Memura grevsiz sendika kıskacı

Atilla ÖZSEVER

Hükümet, Anayasa'yı gerekçe göstererek memura grevsiz, toplu sözleşmesiz sendika hakkı için 6 Şubat'ta toplantı düzenliyor. Yasa tasarısı da 4 Şubat'ta muhalefetin güçsüz olduğu TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülecek
KAMU İşletmeleri İşverenleri Sendikası (Kamu - İş), hükümet adına 6 Şubat'ta Ankara Hilton Oteli'nde "Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Görüşme Esasları" konulu bir seminer düzenledi. Semineri, Devlet Bakanı Burhan Kara organize etti.
Toplantıda Başbakan Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, Çalışma Bakanı Nami Çağan ve Devlet Bakanı Burhan Kara birer konuşma yapacak. Seminere konuşmacı olarak Türk - İş, DİSK, Hak - İş ve TİSK başkanlarıyla birlikte memur sendikalarını temsilen KESK, Kamu - Sen ve Memur - Sen başkanları da katılacak.
Toplantıyı düzenleyen Devlet Bakanı Burhan Kara, "Anayasa, kamu görevlilerine toplu sözleşmeli grev hakkı tanımıyor. Anayasa'nın daha ilersinde bir teklif hazırlayamayız" dedi. Burhan Kara şöyle konuştu:
"KESK, olaya ideolojik bakıyor. Sloganlarla meydanlarda oluyor. Anayasa'ya aykırı bir yasayı talep etmek yanlış. Önemli olan bir adımın atılması, sendika hakkına kavuşulmasıdır. İşçilerin grev hakkı var ama onlar memurlar gibi iş güvencesine, koruyucu haklara sahip değiller. Yeni bir adaletsizlik yapmayalım. Ayrıca check off (aidatın kaynakta kesilmesi) sistemi sendikacılığı yozlaştırıyor. Memur aidatını sendikaya elden getirsin. Ancak bu konuda çok itiraz olduğu için yüzde 10'luk bir baraj getirdik. İşkolunda yüzde 10 üyeyi örgütleyen memur sendikası aidatı check off olarak kesebilecek".
Çalışma Bakanı Nami Çağan da, "Anayasa, yüzde 1 oranında bile memurlara grevli sendika olanağı tanımıyor. Aslında öncelikle kamu personel rejiminin düzeltilmesi gerekiyor" dedi."
CHP Kocaeli milletvekili Bekir Yurdagül ise, görüşünü şöyle açıkladı:
"6 Şubat'taki toplantı, hükümetin grevli sendika hakkının Anayasa'ya aykırı olduğu iddiasını gündeme getirmek, kamuoyunu bu yönde oluşturmak amacını taşıyor. KESK'in dışındaki memur sendikaları hiç yoktansa böyle bir yasanın çıkmasından yana gözüküyor. Hükümet, bu toplantıda onlara da kendi tasarısını kabul ettirmek istiyor. İktidar, böyle bir yasayla memuru sokaktan işyerine sokmayı amaçlıyor."
Yasa tasarısının 4 Şubat'ta TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşüleceğini bildiren Bekir Yurdagül, "Komisyonda grevli toplu sözleşme hakkının Anayasa'ya aykırı olmadığını belirten ve tasarının bu haliyle geçmesini engelleyen önergeler vereceğiz. Ancak komisyonda iktidar çoğunlukta. Öte yandan Refah Partisi, kendi derdine düştüğü için meclisde gerekli muhalefeti yapamayabilir. Zaten DYP de böyle bir konuyla pek ilgilenmiyor" dedi.
Memur sendikalarının temsilcilerinin görüşleri de şöyle:
KESK Başkanı Siyami Erdem: Türk - İş ve DİSK başkanları bizim 24 Ocak eylemimize katıldı. Onlar da grevli toplu sözleşme hakkından yana. Anayasa'da toplu sözleşme ve grev yasağı yok. Anayasa engel gerekçesinde ısrar ediyorlarsa o zaman Anayasa değişikliği yapılıncaya kadar böyle bir tasarıyı yasalaştırmasınlar.
Kamu - Sen Başkanı Resul Akay: Şu anda Anayasa grevli toplu sözleşmeli sendika hakkına imkan vermediği için mevcut tasarı yasalaşsın. Daha sonra Anayasa değişikliği gündeme gelebilir. Yasasız bir sendikal faaliyet uzun süre yürütülemez.
Memur - Sen Başkan Yardımcısı Kamil Aydoğan: Grevli toplu sözleşmeli sendika hakkından yanayız. Tasarıyı bu haliyle benimsemiyoruz. Ancak en temel yanlış, grevli toplu sözleşme hakkından da önce toplu görüşmede yetkili olan konfederasyonun tüm memurları temsil etmesidir. O zaman yetkili olan herhangi bir konfederasyon, herkes için sözleşme yapacak diye kimse sendikalı olmak istemez. Denetim elemanları (müfettişler) de sendikalı olabilmeli.

ASGARİ Ücret Yönetmeliği'nde değişiklik yapmak amacıyla oluşturulan teknik komite, 5 Şubat günü toplanacak. Komitede, Çalışma Bakanlığı, DPT, DİE, Maliye Bakanlığı ile işçi ve işveren temsilcileri bulunuyor.
Yönetmelikte yapılacak önemli bir değişiklik konusu, asgari ücretin toplu sözleşme yapılan işyerleri ile yapılmayan işyerlerinde farklı olarak saptanmasıyla ilgili. İşveren kuruluşu TİSK, toplu iş sözleşmesi uygulanan işyerlerinde asgari ücretin sosyal haklar, ikramiye gibi yan ödemelerle iki katına çıktığını belirterek yönetmelikte değişiklik yapılmasını öneriyor.
TİSK, toplu iş sözleşmesi yapılan işyerlerinde yasal asgari ücretin uygulanmamasını ve asgari ücretin toplu pazarlıkla belirlenmesini istiyor. Asgari Ücret Tesbit Komisyonu'nun 29 Temmuz 1997 tarihli kararının ortak temenniler bölümünde, işçi ve işveren temsilcilerinin toplu iş sözleşmesi yapılan işyerleri ile yapılmayan işyerlerinde asgari ücretin farklı saptanması yönünde mutabık kaldığı belirtilerek, 1998'in ilk altı ayı içinde yönetmelikte bu konuda değişiklik yapılması isteniyor.
Hava - İş Sendikası ise, bu tarz bir yönetmelik değişikliğine karşı çıkıyor. Hava - İş'in açıklamasında, "Asgari ücret, en az ücrettir. Toplu sözleşmelerle bunun üstüne çıkılır. Yönetmelik değişikliğindeki tavır, sendikalı işçilerin çalıştığı işyerlerinde örgütlü olmaktan elde ettiği kazanımlarla, ikramiyeler, sosyal haklarla belli bir düzeye erişen taban ücrete saldıraya onay vermek demektir. Türk - İş'i bu konuda uyarıyoruz" denildi.
Komisyonda Türk - İş'i temsil eden Eğitim Sekreteri Salih Kılıç ise, "7. Beş Yıllık Plan'da da bir değişiklik öngörüsü var. Biz buna evet diyoruz. Sendikalı ile sendikasız işyeri arasında bir fark olmalı. Ancak buradaki fark, şöyle gerçekleşmeli: Toplu sözleşme uygulanmayan işyerlerindeki asgari ücret, saptanan miktarın yüzde 15 - 20'si kadar fazlası olmalı. Böylece, işyerinde toplu sözleşme uygulanan işverenler, sendikasız işyerlerine göre rekabeti eşitleyebilirler. Yoksa toplu sözleşme uygulanan işyerlerinde, saptanan asgari ücretin daha altında bir ücret uygulamasına kesinlikle karşıyız" dedi.

ERDAL Atabek, Cumhuriyet'te yayınlanan bir yazısında insanların neden mutsuz olduğu konusuna değiniyor. Atabek'e göre mutsuzluğun kaynağında "üretmek ve paylaşmak" sorunu yatıyor. Gerisini Erdal Bey'den dinleyelim:
"Üreten ama paylaşmayan, bencil ve zalim olmak zorundadır. Üretmeyen ama paylaşan ise çıkarcı olmak zorundadır. Üretmeyen ve paylaşmayan ancak zorbalıkla yaşayabilir.
Üreten ve paylaşan mutlu olur, mutlu eder, mutluluk yaratır. Üretimi ve paylaşımı engelleyen şiddete başvurur. Üreten ama paylaşmayan bencilliğin yalnızlığında kavrulur.
Üretmek ve paylaşmak... İnsan olmanın, insanca yaşamının yolu budur. Belki bütün sorunların çözümü de burada yatmaktadır...
Duygularınızı üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Düşünce üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Sevinç üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Güven üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Neşe üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Bugünü üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Yarını üretiyor ve paylaşıyor musunuz?
Kendinizi üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Kendinizden başkasını üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Bilgi üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Yeni bir renk üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Yeni bir çizgi üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Yeni bir alan üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Yeni bir hayal üretiyor ve paylaşıyor musunuz?
Dostluk üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Aşk üretiyor ve paylaşıyor musunuz? Her şeyi yeniden yorumluyor ve paylaşıyor musunuz?"

BİZE gelen kitaplardan çoğunu tanıtmakta geciktik. Bu kitaplarla birlikte yeni gelen bazı kitapları tanıtmaya devam ediyoruz:
* Türkiye'de Demiryolu İşçileri Araştırması, Demiryol - İş yayını, 1995.
* Thomas GORDON: Etkili Liderlik Eğitimi, Sistem Yayıncılık, 1998.
* Harry ALDER: NLP Sinir Dili Programlaması, Sistem Yayıncılık, 1998.
* Küreselleşme, Özgür Üniversite Forumu, 1997.
* Bahtiyar UZUNOĞLU: Anılarım ve Gözlemlerim, Birsen Yayınevi, 1997.
* Nazif KURUCU: Anadolu Sevdası, Akay Ofset, 1998.
* Metin İLKİN: Çocukluğumuz, Berfin Yayınları, 1997.
* Necati ÖZDEMİR: Kartpostal Babam, Kora yayın, 1998.
* Nusret EKİN: Kayıtdışı Ekonomi, İTO yayını, 1995.
* Sayım YORGUN: Türkiye'de Sosyal Diyalog ve Çalışma Barışı, Toleyis yayınları, 1995.
* William DAVIDOW - Michael MALONE: Sanal Şirket (Şirketlerin Yeniden Yapılanması ve 21. Yüzyıla hazırlık), Koç - Unisys yayınları, 1995.
* Serdar ŞEN: Refah Partisi'nin Teori ve Pratiği, Sarmal Yayınevi, 1995.
* Oda MARQUARD: lkeselliğe Veda, Sarmal Yayınevi, 1995.
* Post Modernist Burjuva Liberalizmi, Sarmal Yayınevi, 1995.
* Plan, Piyasa ve Sosyalizm, Alan Yayıncılık, 1995.
* Demokratik Cumhuriyet Programı, İmge Kitapevi, 1995.
* F. Scott FITZGERALD: Son Düş, İletişim yayınları, 1994.
* Catherine BOWMAN: Kristal Bilinç, Arıtan Yayınevi, 1995.
* Ted ANDREWS: Renklerle Tedavi, Arıtan Yayınevi, 1995.
* Che GUEVARA: Latinoamericana, Çivi yazıları yayınevi, 1996.
* Aydın HATİPOĞLU: Saç, Sarmal Yayınevi, 1995.
* Şükrü HATUN, Hasta Hakları, Türk Tabibler Birliği,1995.
* Türkiye Bankacılık Sisteminde Ortaya Çıkan Gelişmeler 1993 - 1994, Bank - Sen kitapçığı, 1995.
* Değişen ve Gelişen Türkiye'de Metal İşçisi Gerçeği, Türk Metal Sendikası yayını, 1995.
* 8 Mart ve Emekçi Kadınlar, Petrol - İş yayını, 1996.
* Üçlü Anlaşmalar, Ekonomik ve Sosyal Konseyler, TİSK yayını, 1996.
* Robert MOORE - Douglas GILETTE: Kral, Savaşçı, Büyücü, Aşık, Sistem Yayıncılık, 1995.
* Paris Komünü ve Marksizm, Sarmal yayınevi, 1996.
* Cihan DEMİRCİ: Espirin, Papirus Yayınları, 1995.
* Eyvah! Çocuğum bir...Hormonlu Domates, Dünya Dostları Derneği Yayınları, 1995.