz” mesajını veriyor.
İnsanların umutlarıyla oynamayı bırakın...

Haberin Devamı

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Deprem vergilerinden gelen para ne oldu?” sorusuna nihayet yanıt verdi:
- Toplanan vergiler sağlık, eğitim, duble yollar gibi
74 milyonun ihtiyacını karşılamak için kullanıldı...
Ne açıklayıcı bir açıklama ama!..
Elif Eral

Çadır!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, CNN Türk’te muhabir arkadaşımızın yeterli çadır var mı, sorusunu aynen şöyle yanıtladı dün.
“Çadır yok değil, çadır var. Herkese var. Ancak yeterli olmayabilir.”
Demek ki neymiş? Herkese çadır varmış, ancak yeterli olmayabilirmiş! Yani; çadır, bir varmış, bir yokmuş!

Haberin Devamı

Soru: Arap ülkelerine demokrasi gelir mi?
Karşı soru: Araplarda bizim
65 yılda başaramadığımızı başaracak ne gibi özellik var?
Haldun Ertem

Müge
Deprem günlerinin negatif kahramanlarından biri de Müge Anlı...
Müge Anlı yapığı magazin programında “Polise askere taş atarsınız ama bakın yardımınıza ilk onlar koşuyor. Elleriniz kırılsın” gibi laflar etmiş.
Bir felaket anında bu tür hesaplaşmalara girişmek yanlıştır.
Kaldı ki, hesaplaşmanın mantığı da yok... Elmalarla armutlar karışmış.
Hanımefendiyi kınayanlar haklı...
İyi de.. Bu hanımın ne siyasi kişiliği var, ne bir dernek, vakıf ya da topluluk adına konuşuyor.
Sadece kendini temsil ediyor. Kendi adına konuşuyor.
O sözleri alıp bir büyük kitlenin ortak düşüncesiymiş gibi hedefe koymak, mesele yapmak niye...
Müge Hanım ne kadar hatalıysa, bunu olay yaparak cepheleşme yaratanlar da bilerek bilmeyerek aynı ölçüde yanlış yapıyor.

ABD Büyükelçisi
Ricciardone, “Füze
kalkanı NATO’nun emrinde” demiş.
İyi de ekselans, NATO kimin emrinde?
Fahrettin Fidan

Medya, ordu, yargı, üniversiteler...
AKP tüm kurumları
hizaya soktuğu için olsa gerek
AKP’yi hizaya sokacak kurum kalmadı...
Gülhan Elmas

Becerikli
Van ve Erciş’te çöken ya da hasar gören binaların çoğu Van Eski Belediye Başkanı Fatih Çiftçi zamanında yapıldı. Çiftçi, 2004 seçimlerinde ANAP’tan seçilerek Belediye Başkanı oldu. 2007 seçimlerinde ise AKP’den aday oldu ve tekrar kazandı. 2011 seçimlerinde Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine belediye başkanlığından istifa eden Çiftçi, AKP’den milletvekili seçildi. Çiftçi, hakkında yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, imar mevzuatına aykırılık gibi suçlardan birçok dava ve suç duyurusu var.
Çitfçi şimdi ne yapıyor diye sorarsanız... Gerçek Gündem’e göre Erciş’te kurulan Kriz Masası’nı yönetiyor. Enkaz altındakilerin kurtarılması ve yardımların dağıtılmasını o organize ediyor.